Perinçekin cezaevinden verdiği emir!
Abone olPoyrazköy iddianamesi'ne göre sanık askerler Perinçek'le irtibat halinde. Hatta Karargah Evleri emri Perinçek'ten gelmiş...
Poyrazköy iddianamesi sivil mahkeme tarafından kabul edildi.
İddianamenin ayrıntıları medyaya yansımaya başladı.
Ergenekon soruşturması kapsamında Silivri Cezaevi’nde tutuklu
bulunan İşçi Partisi (İP) Lideri Doğu Perinçek’in “Poyrazköy
Cuntası” tarafından “fabrikatör” ismiyle
kodlandığı ortaya çıktı.
Ayrıca Poyrazköy iddianamesine konulan
belgelere göre sanık askerler Silivri Cezaevi'nde bulunan
Doğu Perinçek'le irtibat halinde. İrtibatı sağlayan kişi
ise bir süre önce ikinci kez tutuklanma kararı çıkartılınca intihar
eden Kurmay Yarbay Ali Tatar. Aynı belge Devrimci Karargâh
iddianamesinde bir suç delili
FABRİKATÖR İLE GÖRÜŞÜLDÜ
Poyrazköy İddianamesi’nde, Levent Bektaş’tan ele geçen DVD’deki “Fabrikatör” olarak anılan Perinçek’le ilgili notta, “Fabrikatörle görüşüldü Aydınlık gelecek hareketi daha aktif hale gelmeli. Şafak Yürekli kontrolü elde tutmalı, bahriyede tanıtım ve dağıtım daha fazla olmalı” denildi.
ASKERİ MAHKEME DELİLLERİ İSTEDİ |
Poyrazköy İddianamesi’nin sivil mahkeme tarafından kabul
edilmesi tartışma yarattı. Dün İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’ne faks geçerek dava
dosyasını talep eden Askeri Başsavcılık, dava açılan 17 asker
hakkında soruşturma yürütüldüğü, bu soruşturma kapsamında iddianame
ve ekleri incelemek istediklerini bildirdi. Mahkemenin, bu talep üzerine iddianamenin bir örneğini Askeri
Başsavcılığa gönderdiği, ek klasörleri de önümüzdeki günlerde
yollayacağı ifade edildi. Askeri Savcılığın, dosyayı Anayasa
Mahkemesi’nin askere sivil yargı yolunu açan düzenlemeyi iptal eden
son kararının ışığında inceleyeceği iddia ediliyor. |
M.G.'DEN ÇOK MEMNUNLAR
Bir başka notta da şu ifadeler dikkat çekti: “M.G’nin çok iyi
irtibatları var iyi istihbarat topluyor Veli başkan, Levent başkan
ve Fabrikatör çok memnun kendisi Ermeni dostlarımızdan.”
BAYDEMİR İKİ KEZ UYARILMIŞ
İddianamede adı suikast listesinde olan Diyarbakır Büyükşehir
Belediye Başkanı Osman Baydemir’in, güvenlik konusunda 2007’de iki
kez uyarıldığı ortaya çıktı. 13 Şubat ve 10 Ekim 2007 tarihlerinde
yapılan iki tebligatta, örgüt ismi belirtilmeden, Baydemir’den
güvenlik önlemlerini artırması, programlarını gizli tutması ve
kullandığı güzergahları sık sık değiştirilmesi istenilmiş.
Baydemir’e 23 Ocak 2008’de ve 21 Mayıs 2009’da da yine güvenlik
uyarısı yapılmış, ancak silahlı saldırı yapacak bir örgüt adı
verilmemişti. Son olarak 19 Ocak 2010’da yapılan tebligatta ise,
diğerlerinden farklı olarak Baydemir’e PKK’nın adı
verilmişti.
BU KEZ HİÇ GİZLİ TANIK YOK
Ergenekon soruşturması kapsamında hazırlanan 3 iddianamede birçok
kişi “gizli tanık” olarak dinlendi. Bu “gizli
tanık” ifadeleri iddianameleri temel dayanağı oldu. Ancak
Poyrazköy’deki mühimmatla ilgili iddianamede hiç gizli tanık
olmaması dikkat çekti. İddianamede tanık olarak Cevdet
Yılmaz, Güniz Takmaz, Abdurrahman Yılmaz isimleri yer
aldı.
İHBARI EN BOL İDDİANAME
Poyrazköy iddianamesinde tam sekiz ihbara yer verildi.
1- Poyrazköy’deki mühimmata ilişkin ilk ihbar, 15
Aralık 2008 tarihinde Ahmet Demir isimli kişi tarafından savcılığa
gönderilen bir mektuptu. Mektupta Koç Müzesi’nin bahçesindeki eski
bir denizaltında bulunan patlayıcı maddelere ilişkindi.
2- İstanbul emniyetine 23 Mayıs 2009’da gelen bir e-mail’de
Kafes Eylem Planı ihbar ediliyordu.
3- 2 Şubat 2009’da Beykoz Jandarma Komutanlığı’na gelen
ihbarla kazılar başladı ve çok sayıda mühimmat
bulundu.
4- 155 mail ihbar hattına 23 Şubat 2009’da gelen ihbarda,
Beykoz’da bir alana Levent Göktaş’a bağlı bir ekibin
patlayıcı madde gömdüğüne dair bilgiler vardı. Yapılan
kazılarda mühimmat bulundu.
5- 16 Nisan 2009’da yapılan ihbarda ise, ‘Poyrazköy’de ele
geçen mühimmattan Bedrettin Dalan’ın haberi var’
deniyordu.
6- 10 Mayıs 2009 günü Beykoz sahilinde balık tutan kişinin 155
Polis İmdat hattını arayarak su altında bir poşet içinde
şüpheli cisimler gördüğünü bildirdi. Yapılan incelemede
çok sayıda silah ve mühimmat denizden çıkarıldı.
7- 24 Mayıs 2009 tarihinde yine Emniyete bir ihbar e-maili ulaştı.
Deniz Kuvvetlerinde asker olduğunu belirten kişi,
’Ergenekon terör örgütü üyesi Deniz Kuvvetlerinde görevli
bazı şahıslar’ hakkında bilgi verdi. Bu ihbarda Kafes
Eylem Planı ve amirallere suikast iddiasına adı karışanların
isimleri yer alıyordu.
8- 29 Haziran 2009 tarihinde yapılan bir başka ihbarda ise
“cuntacı” olarak isimlendirilen Dursun Çiçek
hakkında bilgiler yer aldı.
PERİNÇEK BAŞKANIMIZIN EMİRLERİ
Poyrazköy’de bulunan mühimmat ve emekli Albay Levent Bektaş’ta bulunduğu iddia edilen ‘Kafes Eylem Planı’yla ilgili hazırlanan iddianamede ilginç iddialara yer veriliyor. ‘Nisan Bülteni’ adlı dokümanda, ‘Poşu Perinçek Başkanımızın Emirleri’ başlığı altında, ‘Poyrazköy-Kafes’ soruşturmasında tutuklanan emekli Albay Bektaş’ın yerine ekiplerin yeniden kurulması ve yeni oluşumu da Albay Mücahit Erakyol’un organize etmesi, Poyrazköy’deki malzemelerinse korunaklı bölgelere dağıtılması” ifadeleri yer alıyor. Aynı flaş diskte ortaya çıktığı iddia edilen bir diğer dokümanda ise intihar eden Yarbay Ali Tatar’ın Perinçek ile teğmenler arasında ‘kurye’ olduğu öne sürülüyor. Radikal'in haberine göre ilginç olansa bu belgenin bir bölümünün ‘Devrimci Karargâh’ örgütü iddianamesinde de yer alması.
‘POŞU PERİNÇEK'İN EMİRLERİ
İki amirale suikast yapacakları iddiasıyla
soruşturulan teğmenler Alperen Erdoğan, Yakut Aksoy, Tarık
Ayabakan ve Burak Düzalan’ın Kocaeli Değirmendere’deki
adreslerinde 18 Temmuz 2009’da yapılan aramada bir flaş disk ele
geçirildi. Bu flaş diskte yer aldığı iddia edilen ‘Nisan
Bülteni’ başlıklı metinde, “Poşu Perinçek
Başkanımızın Emirleri” başlığı altında şu ifadeler yer
alıyor:
- “Moraller ve motivasyon zirvede tutulsun bu konuda her
türlü faaliyet organize edilsin.
- İçerdekilere ve ailelerine yardımlar aksatılmasın ihtiyaca göre
aidatlar arttırılsın.
- Atlas güvenlik, E.A. ve diğer emekliler hainleri bulmada aktif
kullanılsın.
- Levent Bektaş’ın ekiplerinin yerine yeni ekipler kurulsun.
- Yeni timlerin oluşturulmasını Mücahit Erakyol Albay organize
etsin.
- Poyrazköy’de kalan malzemeler korunaklı bölgelere dağıtılsın.
- Karargâhın emri olmadan hiçbir operasyonel eylem yapılmayacak bu
konuda son emir yetkisi Levent Bektaş’ındır.
- Genç subayların fikri altyapılarının ve ideolojilerinin sağlam
temellere oturabilmesi için eğitim ve kamp çalışmaları yapılsın, bu
bağlamda doküman ve materyallerin ulaştırılma kanalları kontrol
edilsin.
- Yayınlar takip edilip çözümlemesi yapılmalı.
- Genç teğmenler arasında taban çalışmaları için A.Y.’in ekibi
harekete geçirilecek.
- İnternet yoğun bir şekilde propaganda faaliyetleri için
kullanılacak
- Devrimci Karargâh’taki çekirdek kadronun çylerj (metinde böyle
geçiyor) ile Aydınlanma ve yeni adam kazanma evleri birbirinden
ayrılacak, irtibatları kesilecek. (Devrim fikrinin genç subaylar
arasında geniş tabana yayılması için yeni projeler
geliştirilecek)
- Emirlerin iletiminde köprü elemanlar kullanılacak
- Deşifre olanlar derhal görevden alınacak Karargâh dışı görevler
verilecek
- Aydın Ortabaşı, ÇYDD’den gelen parasal kaynakların miktarlarının
Perinçek’in emirleri doğrultusunda artırılması. Diğer - - parasal
kaynak konusunda yeni satış kanalları (maddeler) oluşturulacak
- Aydın Ortabaşı’nın mezun ettiği kız öğrenciler, yapının sivil
tabanına, hızlı bir şekilde kazandırılması için organizasyonlar
yapılacak
- Devrimci teğmenlerin yeteneklerini artırıcı eğitimlerden
geçirilecek, emir ve görevler yeteneklerine göre verilecek
Yandaş medya ve onları yönlendirenler Komutanlarımızı
kuşatmışlardır. Devrimci Subaylar Komutanlarımıza dinamizm
kazandıracak eylemleri hayata geçirecektir.”
- Bu arada, yasadışı 15 Ağustos 2009’da hazırlanan ‘Devrimci
Karargâh Davası’ iddianamesinde de ‘Nisan Bülteni’ başlıklı metne
yer veriliyor. Ancak iki metin arasındaki farklılık dikkat çekiyor.
Devimci Karargâh İddianamesi’nde bu metin için şu ifadeler
kullanılıyor:
AYNI BELGE FARKLI İSİM
“Nisan Bülteni’ isimli bir sayfadan oluşan ve
‘Başkanımızdan’ başlıklı belgede ‘Doğu
Periçek Başkanımızın emirleri’ altbaşlığı ile devam eden
maddeler arasında şüpheli Aylin Duruoğlu’nun
(Vatan gazetesi çalışanı, Devrimci Karargâh soruşturmasında
tutuklanmıştı) tahliye kampanyalarına genç
teğmenlerin destek vermesinin istenildiği, bu konuya ilişkin de
S.D. organize edecek’ şeklinde ibarelerin bulunduğu, yine
aynı belgeler içerisinde ‘başkandan gelen emirler doğrultusunda
yapılan görevlendirmeler’ başlığı altında Devrimci Karargâh
terör örgütüne yönelik çalışma ve belgelerin
bulunduğu...”
Poyrazköy-Kafes İddianamesi’ndeki belgedeyse gazeteci
Duruoğlu’nun adı geçmiyor.
Teğmenlerde ele geçirildiği öne sürülen aynı flaş diskteki
‘diğer’ başlıklı bir dosyada ‘görevlendirme’
başlığı altında Albay Levent Görgeç’ten bahsedilerek, şöyle
deniliyor: “Başkandan gelen emirler doğrultusunda yapılan
görevlendirmeler’ başlığı altında; ‘Devrimci
Karargâh’taki çekirdek kadronun diğerleri ile olan bağlantılarının
yapıya zarar vermeyecek şekilde ayrıştırılmasını Levent Görgeç
sağlayacak’ şeklindeki ibare...”
Üç aşamalı emir komuta
Yine aynı flaş diskte bulunduğu iddia edilen
‘C’ klasöründeki ‘Eruygur’ adlı
belgede, “ERUYGUR Paşa ile Eğitim Komutanlığı’nda yapılan
toplantıda karargâhımızı ilgilendiren emirler” başlığı
altındaysa, “Toplantıya katılanlar: Şener ERUYGUR, K S. ,
F. L , Levent GÖRGEÇ, L. E. , D. C ., T. E.” ifadeleri yer
alıyor. ‘Emir Komuta’ başlığı altında ise
“Oluşturulacak projelerin sevk ve idaresi üst kuruldan
onaylandıktan sonra üç aşamalı emir komuta zinciri ile hayata
geçirilecektir” deniyor.
Devamında, intihar eden Albay Ali Tatar’ın ‘kurye’
olduğu öne sürülerek, şu şoblon sıralanıyor: “Proje
Planlayıcısının Emirleri ><< Köprü Eleman >>>
Projeyi gerçekleştirecek Karargah
Doğu Perinçek (Silivri)<< kurye >> Ali Tatar
<<<< Karargah Teğmenleri (Mahir)