PKK'yı bitirmenin tek yolu!
Abone olBir ayda 17 şehit haberi aldık. Peki terör neden bitmiyor, bitirilemiyor. Uzmanlar tek bir noktada birleşiyor.
Türkiye üst üste gelen şehit haberleriyle sarsıldı.
Uzmanlar ise terör ile net mücadele için izlenmesi gereken yolu
tarif etti. Uzmanlar terörün bitmesi için ilk şart olarak
profesyonel orduyu görüyor.
Türkiye'nin kanayan yarası terör yeniden tırmanışa geçti. Anayasa
değişiklik teklifinin TBMM'de kabul edildiği döneme denk gelen
Nisan ayı ve Mayıs ayı başındaki hain saldırılarda toplam 17
askerimiz şehit düştü.
Bugün'e göre; 1984 yılında Eruh baskınıyla gündeme gelen
kanlı terör aradan geçen 26 yıla rağmen bir türlü
bitirilemedi. Askerlerimiz bunca yıllık acı tecrübeye
rağmen terörün başladığı yıllarda olduğu gibi mayına basarak,
karakolun baskına uğraması sonucu, operasyonda çatışmaya girerek ya
da taciz ateşleri sonucu şehit düştü. Gelinen aşama terörle
mücadele yöntemini yeniden gözden geçirmenin gerekliliğini bir kez
daha gözler önüne serdi.
Uzmanlar profesyonel ordunun terörle mücadelede önemine dikkat
çektikleri gibi teröre karşı bundan sonra izlenecek yöntemle ilgili
çarpıcı tespitlerde bulundu.
PROFESYONEL ORDU GEREKLİ
Yrd. Doç. Dr. Emre Uslu
Toplumun genelinde profesyonel ordu konusunda bir konsensüs
olduğunu söyledi. Son bir yıl içerisinde komandoların daha geriye
çekilip uzman çavuşların müdahale etmesinin bunun bir göstergesi
olduğunu ifade eden Uslu, "Terörü önlemek için öncelikle
mantığın değişmesi gerekiyor. Sadece askeri yöntem çözüm olmaz
deniliyor fakat bunu söylerken bile arkasında nelerin yapılması
gerektiğini belirten adımlar atılmıyor. Bu kimlik
sorununun teröre dönüşmüş halinden ve terör örgütünün mobilizasyon
gücünü nasıl engelleyeceğimize ilişkin siyasal tedbirlerin neler
olduğu konusunda bir şey yok. Bu sorun ordunun ötesinde bir şey.
Profesyonel ordu terörü çözmek için gerekli, belki daha az
şehit verebiliriz. Ama bu tek başına yeterli değil"
ifadelerini kullandı.
SİNEK AVLAMAK GİBİ OLUR
Siyaset Bilimci Prof. Dr. Doğu Ergil
Ergil de profesyonel ordunun her halükarda gerekli olduğunu
söyledi. Köylü taburlarıyla, süngü hücumları yaparak askeri bir
zafer kazanılmayacağının açık olduğunu ifade eden Ergil,
"Mesleği asker olanların bu işi yapması lazım. Terörizm
askeri olmaktan çok siyasi bir mücadele tarzıdır.
Toplumsal, ekonomik, kültürel sorunlara hiç eğilmeden sadece askeri
açıdan bu işin üstüne gitmek bir topla sinek avlamak gibi olur.
Çözümü dağda arayan stratejik olarak kaybetmiş demektir. Terörizme
giden yolu geri doğru sarmak lazım" diye konuştu.
İSTİHBARAT ALINABİLİYOR AMA ÖNLENEMİYORSA
Terör ve Güvenlik Stratejisi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Maya
Arakon
Arakon ayrılıkçı terör örgütlerine karşı mücadelenin profesyonel
timler ile yapılması gerektiğini belirtti. Bunun siyasi varlık
sebebinin de terör örgütünün ayakta kalamaması için kaldırılması
gerektiğini ifade eden Arakon, "Örgütler davalarında halkı
kazanmaya çalışırlar. O nedenle devletin vereceği hizmetlerle halkı
bu örgütlerin pençesinden kurtarmak gereklidir. Geçmişte siyasi ve
kültürel anlamda büyük hatalar yaptık. Bu aslında bildik bir kaosun
yeniden gündeme getirilmesidir" dedi.
PKK ile ortak bir Ergenekon uzantısının olduğuna dikkat çeken
Arakon, şöyle konuştu: "İstihbarat alınabiliyor ama
önlenmiyor. Demek ki bu çatışmaların önlenmesini istemeyen bir odak
var devletin içerisinde. Onun bulunup yok edilmesi
gerekiyor. Son bir ayda 17 şehit haberi geldi. Üstelik de Kürt
açılımı yapıldıktan sonra böyle bir şey olması. Hem bu Kürt açılımı
konusunda AKP'nin elini bu konuda zayıflatmak hem de bu kaos
ortamında Anayasa’ya 'evet' oyu verecek olan kamuoyunu da 'hayır'a
çekmeye çalışan bir çaba görüyorum bu eylemlerin altında."
780 bin kişilik bir ordunun içerisinde eline silah almamış bir
çoğunlukla mücadele edildiğini ifade eden Maya Arakon, "Bunları
dağlık alanda terörist avına sürerseniz bu illaki can kaybı ile
sonuçlanır. Acilen ordunun küçültülmesi ve
profesyonelleştirilmesi gerekiyor. Milli duygular zayıflayacak
görüşüne de inanmıyorum. Elimizde süngüyle Malazgirt
meydan muharebesini yapmıyoruz. Teknolojiye hakim olmamız lazım.
Orduya yapılan harcama Güneydoğu'ya yatırım olarak yapılmış olsaydı
ne Kürt sorunu ne de PKK terörü baş edilemez bir noktaya gelmiş
olurdu" değerlendirmesinde bulundu.
ASKERLER: AYNI TAKTİKLE YOK ETMELİYİZ
Terörle mücadelede etkin olarak görev almış askerler,
verilen kayıplarla ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu.
Askerler terör örgütüne karşı düzenli orduyla değil aynı yöntemle
mücadele etmenin önemine dikkat çekti. Emekli Jandarma Yüzbaşı
İrfan Çalışkan, terörü yok etmek için karşıdaki silahlı gücün
uyguladığı taktikleri aynen uygulamak gerektiğini söyledi.
Teröristlerin hiçbir zaman görüntü vermeyen ve her yerde olduğunu
ifade eden Çalışkan, "Görev yaptığım yıllarda da bir metot
vardı. Arazide sürekli bulunma. Kuvvetlerin bir kısmı sabit
karakollarda bulunurken daha dayanıklı olanı da sürekli arazide
kalırsa teröristler tedirgin olur. Bıkkınlık meydana
getirir ve lojistik desteklerine de ulaşamazlar" dedi.
“Yaklaşık 50 bin kişilik bir kuvveti sürekli arazide
tutabilmeliyiz" diyen Çalışkan şöyle konuştu: "Ele geçen
teröristler kendileri ifade etti. Operasyon 3 gün daha süre teslim
olacaktık yiyecek depolarımız askerlerle doluydu
diyorlardı. Biz araziyi boşaltınca rahatlıyorlar yeniden
eylem planları yapıyorlar. Biz dönmeme iradesini göstersek kayıplar
daha aza düşer. Bunu yapacak kuvvet profesyonel olabilir.
Mehmetçik bunu yapamaz."
GÜVENLİK AYAĞI SORUNLU
Emekli Kurmay Binbaşı Kemal Şahin, ordunun eğitimsiz olduğu
tartışmalarının 26 seneden beri yapıldığını söyledi. Son günlerde
yaşanan terör olaylarının Anayasa değişiklik çalışmaları ve
demokratikleşme faaliyetlerini provoke etmeye yönelik olduğunu
ifade eden Şahin, "Demek ki olayların neden yapıldığı
belli. Tamam bizim askerimiz amatördür, zaman zaman eğitimsizlikten
dolayı zayiatlarımız olmuştur ama canla başla mücadele
verildi. Bu PKK ve Ergenekon'un provokasyonlarıdır.
Profesyonel ordunun faydaları ve eksiklerinin tartışılması lazım.
26 seneden beri terörle mücadelede askeri olarak bir sıkıntı var.
Siyasi, sosyal, ekonomik ayakları topal ve askeri tedbirler
yetmiyor diye şikayet edilirdi. Şimdi bütün ayaklar oldukça iyi ama
güvenlik ayağı açısından sıkıntı var. Bunu yürüten kurumlar
başbakanlığın elinde hesabını sorsunlar."
KOMUTANLAR DÜŞÜNMELİ
Karakol baskınlarını değerlendiren emekli Kurmay Albay Mahmut
Sancak da TSK'nın 26 senelik bir terörle mücadele tecrübesine sahip
olduğunu hatırlattı. Sancak, eksikleri ise şöyle anlattı; "84'te
Eruh'u basarak bu eylemi başlatan adamlar 2010'da bir karakol
basıyorsa silahlı kuvvetlerin düşünmesi lazım. Askerlerimiz PKK'nın
arkasından koşacakken bulunduğun yerde baskın yiyiyorsun. Yani
örgüt her geçen sene tecrübe kazanırken biz acemi askerleri
çıkartıyoruz. Yazık yani pırıl pırıl gençler, hepsi de fakir
ailelerden şehit oluyor. Komutanların elini şakağına koyup
düşünmesi gereken çok şey var. Geçmiş olaylardan ders alınmamış
gibi bir durum var."