Pensilvanya sakinleri FETÖ’nün varlığından rahatsız
FETULLAHÇI Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen'in ABD'nin Pensilvanya eyaletine bağlı Saylorsburg beldesinde dış dünyaya kapalı yaşamı ve örgütün faaliyetleri bölge halkında endişeye neden oluyor.
FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in, 1999'dan bu yana yaşadığı "Golden Generation (Altın Nesil)" isimli kampı Ross belediye sınırları içerisinde gözlerden uzak bir çiftlikte bulunuyor.
Bölgede yaşayan Amerikalı sakinler, FETÖ mensuplarının Saylorsburg beldesindeki gayrimenkul alımları, siyasilere yaptıkları bağışlar, yerel yönetimlerden sağladıkları ayrıcalıklar ve Gülen'in de yaşadığı kampın etrafındaki güvenlik önlemleriyle ilgili rahatsızlıklarını dile getirdi.
BELDE SAKİNLERİ FETÖ KAMPINDAN TEDİRGİN: Bölgedeki Kostonbador çiftliğinin sahibi 72 yaşındaki David Bonser, FETÖ elebaşı Gülen ve kampıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Türk hükümetinin darbe girişimi nedeniyle yargılamak üzere Gülen’i geri istediğini duyduğunu belirten Bonser, “O çok büyük bir ihtimalle burada korunuyor.” dedi. FETÖ mensuplarıyla ilgili beldede rahatsızlık olduğunu dile getiren Bonser, “Evet, hakkında şikayetler var. En temel olanı, onlar bu kasabada çifte standart uyguluyor.” dedi.
FETÖ üyelerinin bölgeye yerleşmesiyle ilgili özel bir probleminin olmadığını kaydeden Bonser, “Benim için problem olan şey, bu insanların burada bir çeşit özel muamele görüyor olmaları” diyerek bölgedeki yerel yöneticilerin örgüt mensuplarına ayrımcılık yapmalarına tepki gösterdi.
Türkiye’de 15 Temmuz’da gerçekleşen FETÖ darbe girişimiyle ilgili yeterince bilgisi olmadığını belirten Bonser, ancak Gülen ve kampta yaşananlarla ilgili endişeleri bulunduğunu vurguladı.
"BİR ŞEYLER DÖNÜYOR": Bonser, “Tabii ki, tabii ki beni endişelendiriyorlar. Oradaki (Gülen’in) yerleşkesine gittim, baktım, dışarıda silahlı korumalar var. İçeri giremezsin. Niye? Ve o yerleşke hiç bir vergi ödemiyor çünkü dini bir kamp. Niçin? Ben burada birçok vergi ödüyorum. Ben vergi veren bir vatandaşım. Niye böyle olmak zorunda, niye bunu incelemiyorlar. Bir şeyler dönüyor ama ben bilmiyorum.” şeklinde konuştu.
Terör örgütü lideri biriyle komşu olmaktan tedirginliğini dile getiren Bonser, “Çeyrek mil ötede, dünya terörist lideri bir komşu ile yaşama ihtimali beni çok endişelendiriyor. Bu benim ispatlayabileceğim bir şey değil. Ama bütün haberlerde böyle geçiyor.” dedi.
"BUNLAR AMERİKA'YI ELE GEÇİRMEYE Mİ ÇALIŞACAKLAR?" : Bölgeye son dönemde birçok FETÖ mensubunun yerleştiğine vurgu yapan Bonser, “Burada birçok Türk görüyorum, süpermarkette, sokakta. Onlar yerleşmek için gayrimenkul alıyorlar. Buna karşı olduğumu söylemiyorum ama bunlar Amerika’yı ele geçirmeye mi çalışacaklar, burada neler dönüyor? Ben endişeliyim. Ben Vietnam gazisiyim. Orada Vietnam’da insanlarla çalışmak zordu ama ben bunu yaptım. Burada bu insanlarla çalışamam, dillerini bile bilmiyorum.” ifadelerini kullandı.
FETÖ kampının bölgedeki varlığı nedeniyle kasabanın geleceğinden endişeleri olduğunu dile getiren Bonser, “Zannediyorum bu değişiklik devam edecek. Annemden kalan bu toprakları elde tutmamız bile belki mümkün olmayacak.” diye konuştu.
Bölgede Hindu tapınağının da bulunduğuna işaret eden Bonser, “Hindular problem değil. Fakat bunlar (Gülenciler) tamamen farklı. Amcamın orada arazisi vardı, onu kamp için aldılar.” dedi.
FETÖ mensuplarının kiliseye gittiklerini anlatan Bonser, “Buraya ilk geldiklerinde, benim gittiğim kiliseye geliyorlardı. Yıllar önce, belki 20 yıl önce. Hatta kilisenin papazını, Hristiyanlığı öğretmek için Türkiye’ye bile davet ettiler.” ifade etti.
FETÖ KAMPINDA SİLAH SESLERİ KUŞKUSU: FETÖ kampından zaman zaman atış sesleri duyduğunu ancak bunun silah sesi mi yoksa havai fişek mi olduğuna emin olamadığını söyleyen Bonser, “Sanırım otomatik silahları var orada. (Cebinde taşıdığı çakısını göstererek) Eğer oraya bununla girmeye çalışmış olsam, (gülerek) aklından bile geçirme.” şeklinde konuştu.
Bonser, FETÖ mensuplarının gece geç saatte kendi çiftliğinin yakınındaki bir alanda paintball oynadıklarını da kaydetti.
"İSTEDİKLERİNİ ELDE ETMEK İÇİN SİYASETÇİLERE PARA AKITIYORLAR": Kasaba yakınındaki Wind Gap bölgesinde yaşayan ve temizlik şirketi işleten John Favere de FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişimini hatırlatarak kendi ülkesi için endişelerini dile getirdi.
Fevere, “Onun (Gülen) hakkında olan endişem Türkiye’de olan darbe girişimi. Bu ülkedeki amacı ne? Bunu (darbe girişimini) burada da yapar mı? Ne kadar zaman alır? Türkiye’ye yaptığını da Amerika’da da yapar mı, endişem bu.” dedi.
FETÖ elebaşı Gülen’in takipçilerinin kasabada çok sık gayrimenkul alımları gerçekleştirdiğini belirten John Favere, örgütün Amerikalı siyasilere yaptığı bağışlara dikkati çekti.
Favere, “Evet, kasabayı çok sık gerçekleştirdikleri gayrimenkul alımları ile ele geçiriyorlar. Ama esas nokta, o Amerika’ya ve siyasetçilere ne yapıyor, onlara ne ödüyor. Yönetimi kontrol etmek için bu para nereden geliyor? Sanırım onda çok para var ve istediğini elde etmek için siyasetçilere para akıtıyor. Sadece siyasetçiler değil, aynen darbe girişiminde olduğu gibi polis, kiliseler, üniversiteler vb. işi olduğu her alanı kontrol altına almak istiyor.” ifadelerini kullandı.
"İNSANLAR ENDİŞE DUYUYOR": Belde sakinlerinin FETÖ’ye yaklaşımının sorulması üzerine Favere, “Elbette, kaygı var. Bazıları Fetullah Gülen’i bilmiyor bile. Ama ondan haberi olanlar endişeli, kasabaya yeni gelenleri, buradaki birçok değişikliği görüyorlar ve endişe duyuyorlar.” dedi.
Günlük yaşam içerisinde her gün çeşitli ortamlarda FETÖ mensuplarına rastladığını belirten Favere, “Gülen yerleşkesine mensup insanlar görüyorsun. Bu manzara her geçen gün daha sık bir hale geliyor. İnsanlar endişe duyuyor. Parklar, bankalar hep aynı durumda.” şeklinde konuştu.
SOSYAL YARDIM KARTI BE NAKİT PARA KULLANIYORLAR: Amerika’da ticari işlemlerde çek ve banka kartlarının kullanımının yaygın ve önemli olduğuna işaret eden Favere, FETÖ mensuplarının ise genellikle işlemlerde nakit para kullandığını gözlemlediğini vurguladı. Favere, şunları kaydetti:
“Yüzde 99 nakit para ile alışveriş yapıyorlar. Ev kiralarken bile, Amerikalılar aylık öder, onlar ise bir yılı veya 6 ayını peşin ödüyor. Bu para nereden geliyor, bu büyük bir hikaye.”
Favere FETÖ mensuplarının sosyal yardım kartı kullandıklarını da ileri sürerek, şöyle konuştu:
“Manava, bakkala gittikleri zaman burada devletin dar gelirliye verdiği sosyal yardım kartını kullanıyorlar. Dükkan sahibinin söz konusu kartı kabul etmediği durumlarda ise Mercedes arabalarına gidip 50 veya 100 dolar kağıt paralardan oluşan nakit getiriyorlar.”
Bölgede yaşayan çok sayıda esnaf arkadaşı olduğunu belirten
Favere çevresinden edindiği bilgilere dayanarak FETÖ mensuplarının
sosyal yardım kartları kullandığına emin olduğunu kaydetti.
Fevere, “Yüzde 110 onlar sosyal yardım kartı alıyorlar. Sistem
nasıl çalışıyor çok iyi biliyorlar. Sistemin üstesinden bu şekilde
gelmeleri çok yanlış.” ifadelerini kullandı.
FETÖ’ye yapılan ayrımcılıktan şikayetçi olan John Favere, şöyle devam etti:
“Ben 'dur' işareti olan yerde durmak zorundayım, ama onlar değil. Ben Amerikalı olarak sistemin kurallarına uymak zorundayım ama onlar değil, onlar kuralları çiğneyebilir. Sanırım onların imtiyazı var veya belki onlar yönetim tarafından korunuyor. Ben bir vatandaş olarak bunun doğru olmadığını düşünüyorum. Herkes kanun ve kurallara uymak zorunda.”
Doğup büyüdüğü Saylorsburg beldesinin geleceğine dair kaygılar taşıdığını da söyleyen Fevere, “Gülen burada durduğu sürece, bu kasaba biter. Gelecek 5-10 yıl içinde, bu kasabada yasayanların yüzde 40’ı hatta 60’ı Gülen taraftarı olacak. Bu Amerika için iyi görünmüyor.” dedi.
- Amerikalı yaşlı çift FETÖ kampı ile ilgili endişelerini AA’ya anlatmıştı:
AA ekibinin daha önce görüştüğü FETÖ kampının karşısında yaşayan Amerikalı yaşlı çift de Gülen’in yaşadığı kampla ilgili endişelerini dile getirmişti. İsminin Peggy olduğunu ancak soy ismini vermek istemediğini belirten kadın, "Gizlilik insanlarda şüphe uyandırıyor. ABD'de insanlar açıktır. Herkes sizin bahçenize gelip sizinle konuşabilir ama bunların ilk işi girişe bir bariyer koymak oldu. Dolayısıyla içeri giremiyorsunuz. Arkada neler olduğunu göremiyorsunuz." demişti.
Basında sürekli haberler ve fotoğraflar çıktığını, içeride yaşayan kişiden bahsedildiğini anlatan Peggy, şunları söyledi:
"Bu yerden tedirginlik duyuyorum. Etrafınızda olanları tam olarak bilmezseniz tedirgin olursunuz. Bazen protestocular geliyor ama polis orada durmalarına izin vermiyor. İnsanlar içeride ne olduğunu bilmediği için tedirginlik duyuyor.”
Birçok söylenti duyduklarını ancak içeride gerçekten neler olup bittiğini kimsenin bilmediğini belirten Peggy, polisin de konuyla yeterince ilgilenmediğinden yakınmıştı. Kadının eşi de Gülen'in kaldığı yerle ilgili korkuları olduğunu belirterek, "Türkiye burada yaşayan kişiyi geri alsın." demişti. İsmini vermek istemeyen adam, ABD hükümetinin kampta yaşayanlarla sürekli irtibat halinde olduğunu da ileri sürmüştü.