Patatesin kilosunu kim 5 lira yaptı?
Abone olKilosu 5 lirayı geçen patates hem pazarın hem de siyasetin gündeminde ilk sıralara oturdu. Hükümet "Spekülatörlere dünya kaç bucakmış göstereceğiz" diyor. Muhalefet ise tarım politikalarını suçluyor. Peki patates ne oldu da bir anda pahalandı?
Kilosu 5 lirayı geçen patates hem pazarın hem de siyasetin gündeminde ilk sıralara oturdu.
Hükümet fiyatların bir anda bu denli hızlı artmasından spekülatörleri sorumlu tutuyor.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Patates üreticide 1 lira iken
pazarda 5 lira. İthalat yaparak, spekülatörlere dünyanın kaç bucak
olduğunu göstereceğiz" diyor.
Muhalefet ise hükümetin tarım politikalarının hatalı olduğunu savunuyor.
Spekülatörlerin patates stoklayarak arzı düşürdüğü ve fiyatları yükselttiği iddiaları var.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Kemal Kılıçdaroğlu, patates üreticisi Niğde'deki mitinginin ardından "Patates üreticisinin, çiftçi üreticisinin önündeki engelleri kaldırmak benim boynumun borcudur" demişti.
Niğde'deki üreticiler ise fiyat artışından hava şartlarını sorumlu tutuyor.
BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Niğde Patates Üreticileri Birliği Başkanı Eşref Tekin, "Kimsenin patates stokladığı yok. Eski patates kalmadı ki. Piyasadakilerin tümü taze mahsül" diyor.
Tekin olumsuz hava şartlarının üretime etkisini ise "Havalar soğuk gitti. Don nedeniyle Nisan'da sökümü yapılacak mahsül alınamadı. Adana'da da çamurdan tarlalara girilemedi" sözleriyle açıklıyor.
'Sığ tarımsal ürün piyasası'
TED Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Erol Çakmak ise hava şartlarındaki değişimlerin fiyatları bu denli etkilememesi için doğru tarım politikalarının gerekli olduğunu vurguluyor.
Çakmak'a göre ürün bazında tarımsal destektense, çiftçilerin desteklenmesi daha anlamlı olabilir:
"Amaç kırdan kente göçü frenlemekse, çiftçilere üretim yapmasalar da sadece o bölgede yaşadıkları takdirde destek verilebilir. Bu politikanın sonucunu alan ülkeler var."
Tarım ekonomisi uzmanı olan Profesör Çakmak, BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlarken "Türkiye'de piyasa sığ. En ufak arz kıpırdanmasında fiyatlar fırlıyor" diyor.
Tarımsal ürün depolama tesislerinin azlığı ve tarım arazilerinin küçük üreticiler arasında dağılmış olması, kötü hava koşulları karşısında arzın hızla düşmesine yol açabiliyor.
Spekülatörlerin fiyatı yükseltmiş olup olamayacağı sorusuna ise Çakmak "Üretimde düşüş yaşanıp fiyatlar artmaya başlayınca spekülatörün de devreye girmesi doğaldır" diyerek yanıt veriyor.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci patates fiyatını yükseltenlerin spekülatörler olduğunu savunarak "Dünyanın kaç bucak olduğunu göstereceğiz" dedi.
Kim bu spekülatörler?
Tüm Bostan Sebze Meyve Komisyoncu ve Tüccarlar Federasyonu (TÜMSEKOM) Başkanı Burhan Er, fiyatların hallerde yukarı çekildiği iddialarına tepkili.
"Aracılar yükseltiyor deniyor. Kim bu aracılar bize de söyleyin. Öyle bir şey yok" diyen Er'e göre asıl sorun tarla mahsüllerinin halden geçmeden doğrudan büyük süpermarket zincirlerine satılması.
BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Er, "Hal yasası bizi bağlıyor. Fiyatları da belirliyor. Ancak perakende sektöründe böyle bir yasal düzenleme yok. Doğru olan tüm üretilen malların halden geçmesi, burada bir borsa oluşması ve fiyat belirlenmesi. Aracı yok, yanlış uygulama var" diyor.
Çare ithalat mı?
Ekonomi yönetiminin iki yıl önce kırmızı et için kullandığı ithalat seçeneği bu kez de hızla fiyatı artan patates için gündeme geldi.
Ancak bu seçeneğe hem üretici hem de komisyoncular şüpheyle yaklaşıyor.
TÜMSEKOM'dan Burhan Er, "Türkiye 80 milyonluk ülke. Bu kadar insana nereden patates getireceksiniz? Avrupa'da, İran'da patates mahsulü bitti. Nereden alacaksınız?" diye soruyor.
Niğde Patates Üreticileri Birliği Başkanı Tekin de İran'dan ithal edilen patatesin fiyatları düşüremediğine dikkat çekerek, bundan sonra yapılabilecek ithalatın da bir etkisinin olmayacağını savunuyor.
Sorun tarım politikası mı?
Hem üretici, hem komisyoncu hem de tarım sektörü uzmanlarını hemfikir kılan konu ise sorunun tarım politikalarıyla bağlantılı olduğu.
Sadece patateste değil, tarımsal üretimin genelinde izlenen politikaların gözden geçirilmesi gerektiği savunuluyor.
Değişimin bugünden yarına olamayacağını söyleyen tarım ekonomisi uzmanı Profesör Erol Çakmak, "Ürüne bağlı destek yıllardır uygulanıyor ve yıllardır istenen sonuç alınamıyor. Yapısal reform gerekli" diyor.
ABD'deki uygulamaları örnek gösteren Çakmak, 2014'te hazırlanan politikayla ABD'nin çiftçiye fiyat sigortası verdiğini, devlet desteğinin sadece piyasada fiyatların çok düştüğü dönemde devreye girdiğini söylüyor.
Çakmak'a göre diğer bir alternatif de çiftçiye destek olabilir.
Çakmak buğday-arpa gibi tahıl ürünlerinde ise korumacı politikaların çok yüksek olduğunu, bu nedenle de fiyatların hep yüksek kaldığını belirtiyor.
TÜMSEKOM Başkanı Burhan Er de çiftçinin daha fazla desteklenmesi gerektiğini düşünenlerden:
"2013'te patates üreticisi çok büyük zarar etti. Ürettiği malı satamadı ve kaderine terk edildi. O üretici bir daha üretim yapmaz. 2014'te en az 5 milyon ton patates üretimi gerekiyordu ancak bu olmadı. Bolluk olacak ki ucuzluk olsun."