PKK senaryosunun aktörü Erdoğan

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, PKK terörü konusunda uluslararası bir senaryonun yürürlüğe konduğunu ve bu senaryonun merkezindeki aktörün ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olduğunu savunurken, bu çevrelerin şimdi, yürürlüğe konulan af projesine acaba muhalefetten birini katabilirmiyiz arayışı içinde olduğunu söyledi.

Baykal, bu projeye muhalefetten birilerini katıp katamayacaklarını bilmediğini ancak CHP'yi katamayacaklarının kesin olduğunu vurguladı.

Deniz Baykal partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, özel tiyatroların ilk kez AKP iktidarı döneminde devlet desteğinden yoksun bırakıldığına işaret ederken, bu durumu "bir kaba davranış" olarak değerlendirdi.

Kuzey Kore'nin gerçekleştirdiği nükleer silah denemesine işaret eden Baykal, "Korkarım bir süre sonra İran da bir nükleer güç olarak ortaya çıkacaktır, bu durum Ortadoğu'da dengeleri etkiyecektir. Bu durumu, dünyanın daha güvensiz, tehlikeli hale geldiği bir yeni dönemin başlangıcı olarak üzüntüyle tespit ediyorum" dedi.

Konuşmasında hükümetin ekonomi politikalarını da eleştiren Baykal, son 6 yıllık dönemde Türkiye'nin 803 milyar dolar borç ana para ve faiz ödemesi yaptığını söyledi. Bu ödemeye rağmen o zaman 148 dolar olan borcun 356 milyar dolara ulaştığına dikkat çeken Baykal, "Bu tablo sürdürülebilir bir tablo değildir, bu adil, kabul edilebilir bir tablo değildir. Bu vahim bir manzaradır. Bunun altında tabi Türkiye'nin yanlış bir ekonomi politikası izliyor olması yatıyor" diye konuştu.

YUKARIDA OFER AŞAĞIDA KÖYDES

Baykal, AKP iktidarı döneminde Türkiye'de olağanüstü bir yolsuzluk dönemi açıldığını savunurken, özetle şöyle dedi:

"Yolsuzluk bir tepede yapılıyor bir de AKP'nin tabanında. Tepede yolsuzluğun en son örneği ise Park Otel... Park Otel'i alarak 700 milyon dolarlık ranta sahip olan kimdir? Kutman, Ofer ikilisi. Bu bir belediye başkanı düzeyinde halledilebilecek bir iş mi? Bakan yeter mi bu işe? Tepede bunlar oluyor. Yukarıda Ofer var aşağıda Köydes var. Sayıştay vizesi yok, ihale kanunu yok, nasıl oluyor? AKP ilçe başkanları kimi uygun görürüyorsa dağıtıyorlar. AKP'li il başkanları artık müteahhit oldu ve AKP'liler kendi aralarında paylaşıyorlar. Yukarıdan aşağıdan harıl harıl götürüyorlar."

Baykal, son zamanlarda Türkiye'nin bir takım saldırılara maruz kaldığını dile getirirken, "Bir bakıyorsunuz Ermeni soykırımı, bir bakıyorsunuz PKK'ya af, Kıbrıs'ta Maraş'ı verin, kiliselerin vakıflarını daha güçlü hale getirin talepleri" dedi. Bunların Türkiye'nin huzuruna, barışına, uyumuna, ulusal bütününe ciddi şekilde zarar verecek bir takım girişimler olduğunu dile getiren Baykal, bu saldırıların, Türkiye'nin bu saldırıları hazmetmeye hazır bir iktidarın bulunduğunun anlaşılmış olmasından kaynaklandığını söyledi. Baykal, "Maalesef iktidarın tutumu, davranışı, bu haksız saldırıları teşvik eden, tahrik eden bir manzara ortaya koyuyor" diye konuştu.

YÜREĞİMİZİ DAĞLIYOR

Baykal, Fransa'nın "Ermeni soykırımı yoktur" demeyi suç sayan yasa teklifinin, Ermeni soykırımının doğru olmadığını birileri söylemeye kalkacak, kanıtlayacak korkusuyla geçirilmeye çalışıldığını dile getirirken, bu telaş ve korkunun şimdi Fransa'yı çok acıklı bir manzaranın içine çektiğini kaydetti. Baykal, "Bir düşünce söylemeyi, bir düşünceyi iddia etmeyi suç haline getiren bir anlayış. Bunun akılla, mantıkla, özgürlükle, insan haklarıyla, demokrasiyle, medeniyetle bağdaşır bir yanı yoktur. Russo'nun, Mentesqueu'nun çocuklarının bu hale düştüğünü görmek gerçekten bizim yüreğimizi dağlıyor" diye konuştu.

301 LOCASININ EZBERİ BOZULDU

Baykal, bu olayın TCK'nın 301. maddesi ile ilişkilendirildiğini belirtirken, şöyle dedi:

"301'i bizim niye kaldırmamızı istiyor, fikir özgürlüğüne saygısı olduğu için. Fikir özgürlüğüne saygısı varsa 301'i bıraksın, kendi ülkesindeki yasayı kaldırsın. Türkiye'de 301 ile ilgili bir loca var. Fransa yasa teklifini verince bu loca boşlukta kaldı. Bunu görünce ezberi bozuldu. Türklüğe hakaret etmek birilerinin düşünce özgürlüğünü kısıtlıyormuş. Bu madde İtalya'da İspanya'da, pek çok Avrupa ülkesinde var mı? Var. Bende cezalandıracağım bende. 'Ben cezalandıracağım sen cezalandıramayacaksın' diyor. Benim 301'imle uğraşacağına İtalya'nınki ile uğraş. Diyorlar ki; 301'i kaldırın ki rahat rahat ermeni soykırımı var diyerek Türklüğe hakaret edelim."

SENARYONUN MERKEZİNDE TAYYİP ERDOĞAN VAR

Baykal, son dönemde uluslararası bir senaryonun yürürlüğe konduğunu, AB yetkililerinden Talabani'ye, ABD yetkililerine Türkiye'deki PKK ile irtibatlı siyasi partinin sözcülerine kadar herkesin "PKK silah bıraksın" diye çağrı yaptığını anımsatarak şunları kaydetti:

"Bir senaryo yürürlüğe konmuş durumda, bunun içinde pek çok uluslararası aktör var. Bu senaryonun merkezinde Başbakan Tayyip Erdoğan var. Bu senaryonun içinde, özünde Tayyip Erdoğan var. Ondan güç alarak bu götürülüyor. Şimdi bu senaryo yeni bir noktaya geldi. Kendi ifadeleriyle 'ateş kestik, silah bıraktık' diyorlar. 'Hadi siz de harekete geçin' diyorlar. Ne yapacağız? Bir şeyler yapın, mesela yavaş yavaş af çıkartın. Bunu yaparken 'silah elimin altında ateş etmeyi bıraktım' diyor. Cumhurbaşkanlığı seçimine kadar ortalık karışmasın diye çok fazla telaşın varsa onu veririm. Ama sende bunun karşılığını ver. Sen silahı bırakmayı bırakta, o İmralı'da çizilen haritayı bırak, Türk milletini bölme iki devlet haline getirme iddianı bırak. Onu bıraktın mı? Hayır onu bırakmadım. O noktaya getirecek aşamaların peşindeyim. Önce af. Sonra diyeceğim ki devletin resmi dili, eğitim dili Türkçe olmaktan çıksın. Ayrışmanın ayltyapısını, kütürel ortamını oluşturalım. AB bize bu hakkı vermiyor diyorlar. Merak etmeyin yakında verirler. Bu gidişle bu iktidarın bu yaklaşımıyla yakında verirler. Şimdi af projesine acaba muhalefetten birini katabilirmiyiz arayışı içindeler. Katılan katılır, ama CHP'yi hiç bir zaman bunun içine katamayacaksınız."