Pelin Batu'ya gaddarca işkence!
Abone olNuray Mert'ten Pelin Batu'ya ilginç niteleme: Ormanda çiçek toplarken kaçırılan güzel prenses...
Habertürk'te ekranlara gelen 'Tarih Odası'
programı ve programın aktörleri gün geçmiyor ki, eleştiri oklarına
hedef olmasın. Programa katılan Pelin Batu'ya kadar şimdiye kadar
'peltek güzel', 'uyuyan güzel' yakıştırması yapıldı ama hiçbirisi
Nuray Mert'in yapığı gibi olmadı. Nuray Mert bugünkü köşesinde
Murat Bardakçı ve Erhan Afyoncu'nun Pelin Batu'ya yaptıkları
muameleyi ‘ormanda çiçek toplarken kaçırılan güzel bir
prensesin, tarih sohbeti adı altında iki kişi tarafından gaddarca,
işkenceye maruz bırakılması’ na benzetti.
Benim asıl takıldığım husus bunlar da değil, bu programlarda
‘tarih tartışması’ adı altında, çok sert bir
siyasi dilin, hak ettiği ciddiyeti es geçerek, kolaylıkla devreye
girebilmesi. Benim izlediğim program, artık iyiden iyiye, Pelin
Batu’nun, ‘ormanda çiçek toplarken kaçırılan güzel bir
prensesin, tarih sohbeti adı altında iki kişi tarafından gaddarca,
işkenceye maruz bırakılması’ gibi gotik dönem masalını
andırmaya başlamıştı. Konu nasılsa, çevre politikalarına geldi, iki
tarihçi, Batu’nun tüm söylediklerine karşı lafını ağzına tıkıp,
bunların ‘saf genç kızları kandırmak için uydurulmuş lafı
güzaf olduğu’nu ima eden bir tavır tutturdular. Bu
söylemin düzeyi, doçent unvanlı tarihçinin, ‘et yeme, ot
yeme ne zıkkım yiyeceğiz?’ şeklindeki veciz ifadesine
kadar vardı. O da yetmedi, Murat Bardakçı, İngilizlerin ‘sardonik’
dedikleri bir mizah anlayışı ile olsa gerek, ‘Nükleer
atıkların okyanuslara atılmasına ben de karşıyım, bence Afrika’ya
atsınlar’ bile diyebildi.