PKK bombası turizmi hedef almış
Abone olAntalya'da 2'si turist 3 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan bombalı saldırıyla ilgili iddianame kabul edildi.
Antalya'da 2'si turist 3 kişinin yaralandığı bombalı
saldırıya ilişkin, terör örgütü üyesi oldukları öne sürülen 2'si
tutuklu 3 sanık hakkında dava açıldı.
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Hikmet Usta tarafından
hazırlanan 19 sayfalık iddianamede, Antalya'daki bombalı saldırıda
yaralanan 2'si turist 3 kişinin de aralarında olduğu 7 kişi
'müşteki', tutuklu bulunan Abuzer Doymaz ve Nedret Aydaş ile
tutuksuz olan Hanım Kurt da 'şüpheli' olarak yer aldı.
Abuzer Doymaz'ın sansasyonel eylem yapması amacıyla İstanbul'a
gönderildiği, Nedret Aydaş ve Hanım Kurt'un da Doymaz'a yardım
ettikleri öne sürülen iddianamede, Doymaz'ın Zeytinburnu Hükümet
Konağı ve Yeşilköy'deki Hava Harp Okulunun fotoğraflarını çektiği
ve Zeytinburnu'ndaki askeri lojmanların yakınında gezdiğinin tespit
edildiği anlatıldı.
Doymaz'ın savcılıkça alınan ifadesine de yer verilen iddianamede,
sorgulanması sırasında Doymaz'ın, ''üniversite sınavını
kazanamayınca bunalıma girerek PKK terör örgütüne katıldığı,
kendisine 'Zerdeşt' kod adının verildiği, 2007 yılı sonlarında
örgütün metropollerde eylem yapmak amacıyla kurulmuş 'özel
kuvvetler' biriminde 4 aylık eğitim aldığı ve 2010 yılında
İstanbul'da eylem yapması için Amanos Dağları'na gönderilen 6
kişiden biri olduğu'' bilgisini verdiği belirtildi.
EMİRLER 'KEMAL'DEN
Doymaz'ın, ''31 Mayıs 2010 tarihinde İskenderun'da 7 askerin şehit
olduğu Deniz İkmal Komutanlığına yönelik saldırının talimatını,
'Amanos Gücü'nün komutanı 'Kemal' kod adlı bir örgüt mensubunun
verdiğini'' belirttiği aktarılan iddianamede, Doymaz'ın ayrıca
''İskenderun gücü tarafından gerçekleştirilen eylemin başarılı
olduğunun telsizle bildirildiğini, Haziran ayında Hatay'daki bir
maden ocağının basılarak bir güvenlik görevlisinin öldürülmesi
olayı ile Osmaniye'de bir askeri karakol lojmanına roketatarlı
saldırı eyleminin talimatını da yine 'Kemal' kod adlı örgüt
mensubunun verdiğini'' anlattığı kaydedildi.
TURİZME BALTA VURMAK AMACIYLA
İddianamede, 9 Ağustos 2010 tarihinde Antalya'da motosiklette
meydana gelen ve 2'si yabancı uyruklu 3 kişinin yaralandığı
patlamayı Abuzer Doymaz'ın gerçekleştirdiğinin tespit edildiği
belirtilerek, Doymaz'ın ifadesinde, ''patlamanın talimatını 'Soro'
kod adlı örgüt mensubunun verdiğini ve eylemin Türk turizmine balta
vurmak amacıyla yapıldığını'' söylediği ifade edildi.
İddianamede, Doymaz'ın ifadesinin devamında, ''olayda kullanılan
motosikleti 2 bin 600 liraya satın aldıktan sonra olay yerinde
keşif yaptığını, eylemde can kaybı olmaması için uygun bir yer
aradığını, keşif sırasında motosikletin anahtarını kaybettiği için
çilingir çağırdığını ve gece de A4 tipi plastik patlayıcıyı kaskın
içine koyduğunu, fünyeyi patlatacak olan dijital radyoyu insanların
az olduğu saat 15.00'e ayarladığını, olayla ilgili haberlerde 2
turistin yaralandığını öğrendiğini, bu olayın kendisini çok
etkilediğini ve vicdan azabı duymaya başladığını'' anlattığı
kaydedildi.
İNTİHAR İÇİN HAP
Doymaz'ın, ''yakalanması durumunda intihar etmesi için kendisine
hap verildiğini,'Soro' kod adlı kişinin yerine geçen 'Doktor' kod
adlı kişinin kendisini İstanbul'a gönderdiğini, bu kişinin eylem
yapmak için askeri ve polis hedefleriyle servis araçlarının
seçilmesini söylediğini ve İstanbul'da Nedret Aydaş'ın evinde
kaldığını'' belirttiği anlatılan iddianamede, Doymaz'ın
İskenderun'da 7 askerin şehit olduğu eylem, Hatay'da bir maden
ocağının basılarak bir güvenlik görevlisinin öldürülmesi olayı ve
Osmaniye'de bir askeri karakol lojmanına roketatarlı saldırı
eylemlerinin talimatlarından haberdar olduğu, ancak bu eylemlerde
rolünün ne olduğuna dair yeterli delil bulunamadığı anlatıldı.
İddianamede, şu ifadelere yer verildi:
''Her ne kadar Abuzer Doymaz yakalandıktan sonra verdiği
ifadelerinde örgütten ayrılmayı planladığını iddia etmiş ise de
şüphelinin bu hususta hiçbir pişmanlık içeren hareketinin
görülmediği, aksine gizlilik içinde eylemi gerçekleştirmek amacıyla
keşif yaptığı ve sonuca ulaşmak için çalıştığı, yakalanmadığı
takdirde sansasyonel nitelikte kanlı bir eylemi gerçekleştirmeyi
planladığı, şüpheliler Nedret Aydaş ve Hanım Kurt'un ise Abuzer
Doymaz'ın planını bildikleri halde ikametlerini açarak eylemlerini
kolaylaştırarak, saklanmasını sağlayarak yardım ettikleri sonucuna
varılmıştır.''
ŞÜPHELİNİN YUTMAYA ÇALIŞTIĞI KANIT
İddianamede, şüphelilerden Nedret Aydaş'ın da
savcılık ifadesinde, ''yurtsever olduğu gerekçesiyle Abuzer
Doymaz'ı eve aldıklarını'' söylediği belirtilerek, Aydaş'ın
yakalandığında cüzdanında olan 'Cernel marka oto alarm 4 adet'
yazılı notu yutmaya çalıştığının anlaşıldığı ve bu notun bombalı
eylemde kullanılacak uzaktan kumandalı sisteme ilişkin kanıt olduğu
dile getirildi.
Aydaş'ın evinde yapılan aramada ele geçirilen fotoğraf makinesinde
Abuzer Doymaz'ın fotoğraflarının olduğu kaydedilen iddianamede,
''Ayrıca yine aynı makine ile çekilmiş, Galata Kulesi, Haydarpaşa
Tren Garı ve halkın yoğun olarak bulunduğu Eminönü İskele
meydanlarının fotoğrafları ile İETT otobüs durağının arkasından
çekilmiş duvarları turuncu renkte boyalı olan bir kamu kuruluşunun
olduğu değerlendirilen binanın fotoğrafının bulunduğu tespit
edilmiştir'' ifadesi kullanıldı.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTEMİ
İddianamede, ''Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak''
suçunu işlediği gerekçesiyle hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis
cezasına çarptırılması istenilen Abuzer Doymaz'ın, ayrıca ''silahlı
terör örgütüne üye olmak'' suçundan 5 ile 10, 5 kez ''mala zarar
vermek'' suçundan 5 ile 45, ''resmi belgede sahtecilik'' suçundan 2
ile 5 ve 5 kez ''kasten adam öldürmeye teşebbüs'' suçundan da 39
ile 60 yıl olmak üzere toplam 51 ile 120 yıl arasında değişen
hapisle cezalandırılması talep edildi.
İddianamede, Nedret Aydaş ve Hanım Kurt'un da ''terör örgütüne üye
olmak'' suçundan 5 ile 10'ar yıl arasında hapisle
cezalandırılmaları istendi.