Düşünün şimdi, en sevdiğiniz insan biri yada birileri
tarafından öldürülüyor.
Öldüren kişinin ailesini buluyorsunuz ama asıl suçlu
ortada yok. Ailesinden yardım istiyor ve suçlunun bulunması için
destek bekliyorsunuz, fakat aile size para verip olayı kapatmaya
çalışıyor, bir de yarım yamalak özür dileyerek bu olayı kapatmanızı
istiyor.
Kabul eder miydiniz?
Özür dilendi, diyet ödendi…
Uludere'nin hikayesinin en kısa özeti bu işte.
Hükümet yarım yamalak özür diledi(miş), Başbakan
Pakistan'dan açıklama yaptı ki sanki Türkiye'nin suyu çıktı!
Kimsenin bu olayın üstüne gidip, sorumluları ortaya
çıkarmaya niyeti yok.
Bir de üstüne suçlanıyorsunuz, Ergenekon'da
göstermediğiniz duyarlılığı neden burada gösteriyorsunuz?
diyorlar.
Peki siz neden Ergenekonda, Balyoz'da, orada, burada
ve hatta Dersim olaylarında gösterdiğiniz hassasiyeti burada
göstermiyorsunuz?
Ve Sivas'ta da göstermediniz…
Otuz dört insan paramparça olmuşken, aileler
evlatlarının genç bedenini bir araya toplamaya çalışmışken, yuvalar
yıkılmışken, Başbakanın yaptığı açıklama ancak ve ancak yaraya tuz
basmaktır.
Bir insanın hayatının bedeli vereceğiniz tazminat
kadar değil, huzurlu bir vicdan kadardır!
Ama "Yanlışlıkla oldu, özür de diledik, para da
verdik, e daha ne" demek günahtır!
Yazıktır!
twitter.com/nsrnylmz