Patron işçilere acımadı mahkeme gerekeni yaptı! Yapılan haksızlığa tazminat cezası
Abone olSakarya'dan Bolu'ya çalışmak için işçi servisiyle giden iki kardeş servisin guzargahının değişmesine itiraz etmiş ve işten çıkartılmıştı. Mahkeme patronu değil, işçiyi haklı buldu.
Dava 2021 yılı Ağustos ayında başladı. Sakarya Geyve'nin
Sabırlar Mahallesi'nde yaşayan Rıza ve Zübeyde Çakır isimli iki
kardeş, Bolu'nun Göynük ilçesinde bulunan Erpiliç Fabrikası'nda
çalışıyordu. Yaklaşık 56 kilometre mesafedeki mahalleden, fabrikaya
işçi taşıyan servisin güzergahı, abla ve kardeşin onayı alınmadan
değiştirildi.
İşveren, servisin kendilerine yaklaşık 4 kilometre mesafede bulunan Çayköy Mahallesi'nden geçeceğini belirterek işçilerin buradan servise binmesini istedi. Rıza ve Zübeyde kardeşler ise iki mahalle arasındaki yolun kırsal bölgeden geçtiğini ve özellikle geceleri tehlike arz ettiğini ifade ederek güzergah değişikliğini kabul etmediklerini ilettiler. Servisin gelmemesi üzerine fabrikaya gidemeyen işçiler hakkında devamsızlık tutanağı tutularak iş akitleri feshedildi.
İşçiler tarafından ihbar ve kıdem tazminatı talebiyle açılan davalar Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi'nde iki ayrı istinaf mahkemesinde görüldü. Mahkemelerden biri işçilerin güzergah değişikliğini kabul etmeyip işe gitmemesinin iş akdini ‘eylemli feshettikleri' anlamına geldiğini belirterek işverenin sadece kıdem tazminatı ödemesini kararlaştırdı.
Diğer bölge adliye mahkemesi ise iş akdinin devamsızlık gerekçesiyle işverence feshedildiğini, bu nedenle kıdem tazminatının yanı sıra ihbar tazminatı da ödemesi gerektiği yönünde karar verdi. Aynı konuda bölge adliye mahkemelerince iki ayrı karar verilmesi üzerine uyuşmazlığın giderilmesi istemiyle dosya Yargıtay'a intikal etti. Uyuşmazlığı Yargıtay 9. Hukuk Dairesi giderdi.
“Mahkeme bizi haklı buldu, hak yerini
buldu”
İşten çıkarılan Rıza Çakır, “Erpiliç Fabrikası'nda çalışıyordum. 8
yıldır gidip geldiğim durakta gece 12'e kadar servisi bekledim
ablamla birlikte. Servisin geliş saati geçti daha sonrasında
arkadaşım aradı ve bizim bindiğimiz durağın yaklaşık 4 kilometre
ilerisinde olan başka bir mahalledeki durağa gelmemiz gerektiğini
söyledi. Bizde ablamla birlikte gecenin yarısı olduğu için oraya
gelemeyeceğimizi söyledik. Sonrasında Erpiliç'ten niye gelmediler
diye haber geldi. Biz de servis sebebi ile gidemediğimizi söyledik.
Bizi haksız yere işten çıkarttılar, normalde servisin buraya
gelmesi gerekiyordu. Mahkeme bizi haklı buldu ve hak yerini buldu”
dedi.
“Yazı ve kışı var her gün nasıl gidip
gelecekler”
Rıza ve Zübeyde'nin ağabeyi Hatun Çakır ise, “Erpiliç Fabrikası'na
gidiyordu kardeşlerim, bir akşam servisin başka bir mahalleden
kendilerini alacaklarını söylediler. O mahallede buraya yaklaşık 4
kilometre uzaklıkta. O gecede saat 12'e geliyordu, hadi bu akşam
gittiler bunun yazı ve kışı var her gün nasıl gidip gelecekler.
Konuşup anlaşabilmek için fabrikaya gittim ben. Konuyu anlattım,
kardeşlerimin o söyledikleri yere gidemeyeceğini söyledim. Daha
sonrasında fabrikadan da bize ters cevap gelince avukatımızla
birlikte mahkemeye başvurduk. Ve sonunda da haklarımızı aldık” diye
konuştu.
“İşçiler burada kullanılmayan ve çöpe atılan bir eşya
gibi oldu”
Hatun Çakır, “Servis işçilere hiç sormadan ben artık sizi aldığımız
yere gelmiyorum, siz diğer söylediğim yere geleceksiniz diyor. Biz
de ona razı gelmedik çünkü kardeşlerim her gün 4 kilometre yol
gidip gelecekler ve serviste buraya geldi parasını alacak. 8 yıl
boyunca bu duraktan aldı kardeşlerimizi servis. 8 yıl sonra terk
ettiler ama böyle olmaması gerekiyordu. Verilen emeği çöp ettiler,
biz orta yerde kaldık. İşçiler burada kullanılmayan ve çöpe atılan
bir eşya gibi oldu."
"Bir işçi bu şekil bırakılmaz. Firma Erpiliç firması yani tanıdık bir firma. Yerli ve milli diyebileceğimiz firmalardan bir tanesi. Kardeşlerimin karşısına alıp ‘bakın biz artık sizin oraya servis veremeyeceğiz, iki kişi için servis bize pahalı geliyor, sizin haklarınızı vererek çıkışınızı vereceğiz' deselerdi bir sıkıntı olmazdı. 8 yıl boyunca emek vereceğim ben sana, sekiz yıl sonra ne tazminat ne de insan hakkı var. Tabi sonuçta biz hakkımızı aldık” şeklinde konuştu.
“İşçinin yazılı onayı olmaksızın servis güzergahı
değiştirilemez”
Abla ve kardeşin avukatı Nadi Şafak, “İşçiler bize geldiklerinde,
servis güzergahlarının kendi köylerinden başka bir köye alındığını
ifade ettiler. Biz olayın detayına girdiğimizde davalı işverenin
yaklaşık 8 yıldır sürdürmüş olduğu servis hizmetini; kendi
köylerinden almak sureti ile başka bir köye taşıdığını tabiri
caizse duraklarını değiştirdiğini öğrendik. Bu durak değiştirme
yani servis güzergahının değiştirilmesi uygulamasının iş
sözleşmesinin şartlarına aykırılık tespit ettiğini anladık."
"Bu çerçevede yargılama için gerekli çalışmaları başlattığımızda işyeri uygulaması haline gelmiş olan servis uygulamasının, işçinin yazılı onayı ve rızası olmaksızın değiştirilmesinin iş sözleşmesinin şartlarına aykırı olduğunu ve böylece işçiye de işçi sözleşmesinin haklı sebeple feshi, kıdem hakkı kazanma imkanı vermektedir” ifadelerini kullandı.
“Emsal teşkil eden davamız 2 yıl sürdü”
Avukat Şafak, “Bu çerçevede başlattığımız olan yargılama aşamasında
Yerel Mahkeme'den davamızı hem kıdem hem de ihbar şeklinde
kazandık. İki ayrı davamız vardı ağabey-kardeş şeklinde. Her ikisi
yönünden de davamızı kazandık ve iş İstinaf Mahkemesine gittiğinde
abla için 10. Hukuk Dairesine, erkek kardeş için ise 9. Hukuk
Dairesi'ne düşen dosya ve yargılamalar sürdürüldü. Her iki dosya
için farklı kararlar ortaya çıktı."
"Biz bu kararlar arasındaki içtihat farklılığının giderilmesi adına Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'na başvurduk. Başkanlar Kurulu işçilerin hem kıdem hem de ihbara hak kazanabilecekleri yönünde karara hükmetti. Ardından bu uyuşmazlığın giderilmesi doğrultusunda Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'ne gönderilen dosyada Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, iş sözleşmeni işçi tarafından eylemli şekilde feshedildiğini kanaat getirdi. Netice itibari ile şunu söyleyebiliriz, bir işçiye sağlanan servis uygulamasının işçinin yazılı onayı ve rızası olmaksızın güzergah ve saatinin değiştirilmesi sonrası işçi hem kıdeme hak kazanabiliyor hem de işçi sözleşmesini haklı sebeple feshedebiliyor. İşçilerden Hatun Çakır için hem kıdem hem de ihbar hakkına sahip olmuşken diğer kardeş Rıza Çakır için ise sadece kıdeme hak kazandı. Bu da Bölge Adliye Mahkemesi'nin içtihat farklılığından kaynaklandı. Emsal teşkil eden ve 2021'in Ağustos ayında başlayan davamız 2023 yılının başında neticelenmiş oldu” dedi.