Paris'te yaşanan dehşeti anlattı
Abone olFransa'da 27 Ekim günü polisten kaçarken gizlendikleri elektrik trafosunda elektrik çarpması sonucu 2 arkadaşını kaybeden Muhittin Altun yaşadığı dehşeti anlattı
Fransa'da 27 Ekim günü polisten kaçarken gizlendikleri elektrik
trafosunda elektrik çarpması sonucu 2 arkadaşını kaybeden ve
kendisi de ağır yaralanan Şanlıurfalı Muhittin Altun başından
geçenleri anlattı.
Moritanyalı ve Tunuslu arkadaşlarını kaybeden Muhittin Altun olayı
şöyle anlattı: Moritanyalı Traore Bouna ve Tunuslu Zyed Benna ile
birlikteyken, bizi kovalayan polisin korkusundan trafoya girmek
zorunda kaldık. Elektrik çarptı, sola doğru fırlayan arkadaşlarımın
ikinci çarpmada gözümün önünde cansız yere serildiklerin gördüm ve
ben hastanede öldüklerini öğrendim. Evimizin bulunduğu Clichy Sous
Bois'da futbol sahası olmadığı için yakındaki, olayın meydana
geldiği yere yakın olan Livry-Gargan sahasında arkadaşlarla top
oynadıktan sonra eve dönmeye hazırlanıyorduk. Ölen arkadaşımız
Moritanyalı Bouna, arkamızdan koşarak geldi, 'bize koşun polisler
bizi takip ediyor' dedi. Ölen diğer arkadaşım Zyed ise bağırarak
'ne olmuş ki de polisler bizi kovalıyor' diye sordu. Bouna ise
'David'i yakaladılar kimlik kontrolü yapıyorlar bizi de
yakalayacaklar deyince hep birlikte bize yakın trafoya doğru
kaçmaya başladık, sonuç bildiğiniz gibi oldu"
POLİSLERDE UZUN NAMLULU TÜFEK VARDI
Hastanede kaldığı 2 ay boyunca psikolojik tedavi de gören Muhittin
Altun, olayın detaylarını anlatırken hala olayı yaşadığı anın
şokunu üzerinden atamamış gibiydi.
Altun olayın ayrıntılarını anlatırken ise şunları söyledi: "Bir
polis arabasının aniden yanımızda durduğunu gördük ve ellerinde
uzun namlulu tüfekler vardı, ayrıca her tarafta polis sirenlerinin
çaldığını işittim, panik olduk ve trafoya doğru koşarak oraya
gizlendik ve yaklaşık bir saat kadar sessizce hiç hareket etmeden
bekledik. Birden elektrik çarptı ve çarpma ile birlikte
arkadaşlarım sol tarafa savruldular, ben ise sağ tarafa kaydım, ama
elbiselerimin yandığını gördüm. Olaylar öyle hızlı gelişti ki sanki
bir hayal alemi yaşıyordum, arkadaşlarıma doğru baktığımda,
düştükleri tarafta ikinci kez elektrik çarptı ve arkadaşım
Bouna'nın boynu mosmor olmuştu. Zaten kendime nasıl geldiğimi tam
hatırlamıyorum, kendimi bir anda hastanede buldum. Tüm sorgum
avukatsız olarak hastanede olayın ertesi günü yapıldı ve polisler
diz üstü bilgisayarla gelip yazdıkları ifademin altını,
parmaklarımın arasına sıkıştırılan kalemle imzalayabildim. Polis
bana gördünüz mü yaptığınızı sizin yüzünüzden çıkan olaylar ve
yanan arabalar gibi sözler söylediler, ama ben olayların ne
olduğunun tam farkında değildim. Cumhurbaşkanı Chirac'ın hanımı
beni hastanede ziyaret etti ve yanımda yatan aynı olaylarda otobüs
içerisinde yaralanan bir kızın da ziyaretine gelmiş olduğunu
öğrendim. Bizim konsolosluğumuzdan da iki sefer Konsolos,
ziyaretime geldi"
Arkadaşlarının bir hiç uğruna öldüklerini belirten Muhittin Altun,
üzerinde "Bir hiç uğruna öldüler" yazılı tişörtünü
gösterdi.