Pek çok mabetsiz şehirler oluştu
Abone olDiyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, yeni yapılan konutlar ve şehircilik anlayışını eleştirdi.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, halkın yüzde 25'inin köylerde, yüzde 75'inin şehirlerde yaşadığını belirterek, ''Peki, 85 bin camimizin dağılımı nasıl? Tam tersi, camilerin yüzde 75'i köylerde, yüzde 25'i şehirlerde. Dolayısıyla insanımızın, nüfusumuzun oranına göre bir cami yapılanmamız yok. Pek çok şehirler kuruldu, çok hızlı şehirleşmeler yaşadık ama pek çok mabetsiz şehirler oluştu'' dedi.
İstanbul Müftülüğü'nce düzenlenen Anadolu Yakası Cami Dernek Başkanları İstişare Toplantısı, Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde gerçekleştirildi.
Beykoz Riva Camisi imam hatibi Mehmet Bilir'in Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan etkinliğin açılışında konuşan Mehmet Görmez, Türkiye'de bir ilk olan toplantının yurdun geneline yayılacağını belirterek, Türkiye genelinde 14 bin 314 cami derneği bulunduğunu bildirdi.
Toplantıların, camileri hayatın merkezi haline getirmeyi amaçladığını anlatan Görmez, ''Bir aile olarak buradayız ve hepimizin ortak bir düşüncesi, bir tek gayesi var. Sizin, emek verdiğiniz, hayatınızı adadığınız bu mabetleri bundan sonra gelecek kuşaklara en büyük emanet ve miras olarak nasıl intikal ettiririz? Yaptığımız, inşa ettiğimiz bu camileri nasıl imar ederiz? Bunların üzerinde birlikte çalışacağız'' dedi.
Görmez, kurumları bir araya getirerek camilerin geleceğini yeniden ele alacaklarını anlatarak, Tevbe Suresi'nin, ''Allah'ın mescitlerini, ancak Allah'a ve ahiret gününe inanan, namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve Allah'tan başkasından korkmayan kimseler imar eder. İşte onların doğru yolu bulanlardan olmaları umulur'' ayetini hatırlattı.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Onun için sizler, mescitleri inşa ettiniz, derneklerinizle varlığınızla imar etmeye devam ediyorsunuz. Bu toplantının birkaç sebebi var. Birincisi, inşa ettiğimiz camileri bundan sonra nasıl imar ederiz? Peki, ayetin manasına dönecek olursak, kiliseleri nasıl Hristiyanlar mamur ediyorsa elbette camilerimizi de müminler mamur edebilir. Camileri ancak müminler topluluğu imar edebilir. Camilere çocuklar rağbet gösterdiğinde, sabah namazının cemaatini iki-üç kişi olmaktan çıkarıp, yüzlerce kişiye dönüştürdüğümüzde, o gelen beli bükük ihtiyar amcalarımız yanına torunlarını, çocuklarını, gençleri cemaat olarak ilave ettiğinde, kadınlarımız camilerde en az erkekler kadar rahat ibadet etmeye başladıklarında, camilerde namazdan önce ve sonra ders halkaları oluşturduğumuzda camilerimizi imar etmiş oluruz.''
CAMİLER HAYATIN DIŞINA İTİLDİ
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, modern zamanlarda camilerin şehirlerin ve toplu yaşamın dışına çıkarıldığını vurgulayarak, ''Camilerimiz hayatın dışına itildi, halbuki bizim medeniyetimiz camileri hayatın merkezine alan bir medeniyettir'' dedi.
Hazreti Muhammed'in ''Yeryüzü bana mescit kılındı'' hadisini anımsatan Görmez, müminlerin, namaz vakti geldiği zaman temiz olan her toprağı secde yaparak, namazını kılabildiğini anlattı.
Camilerin sadece namaz kılıp çıkmak için yapılmayacağına dikkati çeken Görmez, şöyle konuştu:
''Camilerin daha çok amaçları vardır. Bugüne kadar yapılan camiler var, bundan sonra yapılacak camiler var. Bugüne kadar yapılan camilerimizde maalesef bir planlama yapma imkanına sahip olamadık. Halkımızın yüzde 25'i köylerde yaşıyor, yüzde 75'i şehirlerde yaşıyor. Peki, 85 bin camimizin dağılımı nasıl? Tam tersi, camilerin yüzde 75'i köylerde, yüzde 25'i şehirlerde. Dolayısıyla insanımızın, nüfusumuzun oranına göre, bir cami yapılanmamız yok. Pek çok şehirler kuruldu, çok hızlı şehirleşmeler yaşadık ama pek çok mabetsiz şehirler oluştu. 100-200 bin insanın yaşadığı apartmanlar dikildi, onların arasına cami yapılması unutuldu ama sizler, bu isimsiz kahramanlar, derhal harekete geçtiler, ellerine önce birer çanta aldılar, sokak sokak dolaştılar, cami önlerinde paralar topladılar.
Cami dernekleri tek boyutlu olmaktan çıkarılmalı. Her cami derneği bir sivil toplum örgütüne dönüşmeli, tıpkı Avrupa'daki camilerimiz gibi... Avrupa'daki pek çok cami farklı organizasyonlardan oluşur. Avrupa'daki camilerimizde her cami derneğinin bir kadın kolları, gençlik kolları ve çocuk kulübü vardır. Caminin etrafında bütün insanların istifade edeceği mekanlar oluşmuştur ve toplumun bütün sorunlarıyla ilgilenirler.''
Görmez, camilerin sıkıntılarına değinerek, camilerin 24 saat açık kalması, güvenlik ve depreme dayanıklılığın sağlanması, temizlik, engellilerin ve kadınların camilere rağbetinin sağlanması konusunda çalışma yapacaklarını belirtti.
TOPLUMUN TEMEL TAŞLARI
İstanbul Müftüsü Rahmi Yaran, camilerin halkın tümü tarafından kullanılması özellikle de kadınların camilere rağbet göstermesi için çalışmalar yaptıklarını anlattı.
Cami derneklerinin bu faaliyetlerin görünmez kahramanları olduğunu belirten Yaran, ''Bazılarımız yanlış yapabilir ama genelimiz itibariyle bakıldığı zaman bu faaliyetlerin devamında sizin büyük desteğinize ihtiyacımız var. Eskiden binalar taştan yapılırdı, bir temel taşları olurdu, bir de köşe taşları olurdu. Temel taşları görünmez ama binayı ayakta tutan onlardır. Bu toplumun temel taşları olan insanlar, kurumlar ve kuruluşlar var'' dedi.
Toplantıda, İstanbul'un Anadolu yakasındaki ilçeleri temsilen 14 dernek yöneticisi sorunlarını anlattı. Toplantı öncesinde katılımcıların tamamına söz verilemeyeceği gerekçesiyle görüş, öneri ve talepleri yazılı toplandı.
Toplantıya, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Raşit Küçük de katıldı.