Parti mi aday mı? Erdoğan nasıl kazandı? Mehmet Metiner yazdı
Abone olAK Parti eski milletvekili ve Star gazetesi yazarı Mehmet Metiner, parti mi aday mı tartışması üzerine dikkat çeken bir yazı kaleme aldı ve Erdoğan'ın İstanbul'da 94 seçimlerini nasıl kazandığını anlattı.
Bugünlerde parti mi aday mı tartışması yaşanıyor. Popüler
isimlerin Büyükşehirlerde seçimleri kazandırabileceği iddiası
konuşuluyor. Tartışmalara katılan Star yazarı Mehmet Metiner,
bugünkü yazısında seçmen için parti tercihinin çok daha öncelikli
ve belirleyici olduğunu söyledi.
MEVCUT SİSTEMDE PARTİ DAHA ÖNEMLİ
Metiner, "Partilerin bizatihi kendisi seçmenlerin kahir ekseriyeti
nezdinde belirleyici bir öneme sahiptir." ifadelerine yer
verdi. Erdoğan'ın 94'te kazandığı seçimi anlatan yazar,
mevcut seçimler üzerinden AK Parti'ye mesaj veren bir yazı kaleme
aldı.
MAKAMLARI YOKTU AMA SÜREKLİ HALKIN
ARASINDAYDILAR
"Biraz geçmişe uzanıp bazı hatırlatmalar yapmak istiyorum" diyen
Metiner, yazısını böyle tamamladı:
"Recep Tayyip Erdoğan Refah Parti’sinin (RP) il başkanıydı.
RP güçsüz bir partiydi. İktidardaki ANAP’la ve CHP ile mukayese
edilmeyecek ölçüde güçsüz bir partiydi. Siyasal aktörleri pek
medyatik değildi. Makamları ve unvanları yoktu. Ama sürekli halkın
arasındaydılar. Halkın sevip saydığı ve itibar gösterdiği
isimlerdi.
Önce Sultanbeyli beldesindeki belediye seçimi kazanıldı. Kazanan isim, şöhretli değildi. Sonra o tarihte CHP’nin kalesi olan Kağıthane ilçesi kazanıldı. Seçimi kazanan Arif Calban ilçe başkanıydı ve öyle ülke kamuoyunun bildiği şöhretli bir isim değildi. Ardından Bağcılar’da Feyzullah Kıyıklık, Bahçelievler’de Muzaffer Doğan, Güngören’de Yahya Baş kazandı. Bu isimlerin hiçbirisi öyle bugün anlaşıldığı anlamda şöhretli isimler değildi.
ERDOĞAN ŞÖHRETLİ DEĞİLDİ AMA HALKIN GÖNLÜNDE TAHT KURMAI
BAŞARMIŞTI
Sonra 1994’te Büyükşehir Belediyesi kazanıldı. Bu zaferin önderi
Recep Tayyip Erdoğan’dı. Erdoğan diğer partilerin adayları kadar
şöhretli değildi. Ama halkın gönlünde taht kurmayı başarmıştı. Halk
Erdoğan’da kendisini görüyordu. Seçilmesi halinde Erdoğan’ın
şahsında kendisinin iktidara geleceğine inanıyordu.
GENEL MERKEZ ALİ COŞKUN'U DAYATIYORDU
O tarihlerde danışmanı sıfatıyla il teşkilatında yanında olduğum
için bilenlerden biriyim. RP Genel Merkezi adaylık için Erdoğan
yerine ANAP kökenli şöhretli bir ismi, Ali Coşkun’u
dayatıyordu. İstanbul teşkilatının Erdoğan’ın arkasında
sımsıkı durması sonucunda Erdoğan’ın adaylığına mecburen razı
olundu.
O tarihte Erdoğan’ın karşısında diğer partilerin adayları o kadar şöhretliydiler ki kimse Erdoğan’a şans tanımıyordu. Ama kazanan Erdoğan oldu.
İÇİMİZDEKİ ERDOĞAN'LARLA YOLA DEAM
ETMEZSEK...
Bizi bugüne taşıyan o geçmişimizdir. O geçmişteki ruhumuzdur.
Halkımızla bizi bütünleştiren o ruhu yeni bir tecrübeye
dönüştürmeliyiz. İçimizdeki Erdoğan’larla yola devam
etmezsek, yolda bulduklarımız bizi hem yarı yolda bırakırlar hem de
davamıza zarar verirler.