Paşaya suikast belgeselinde kanas iddiası

Belgeselde konuşan emekli Jandarma İstihbarat Astsubayı Hüseyin Oğuz, Tuğgeneral Aydın'ın şehit edilmesinde kullanılan Kanas suikast silahının, Yüksekova çetesi tarafından Diyarbakır 7'inci Kolordu Komutanlığı'na gönderildiğinin resmi ifadelerde yer aldığını söyledi.

1994 yılında öldürülen Kürt işadamı Behçet Cantürk anısına, yeğeni Reşit Cantürk'ün yapımcılığını, gazeteci Veysi Polat'ın yönetmenliğini yaptığı ve 1 yılda tamamlanan 'Lice'nin Feryadı' belgeselinin Diyarbakır'da galası yapıldı.

Lice'de 1993 yılında çıkan olaylar, Tuğgeneral Bahtiyar Aydın'ın şehit edilmesi ve olaylar sırasında sivillerin ölümleri, ilçede koruculuk çalışmalarının konu edildiği ve o dönemin tanıklarının ifadelerinin yer aldığı belgeselin gösteriminden önce konuşmalar yapıldı. Belgeselin yönetmeni Veysi Polat, 3 çocuğunu kaybeden babanın, doğum yeri Mersin olduğu için hayatta kalan öğretmenin, yakınlarını kaybedenlerin tanıklıklarının belgeselde yer aldığını belirterek, "Galadan sonra belgeseli Türkiye'nin kendisi ile yüzleşmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne de göndereceğiz. Belki bu belgesel geçmişle yüzleşmemize bir katkı sağlar" dedi.

'GEÇMİŞLE YÜZLEŞMEYE KATKI'

Belgeselin yapımcılığını üstlenen Reşit Cantürk ise, yaşanan olaylardan dolayı aile olarak büyük bedeller ödediklerini ifade ederek şunları söyledi:

"Bugün 1990'ların Türkiye'sinde değiliz. Türkiye demokratikleşiyor ama bölgemizde yaşananlar ile ilgili sis perdesi bir türlü aralanmıyor. Çok karanlık bir dönemden geçtik. O gün yaşananları bu belgesel ile anlatmaya çalıştık. Türkiye'nin geçmişi ile yüzleşmesi için bir katkı sağlayacaktır."

Akil insanlar Güneydoğu heyetinde yer alan yazar- hukukçu Kezban Hatemi de, "Yapanın yanına kar kalmadığı demokratik bir sistem hepimizin özlemidir. Barış istiyoruz ama barış kolay değil. Barış için bir araDA olmak zorundayız, ama birbirimize güvenmek zorunda değiliz. Hukuk ve Adalete güvenmeliyiz. Hukuk devleti olmanın tek yolu vardır, oda Adalettir. Adaleti sağlamak zorundayız" diye konuştu.

'KANAS YÜKSEKOVA'DAN DİYARBAKIR'A GELDİ'

Daha sonra gösterimine geçilen belgeselde, CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Eşref Erdem, eski Milletvekili Tarık Ziya Ekinci, Diyarbakır Barosu eski Başkanı Fethi Gümüş'in tanıklıklarına yer verilirken, Yüksekova çetesini araştıran emekli istihbaratçı Astsubay Hüseyin Oğuz'un, Tuğgeneral Bahtiyar Aydın'ın şehit edilmesinde kullanılan Kanas suikast silahı ile ilgili konuşmaları da ekrana yansıdı. Astsubay Oğuz, Tuğgeneral Aydın'ın şehit edilmesinde kullanılan Kanas suikast silahının Yüksekova çetesi tarafından Diyarbakır 7'inci Kolordu Komutanlığı'na gönderildiğini ve bunun resmi ifadelerde yer aldığını söyledi.

DOĞUM YERİ MERSİN OLDUĞU İÇİN ÖLDÜRÜLMEMİŞ

Yaklaşık 1 saatlik belgeselde, Lice'nin yakılıp Tuğgeneral Aydın'ın şehit edilmesi sırasında orada öğretmenlik yapan Mahmut Cantekin'in konuşmalarına da yer verildi. Cantekin, 23 Ekim 1993'de yaşananları anlatırken, nüfus cüzdanında doğum yeri Mersin yazdığı için öldürülmediği ve evinin yakılmadığını söyledi. Belgeselde Kerem Cantürk, olayda 3 çocuğunun nasıl öldürüldüğünü anlatırken, tanıkların galada hazır bulundukları görüldü. Belgeselde bazı tanıklar zorla korucu yapıldıklarını ve daha sonra rüşvet vererek korucu silahlarını teslim ettiklerini anlattı