Perinçek, Hükümete uyarılarda bulundu
Abone olPerinçek, 'İkiz Sözleşmelerin' kanunlaşmasının Türkiye'nin birlik ve beraberliğini bozacağı uyarısında bulundu. İşte Perinçek'ten önemli açıklamalar ..
Sezer, Perinçek'i kabul etti İşçi Partisi ( İP) Genel Başkanı
Doğu Perinçek, 'İkiz Sözleşmelerin' kanunlaşması halinde
Türkiye'nin birlik ve beraberliğin bozulacağını belirterek,
"Sözleşmeler kanunlaşınca PKK kendi tüzüğüne değil, Türk
kanunlarına dayanarak mücadele edecektir" şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, İP Genel Başkanı Doğu Perinçek'i
Çankaya Köşkü'nde kabul ederek bir süre görüştü. 25 dakika süren
görüşmenin ardından çıkışta açıklama yapan Perinçek, TBMM'de
yasayla onaylanarak, yayımlanmak üzere Cumhurbaşkanlığı'na
gönderilen ve BM'de 'İkiz Sözleşmeler' diye anılan 'Ekonomik,
Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi' ve 'Medeni Siyasi Haklar
Sözleşmesi' başlıklı uluslararası sözleşmelerin ne tür sonuçlar
doğuracağı hakkında Cumhurbaşkanı Sezer'e görüşlerini açıkladığı
söyledi. Sözkonusu yasanın özelliklerini içeren görüşlerini mektup
halinde Sezer'e ilettiğini belirten Perinçek, 'ihanet yasası'
olarak nitelediği bu sözleşmelerin kanunlaşması halinde Türkiye'nin
birlik ve bütünlüğünün bozulacağını öne sürdü. ABD'nin İran'ı
bölmek için hareke geçtiğini ve Türkiye'yi olası bir askeri
müdahelede yanında görmek istediğini ifade eden Perinçek, "Böylece
Türkiye ordusu ABD'nin İran ve kriz bölgelerine kriz gücü olacak
dayatmalarında bulunmaktadır. Bu koşullarda bu sözleşmeler
önümüzdeki dönem görülecektir. Türkiye'ye karşı uluslararası
zeminde uygulanacaktır" dedi. Perinçek, sözleşmelerin Cumhurbaşkanı
tarafından da imzalanarak kanun haline gelmesi durumunda, hem Türk
halkının hem bütün dünyanın, Türk devletinin kendi ve milletin
bütünlüğünü savunma iradesi ve kararlılığını kaybettiği şeklinde
yorum yapacağını öne sürdü. Yugoslavya'nın da bu sözleşmeler
çerçevesinde bu şekilde parçalandığını bildiren Perinçek, "Bu
sözleşmeyi Türkiye imzaladığı zaman Irak'ın başındaki Amerikancılar
taraf olmaktadırlar ve Türkiye'ye müdahele hakkı Barzani'nin bile
eline verilmektedir" ifadesini kullandı. İmralı'daki Abdullah
Öcalan'ın Türkiye'de yayınlanan gazetelere verdiği 'Türk devletine
1 Eylül'e kadar süre veriyorum. Bu tarihe kadar düzenlemeleri
yapmazsanız, 1 Eylül'den sonra biz silahlı mücadeleye başlıyoruz'
şeklindeki açıklamasını hatırlatan Perinçek, sözlerini şöyle
sürdürdü: "Kendi hapishanesindeki adama sahip çıkamayan, kontrol
edemeyen bir devlet birde bu sözleşmeyi kabul ettikten sonra en
olacak? PKK kendi tüzüğüne dayanarak değil artık, Türk kanunlarına
dayanarak, 'halkların kendi kaderini tayin hakkı var' diyecek. Yani
istersek biz ayrılıp bir Kürt devleti kurarız. Ne diyeceksiniz o
zaman? PKK kendi tüzüğüne değil, Türk kanunlarına dayanarak
mücadele edecektir". Perinçek, bu sözleşme ile başta PKK olmak
üzere ABD, Yunanistan ve Türkiye'yi bölmek isteyen diğer unsurların
elinde bir dayanak olacağını iddia etti. Cumhurbaşkanı Sezer'in
kendisini dikkatle dinlediğini ve bilgi aldığını bildiren Perinçek,
Sezer'in konuyu 'hassasiyetle' değerlendireceğine inandığını
belirtti. 'Cumhurbaşkanı bunu imzalamayacak mı?' sorusuna Perinçek,
"Bu izlenimi edinmedim, bir görüş belirtmedi" karşılığını verdi.
Uzan Grubu'na ait şirketlere el konulmasına da değinen Perinçek,
"Ben incelettim, Cem Uzan'a yapılan uygulama tamamen yerindedir.
Hukuki bakımdan doğrudan ama aynı uygulamanın Tayyip Erdoğan'a da
yapılması gerekir, diğer hortumculara da yapılması gerekir" dedi.
Erdoğan, Mesut Yılmaz ve Tansu Çiller'in malvarlıklarının tamamen
yasa dışı ve hukuk dışı olduğunu savunan Perinçek, "Bunlar milletin
kaynaklarını, hazineyi yağmalamışlardır" ifadesini kullandı.