Antalya Altın Portakal Ödülleri'nde Nihal Yalçın ile Tamer Karadağlı arasında yaşanan gerginliğe eski partneri Pınar Altuğ da katıldı. Altın Portakal Ödülleri'nde Nihal Yalçın ile Tamer Karadağlı arasında yaşanan gerginlik sonrası Karadağlı'ya destek olan oyuncu Pınar Altuğ, "Ödül almaya çıkan kişi sahnede çok fazla konuşmamalı. Ödül törenleri ağzınıza geleni söylemeniz için bir yer değildir" dedi.Nişantaşı'nda bir alışveriş merkezinde görüntülenen Altuğ, magazin muhabirlerinin sorularını yanıtladı.Altın Portakal Film Festivali'nde Nihal Yalçın ile gerilim yaşayan eski partneri Tamer Karadağlı'ya destek veren Altuğ şu ifadeleri kullandı: İŞTE PINAR ALTUĞ'UN O AÇIKLAMALARI"Sırası gelen ödülünü gelir alır ve ödülüyle beraber teşekkür konuşması yapar. O ödüldür sizin savaştığınız şey ve ödülü göstererek konuşursunuz.Bu insana güç katar. Konuşmanızı yapar ve inersiniz. Ödül almaya çıkan kişi sahnede çok fazla konuşmamalı. Seyredenler adına sıkıcı olmaması için belli süre vardır. Yurt dışında ciddi bir kuraldır bu.Mesela Oscar'da 45 saniyeden fazla konuşamazsınız. Kimse arkada öyle durmak zorunda değil. Rica etmişler, da oraya misafir olarak ödül vermeye gelmiş. Hem ödül törenlerinde ağzınıza geleni söyleyemezsiniz"Ne olmuştu? ‘Zuhal’ filmindeki rolüyle 58. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazanan Nihal Yalçın’ın konuşmasını keserek, elindeki ödülü uzatması gündem olan Tamer Karadağlı, ödül töreninin ardından telefon bağlantısıyla katıldığı bazı magazin programlarında Nihal Yalçın'ın zaten 'HDP ve Selahattin Demirtaş'ı destekleyen biri olduğunu' ifade ederek eleştiride bulunmuştu.Bu açıklamanın ardından Tamer Karadağlı'ya çok sayıda eleştiri ve destek geldi. Sosyal medya da adeta ikiye bölündü.‘Zuhal’ filmindeki rolüyle 58. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazanan Nihal Yalçın’ın konuşmasını keserek, elindeki ödülü uzatması gündem olan Tamer Karadağlı’dan yeni açıklama geldi."Çok başarılı bir oyuncu olarak görüyorum” YouTube’da yayınlanan ‘Magazin Noteri’ne konuk olan Karadağlı “Nihal Yalçın’a gıcık falan değilim. Tam tersine çok beğendiğim bir oyuncu. Ortak tanıdığımızla yıllar önce haber göndermiştim. Onun oyunculuğunu çok beğendiğim için. Çok başarılı bir oyuncu olarak görüyorum” dedi.“Beni sahneye çağırdılar ödülü aldım, kendisinin gelmesini bekledim. Görüntülerde de var. Sahneye geldiği anda ödülü vermeye teşebbüs ediyorum. Ama bize hiç merhaba demeden bir anda arkasını dönüp konuşmaya başladı. Geriye çekildim ve dinlemeye başladım” diyen Karadağlı, şunları söyledi:"Ben de arkada tuzluk gibi beklemeye başladım" “Benim beklediğim bütün dünyada olduğu gibi ödülünü alıp teşekkür edip konuşmasını yapmasıydı. Müdahale edecek sunucular var ama kimse müdahale etmedi. Ben de arkada tuzluk gibi beklemeye başladım. Derdim gerçekten ödülle fotoğraf vermesiydi. Ödülle birlikte konuşmasını yapmasıydı. Siyasi kimliğini düşünerek hareket etmedim."Oscar veya Emmy ödüllerine de baktığımızda ödülü alan kişi..." Benimle göz kontağı bile kurmadı. Benim derdim zaten ödülünü verip alkışlayıp sahneden inmekti. Organizasyonda zaten ödülü verenler bir konuşma yapmıyor. Jüri üyeleri konuşma yapıyor. Benim şaşırdığım noktalar esprileriydi. ‘İnanmıyordum ödülü alacağıma demek ki rakiplerim çok kötüymüş’, ‘Seneye de erkek oyuncu dalında aday olmak istiyorum’ deyince onlara şaşırdım. Oscar veya Emmy ödüllerine de baktığımızda ödülü alan kişi diğer adaylara da teşekkür eder, burada tam tersi bir şey oldu. Bu biraz tuhaf geldi. Mimiklerimi gizleyemedim. Konuşmasını kesip girmek de istemedim. Boşluğunu bulup ödülünü verip geri çekildim. Onun üstüne ‘Kim verdi bu ödülü, sus mu dediniz?""Bu kadın düşmanlığı gibi ifadelerin kapak olduğunu kitabın içinin farklı olduğunu düşünüyorum. Ödülünü vermiş olmam beni kadın düşmanı mı yapıyor? Eski karıma mı şiddet uygulamışım? Kızıma, anneme mi düşmanlık yapmışım? Bunu anlayabilmek mümkün değil. İlk başta konuşmaların üzerinde durmadım. İki üç gün konuşulur biter diye düşündüm. Ama bu bir nefret söylemine doğru dönmeye başlayınca işin içine siyasi isimler de girmeye başladı. Sahip çıkan isimlere baktığımızda da başka soru işaretleri ortaya çıkmaya başlıyor.""Ben İstanbul Sözleşmesi'ni destekliyorum" "İstanbul Sözleşmesi ile ilgili benden bir cevap almadan hakkımda konuşulması yanlış. Ben İstanbul Sözleşmesi'ni destekliyorum. Zeynep Ocak festivalin politik bir arena olduğunu ifade etti. Demek ki ben farkında olmadan böyle bir işin içinde kalmışım. Kendimi kandırılmış hissediyorum. Zaten karpuz gibi ikiye bölünmüş haldeyiz. Ona da yazık!"