'PKK kızımı bu caniliğin elinden kurtardı!'
Abone olKırmızı fularlı kız oalrak tanına Ayşe Deniz'in annesi kızının PKK'ya katılması kararı için "PKK onu bu caniliğin elinden kurtardı" dedi...
Gezi eylemleri sürecinde “Kırmızı fularlı kız” olarak
tanınan Ayşe Deniz Karacagil'in PKK’ya katılmasının yankıları
sürüyor. Kızının kararını yorumlayan Karacagil’in annesi Nuray
Erçağan, "Sürekli polis takibi ve hep daha çok cezalandırılmak
isteniyordu. PKK onu bu caniliğin elinden kurtardı"
dedi.
KIZIMIN ALDIĞI KARARIN
ARKASINDAYIM
Dicle Haber Ajansı’na konuşan Nuray Erçağan; bazı solcular ve
ulusalcılar tarafından hakarete maruz kaldığını söyledi ve “Deniz
politikayla büyüyen bir çocuktu ve Kürt hareketine katılma kararı
aldı. Kızımın aldığı bu kararın arkasındayım. Eğer devlet
çocuklarımıza geleceğe dönük imkanlar sunmazsa çocuklarımız kendi
imkanını yaratıp, kendi arayışlarının peşine düşerler" dedi.
ULUSALCILARDAN AKLA SIĞMAYAN HAKARETLER
ALIYORUZ
Kızının PKK'ya katıldığını ilk duyduğunda çok şaşırdığını dile
getiren Erçağan, "Özellikle Deniz tutuklu olduğu dönemde bizimle
beraber duran bazı sol ve ulusalcı kesimlerden akla sığmayan
hakaretler alıyoruz. Deniz'in kadın kimliğine birçok saldırı oldu.
Oraya giderse tecavüz ederler gibisinden birçok çirkin söylemde
bulunuldu. Oysa bir genç kadın şehirde daha korunmasız ve tecavüz
şiddetine daha açıktır. Hep eril düşünüyorlar. Bir kadının özgürlük
arayışı da farklı algılanıyor ya da çarpıtılmaya çalışılıyor" diye
belirtti.
ÖFKE BÜYÜYOR BÜYÜDÜKÇE ARAYIŞ DA
BÜYÜYOR
Nuray Erçağan, "Tek korkum, Deniz büyük bir karar verdi. Sıcacık
yatağını tertemiz odasını bırakıp gitti. O koşullara ayak
uydurabilir mi? Benim tek korkum Deniz'in oraya alışamaması. Yoksa
Deniz'in bu arayışı, bugünkü koşullarda Türkiye'deki birçok gencin
aklından geçen bir düşüncedir. Kendisini özgür hissetmeyen, devlet
tarafından hukuksuz muamele ve şiddete maruz kalan gençlerin bu tür
çıkışlar yapmasına şaşırmamak gerekiyor. Kimse polisin sokak
ortasında şiddetine veya eylemde gazını kabul edeceğini sanmıyorum.
Öfke büyüyor, öfke büyüdükçe arayış da büyüyor" diye konuştu.
CEZAEVİNDE ONLARI TANIDI EMPATİ
KURDU
"Tutukluluk sürecinde çok değişti. Cezaevinde onları tanıdı, empati
kurdu. Bir anne olarak tamamen kopmak zor. Deniz'in gidişinden
sonra anladım ki aslında Deniz tutukluyken nefret söylemini bize
karşı sadece yumuşatmışlar. Şimdi ise pervasızca bir saldırı
içindeler. Deniz'in resimlerine bile tahammülleri yok. İnternet
hesaplarımızı, bilgisayarlarımızı hepsini hacklemişler” diyen
Erçağan, "Kadınları görüyorum yazmalarında sarı, kırmızı, yeşil
renkler. Düşünün ki bir mücadele başınızdaki yazmaya giydiğiniz
elbiseye kadar işlemiş. Bu açıdan bakınca onu çok güçlü görüyorum.
Deniz'i katıldığı için çok cesurca buluyorum. Antalya gibi bir
tatil yerinde her şeyi bıraktı. Deniz'in kararı bizim kararımızdır.
Üniversiteye girmesiniz de katılım yapmasını da destekliyorum.
Sadece bencilce bir özlem var. Kızımı büyüttüm bu yaşına kadar,
korudum ama bu sistemden çocuklarımızı gençlerimiz koruyacağımızı
düşünmüyorum. Deniz cezaevindeyken ziyarete gitmiştim, hava sıcaktı
cezaevi duvarının gölgesine geçmek istedim bize izin vermediler.
Duvarlarının gölgesini bile bize çok görüyorlar" ifadelerini
kullandı.