Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim. CHP İstanbul Milletvekili
Enis Berberoğlu, beklediğimin altında bir cezaya çarptırıldı.
Fetö ile işbirliği yapmanın, devletin mahrem bilgilerini onlardan
alıp, Can Dündar isimli haine ulaştırma yöntemiyle yaymanın cezası
çok daha ağır olmalıydı.
Ancak hüküm açıklanır açıklanmaz Berberoğlu'nun tutuklanması
yanlıştı. Türkiye böyle hassas bir dönemden geçerken
Yargıtay'ın kararı onaması beklenebilirdi.
Çünkü şu anda bile, Yargıtay kararı beklendiği için pek çok suçlu
aramızda dolaşıyor.
Gelelim CHP'nin tutuklanmaya gösterdiği tepkiye...
Çarşamba günü TGRT yayınında da söyledim. CHP'liler ağız birliği
etmişçesine mahkemenin verdiği kararın siyasi olduğundan ve Enis
Berberoğlu'nun masum olduğundan dem vuruyor.
Hani bilmesek, Berberoğlu'nun Kabe'yi tavaf ederken gözaltına
alınıp tutuklandığına inanacağız.
Önüne gelen Erdoğan'a saydırıyor.
Biri Erdoğan'ı kastederek "Eşkiya" diyor, bir
diğeri "Onu Lahey'de yargılatacağız" diye intikam
yeminleri ediyor. Bir diğeri ise "Onu bizzat biz
yargılayacağız" diyerek korkunç tehditler savuruyor.
Kemal Kılıçdaroğlu onlara göre daha demokratik bir yöntem seçip
Ankara-İstanbul arasını yürümeye başladı.
Bazı yazar çizer takımı Kılıçdaroğlu'nun bu yürüşüne çok abartılı
bir anlam yüklüyor. Onlara göre bu yürüyüş adalet ve ülkenin
yönetimi konusunda milat olabilirmiş.
Ben de bunun tam tersini savunuyorum.
Eğer bir yürüyüş yapacaksanız, toplumun büyük kesiminin desteğini
arkanıza almanız gerekiyor.
Kılıçdaroğlu kimin için yollara düşüyor?
Soner Yalçın'ın dediği gibi, "Fetö'nün CHP
imamı" için... Devletin mahrem sırlarını
hainlerle işbirliği yaparak dünyaya yayan biri için... Ülkesine ve
milletine ihanet ettiği mahkeme kararıyla tescillenen biri
için...
CHP'nin lideri değil İstanbul'a, Fizan'a yürüse dahi, bu işten bir
şey çıkmaz!
Zaman zaman, "Bu CHP'lilerde siyasi
beyin yok" diye yazıp söylerim.
Arkalarına toplumun yüzde yüzünün desteğini alabilecekleri pek
çok fırsat geçmesine rağmen bunu değerlendirecek IQ'ya sahip
değiller...
Örnek mi?
Hemen vereyim.
Kadir Topbaş'ın damadı bir fırıdak çevrilerek tahliye edilmiş.
Yetmemiş, üstüne bir de Bülent Arınç'ın damadı tahliye
edilmiş. Başta AK Partililer olmak üzere toplumun
neredeyse yüzde yüzü bu duruma isyan ediyor.
Böyle bir durumda "Adalet" diyerek
yollara düşsen, Türkiye'yi ayağa kaldırırsın. Yürüyüşün, toplumun
tüm katmanları tarafından azami saygı ile karşılanır ve gerçekten
ülke için bir milat olur.
Ama nerede bunu düşenecek zeka...
Sen nerede bir terörist, nerede bir hain varsa, git onun için yürü
sonra halkın desteğini iste...
Oldu canım!
Benim şahsen Kılıçdaroğlu'na iki tavsiyem var.
1 - Sapanca Sapağı'nda yol çalışması var. Oradan E
- 5 Karayolu'na saparsanız daha hızlı yol alırsınız!
2 - Pensilvanya'ya kadar yolunuz var!
SOSYAL MEDYADA TAKİP
İÇİN: