Sinema, televizyon, sahne ışıkları altında süren yaşamlar,, bizlerinde uzaktan gördüğü kadar ışıltılı ve içerisinde bulunulmak istenecek türden mi? Şimdilerde gıpta ile baktığımız ünlü isimlerin özel hayatlarında ne yaşadıklarını bilmeden onlara özeniyoruz. Bu hikayelerden birine de Yeşilçam'ın gözde isimlerinden Seher Şeniz sahip. İşte Seher Şeniz'in yürek yakan hikayesi. Playboy'a soyunan ilk Türk kadın olan ve pek çok filmde oynayan Seher Şeniz'in zirveden dibi görme hikayesi yürekleri paramparça etti. Seher Şeniz 1948 yılında İzmir-Nazlıdere'de doğdu. Doğumunda soyadı Başdaş idi. Seher talihsiz bir çocuk olarak dünyaya geldi. Çünkü aileyi terk edip giden babasını, hiç göremedi. Kendinden başka da bir abisi ve bir de ablası vardı. Bu ufak aile daha iyi bir yaşam umuduyla İstanbul'a geldi. Daha 16'sında genç bir kız iken zorunlu bir evlilik yaptı. Nitekim bu evliliği çok kısa sürecekti. Kanunen bir kız evlendiğinde 18 yaşında olup olmadığına bakılmaksızın rüşt sayılıyordu. Seher Şeniz de aslında bu sebeple, özgür olabilmek düşüncesiyle hiç istemediği bu evliliği yapmıştı. Bu ilk evliliği yaklaşık 1 ay sürdü. Bundan sonra ise Şeniz'in ilk durağı bir güzellik yarışması oldu. Caddebostan Plajında yapılan bu yarışmada 1. oldu. Aynı zamanda bu yarışmada, sonraki yıllarda tanınacak bir başka isim Seyyal Taner de 3. olmuştu. Seher Şeniz'in esas yükselişi ise bundan bir yıl sonra 1966'da Türkiye Güzellik Yarışmasında 2. seçildikten sonra başlayacaktı. Bundan sonra Seher Şeniz Türk sinemasına atılacaktır. Özellikle 1970'li yıllarda üst üste birçok filmde rol bulur. Esasında Şeniz 1962 yılından beri 3 filmde rol almıştır. Fakat beyaz perdedeki esas varlığı bu yıldan sonra başlayacaktır. Filmlerin çoğu o yıllarda fazlaca satılan avantür ve cinsel içeriklidir. Bu nedenle de Seher Şeniz oyunculukla değil fiziğiyle ön plana çıkmaktadır. Seher Şeniz'in yaşamı dansözlük, mankenlik, oyunculuk ve gece kulüplerinde çalışmakla geçer. Amerikalı Anthony Wilkins ile 2. evliliğini yapar. Seher Şeniz esasında magazin ve sinemada göründüğünden çok daha duygusal bir karaktere sahipti. Soyunmaktan çok utandığını daima beyan ediyordu. Hatta kocasının önünde bile soyunurken utandığını belirtiyordu. Rol aldığı 22 film içerisinde günümüzde en fazla tanınmışı 1971 yapımı Tarkan: Viking Kanı filmidir. Şeniz'in ünü sadece Türkiye değil, Avrupa'ya da ulaşmıştı. Hatta Playboy dergisine fotoğrafları çıkan ilk Türk oldu. Bir dönem Paris'e yerleşerek burada yaşadı. Çeşitli gece kulüplerinde dans ederek ve mankenliği sürdürerek geçimini sağladı. 1980'li yıllarda ise Türkiye'ye geri döndü. 80'lerin ortaları Seher Şeniz için tam bir bunalım dönemi olur. Yaşadığı hayat ve ilişkileri en sonunda onu duygusal bir çöküntüye sürükler. 29 Haziran 1984'te dört tüp ilaç içerek intihar etmeye çalıştı. Acilen yetiştirildiği hastanede güçlükle hayata döndürülebildi. Bundan sonra ne sinema ne de magazinde eskisi kadar göründü. 1992 yılı Mayıs ayında seyahate gideceğini söyleyerek, evinin anahtarlarını abisine verilmek üzere komşusuna bıraktı. 14 Mayıs günü abisi Turhan Başdaş daireye girdiğinde kardeşi Seher'in cansız bedeniyle karşılaştı. Seher Şeniz ikinci intihar denemesinde başarılı olmuştu. Ondan geriye ise yaşadığı kadersiz hayat hikayesi ve bir veda mektubu kalmıştı.