PKKdan kaçan aşıkların itirafı
Abone olBirbirlerine aşık olup örgütten kaçan 2 PKK'lı, kaçak yollardan Türkiye'ye giriş yaptı. PKK'lılar yaşananları anlattı;
Kandil Dağı'nda PKK kamplarında uzun yıllar faaliyet
yürüten, ardından birbirlerine aşık olup örgütten kaçan 2 PKK'lı,
kaçak yollardan Türkiye'ye giriş yaparak İstanbul'da polise teslim
oldu. İstanbul polisi tarafından sorguları yapılan 2 PKK'lı
Diyarbakır'a gönderildi. PKK'lılar, örgütün son yapılanması
hakkında önemli itiraflarda bulundu.
Kuzey Irak'ta PKK'dan kaçtıktan sonra yasadışı yollardan Türkiye'ye
giriş yapan PKK'lılar 35 yaşındaki F.U. ile ile sevgilisi 37
yaşındaki Y.Ö. İstanbul'a gittikten sonra 4 Nisan günü polise
teslim oldu. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nde
sorgulanan PKK'lı aşıklar, alınan ifadelerinin ardından
dosyalarıyla birlikte davalarına bakmakla yetkili olan Diyarbakır
Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi.
ÖRGÜT İÇİNDE 21 SİLAHLI EYLEME KATILMIŞ
Silahlı eylemlere katıldıkları için haklarında müebbet
hapis istemiyle soruşturma yürütülen PKK'lılardan F.U.'nun, bir
süre önce Şırnak'ın Cizre İlçesi'ndeki kazılarla ilgili tutuklanıp
cezaevine konulan eski Cizre Belediye Başkanı korucubaşı Kamil Atak
ile Güçlükonak İlçesinde korucubaşı olan 'Baho Ağa' lakablı
Bahattin Aktuğ'u öldürmek için görevlendirildiği ve örgüt
içindeyken toplam 21 ayrı silahlı eyleme katıldığı ortaya
çıktı.
YARASI AĞIR OLAN 3 ARKADAŞIMIZI ÖLDÜRDÜK. DİĞER
SAYFADA...
1991 yılından beri PKK'nın RPG-7 roketatarcısı olduğunu belirten
F.U., Şırnak'ın Cudi, Gabar, Çırav, Bestler- Dereler dağlarında
1995 yılına kadar kaldığını, bu tarihten sonra da Kuzey Irak ve
Kandil Dağı'nda faaliyet yürüttüğünü kaydederek şunları
anlattı:
"Saddam Hüseyin rejimi yakıldıktan sonra Mahmur, Kerkük, Musul ve
Bağdat kentlerinde kültür ve tiyatro gibi etkinlikler adı altında
örgüte eleman temin ettik. Şırnak kırsalında ise Kumçatı
beldesine roketli saldırı düzenleyip korucu ve askerlerle çatıştık.
İdil yolunu kesip güvenlik güçlerine pusu kurduk. Van'ın Çatak
İlçesi'nin Tengo korucu köyüne saldırıp, köylülerin hayvanlarıyla
bir ailenin çocuklarını öldürdük. Şırnak'ın Milli Köyü'ne
düzenlenen saldırıda 6 köylü kaçırıldı, bu kişiler daha sonra Cudi
Dağı'ndaki örgüt karagahında ajan diye infaz edildi.
Bestler-Dereler bölgesinde uçak ve helikopterlerin desteğiyle büyük
bir operasyon oldu. Kobra ve havan toplarıyla bulunduğumuz alan
vuruldu.
Örgütün genel kararı gereğince çatışmada ağır yaralanıp
tedavisi mümkün olmayanlar, sağ ele geçmemeleri için 1 el
bombasıyla kendi başına bırakılıyordu. Bu kişi bu bombayla hem
intihar ediyor, hemde yaklaşan askerlere de zayiyat
verdiriyordu. İntihar etmeye cesareti olmayan, ancak
tedavisi de mümkün olmayanları biz silah ve techizatını alıp
öldürüp uygun bir yere gömüyorduk. Örgütün bu talimatı
gereği uçaklardan atılan bombalardan yaralanan 3 kişi bu şekilde
infaz edilerek gömüldü."
KAMİL ATAK VE BAHO AĞA'YA SUİKAST
Ağır kayıplar sonucu Murat Karayılan'ın talimatıyla bu kez Kato
Dağı'nda güvenlik güçlerine saldırı düzenlediklerini, ancak
askerlerin kendilerini önceden fark etmeleri sonucu açılan ateşte 1
PKK'lının yaralandığını, bu kişinin yolda hayatını kaybetmesi
üzerine kazılan çukura gömdüklerini söyleyen F.U., "Cizre
eski belediye başkanı korucubaşı Kamil Atak ile 'Baho' lakablı
korucubaşı Bahattin Aktuğ'u öldürmek için örgüt talimat verdi.
Güvenlik güçlerinin erken fark etmesi sonucu 5 örgüt mensubu öldü,
biri de Cizre deresine atlayarak boğuldu. Ben örgüt içinde
roketatarcı olarak faaliyet yürüttüm, ancak benim gibi PKK'lı olan
Y.Ö. ile gayrı resmi evlendim, 1 kızımız var. Etkin pişmanlıktan
yararlanmak istiyorum" dedi.
İNFAZLAR ARTINCA KAÇMALAR ÇOĞALDI. DİĞER
SAYFADA...
1993 yılında örgütegirdiğini ve 3 silahlı eyleme katıldığını
belirten F.U.'nun eşi Y.Ö. ise, Haftanin, Zap, Avaşin- Basyan
kamplarında faaliyet yürüttüğünü belirterek şöyle konuştu:
"PKK için stratejik önemi olan Türkiye- Irak sınırındaki
Şikefta Birindar tepesine TSK kamsamlı operasyon yaptı. 20 gün
çemberde kaldık. Ben kalaşnikof tüfekle askerlerle çatışmaya
girdim, erzağımız bitince geri çekildik. Bize
takviye gelen 40 kişilik grup askerle çatıştı, bunların 20'si devam
eden çatışmalarda öldürüldü, 2 asker de şehit oldu.
Ayrıca Zap bölgesinde KDP peşmerleriyle de sıcak
çatışmalara girdim, atılan havan mermisinden sağ kol ve bacağımdan
yaralandım. Zagros bölgesinde nokta görevi yaparken 150
metre ileride 2 asker gördüm. Günlük ihtiyaçlarını gidermek için
hazırlık yapyorlardı. Askerle çatışmaya girmemek için kimseye bişey
demedim. Çatışmaya girmedik. Abdullah Öcalan'ın
yakalanmasından sonra yönetici kadrosundakilerin liderlik çekişmesi
üzerine, 'Nasır' kod adlı üst düzey yönetici bu durumu protesto
etmek için 2 hafta açlık grevi başlattı. Murat Karayılan ise onu
ikna etme bahanesiyle kendi askeri sorumluluk sahasına çağırtıp
burada infaz ettirdi.
Ayrıca 'Gulan' kod adlı kadın bir PKK'lı sorumluyu da Cemil
Bayık gizlice infaz ettirdi. Bu infaz olayı 7'nci kongrede
deşifre olup açığa çıktı. Çünkü daha önce kaza kurşunuyla öldüğü
söylendi. Kürt halkının demokratik hakları için kongrelerde karar
alınmasına rağmen, örgüt içinde sürekli yaşanan liderlik
çekişmesinden dolayı birbirlerine kompo kurma olayları çok arttı.
Sürekli karşılıklı komplolar sonucu infazlar yaşanınca,
örgütten kaçmalar da arttı. Aileme örgütteyken bir mektup yazdığım
için bu mektubumu alıp yırtarak yüzüme attılar ve 'Senin bütün
varlığın örgüttür, aileni unutacaksın, burada duygusallığa yer yok'
denilince örgütten daha da soğudum. Sonra bulduğum ilk
fırsatta KDP'ye teslim oldum. PKK'lıların kaçtığı toplama kampında
33 gün sorgulandıktan sonra kendime bir kefil bulup serbest kaldım.
Sonra Duhok'ta bir anaokulunda çocuk bakıcılığı yaparken
F.U. ile tanışıp evlendim. Berfin adında kızımız olunca Türkiye'ye
dönüp teslim olmaya karar verdik."