Palermo ilaç gibi geldi
Abone olFenerbahçe Palermo'yu akıllı bir oyunla yenmeyi bildi. Oyuncu tercihleri sonucu etkiledi.
Herkesin aklında "acabalar" vardı. Kabus gibi
geçen bir derbide sonra ilaç gibi geldi bu 3-0'lık Palermo zaferi..
Üstelik rakip bir İtalyan takımıydı. Dahası ülkesinde liderliğe
oynuyordu. Muhteşem olmasa da elindeki silahları iyi kullanarak
sonuca gitti. Konuk takımın 90 dakika boyunca bir net gol pozisyonu
vardı.
Ilık sayılabilecek bir Sonbahar akşamında taraftarlarını
utandırmadı sarı lacivertli futbolcular. Tribünlerden aldıkları
pozitif enerji, yeşil çimler aracılıgyla hünerli ayaklara
yansıttılar.
Tümer ve Devid'in yerine Mehmet Yozgatlı ve Kezman vardı. Zico'nun
yaptığı tercihler meyvesini golle verdi. İlk golün pasını veren
Kezman Zico'ya "ben daha ölmedim" der
gibiydi. 1. ve 3. golde imzası vardı. Tümer'e oranla daha çok
koşan Yozgatlı ise rakip oyuncuların oyun kurmasını engelledi.
İlk yarıda 23. ve 38. dakika arası dışında oyunun kontrolü
Fenerbahçe'deydi. Lugano, maçın en iyi oyuncusuydu. Savunmanın
arasında atılan her topta o vardı. Üstelik oyun berabere devam
ederken çok kritik bir müdahale de yaptı. Edu, Lugano ve Volkan
arasında bir uyum sorunu gözükmedi. İlk yarım saat Uğur Boral tutuk
olunca, İtalyanlar tehlikeli ataklarını bu kanattan yaptılar. Ancak
genç futbolcu daha sonra oyuna ısındı ve ikinci yarıda bölgesini
rakipe kapattı.
Yozgatlı o bildiğimiz seri hareketleri gösteremedi. Ortaları da
Kezman'ı bulmadı. Ancak Alex özellikle ilk yarıda çok iyiydi.
Beşiktaş maçındaki tutukluğunu üzerinden atmıştı. Derbi maçtaki
"acemiler mangası" gitmiş yerine yaptığı bilen pas
yüzdesi yüksek futbolcular gelmişti..
Orta alan ile savunma arasındaki kopukluk yok gibiydi. Deniz iyi
bir top kesici ancak topu oyuna sokmada başarılı değil. Tuncay,
Yozgatlı ve Alex hattını geçen Palermolu oyuncular "Deniz
duvarına" çarparak geri döndü. Birçok Fenerbahçeli onu
beğenmese de o verilen görevi en iyi şekilde yerine
getirdi.
İkinci yarıda kazanılan toplarla sonuca gitme düşüncesi ile
oynadılar. Hele üçüncü gol yok muydu? Jeneriklere girebilecek
türdendi. Kezman'ın Alex'e topu aktarışı, Brezilyalı'nın arkadan
topuk pası ve gelişine Tuncay'ın harika vuruşu geldi. Klasik
Fenerbahçe golüydü aslında. Kısa ve isabetli paslarla golü seven
"Fenerbahçe'nin geleneğine" yakıyan bir
goldü..
Eksik yönlere gelince.. Fenerbahçe temposunu mutlak artırmalı. Orta
alan zaman zaman oyundan düşüyor. Böyle olunca da rakip yarı sahada
top çevirip tehlike oluşturuyor. Ayrıca Önder Turacı, savunma yönü
ağır bastığı için ofansif ataklarda zayıf kalıyor.
Kötü geçen bir Beşiktaş derbisinden sonra gelen 3-0'lık galibiyet
herkesi mutlu etti. Maçta önce 1-0'a razı olanlar maçın sonlarında
"4. gol niye gelmiyor" diye hayıflanıyordu. Bu
galibiyet Fenerbahçe'yi gruptan çıkma adına ümitlendirdi.
Yazı: Oktay Sağlam-İnterhethaber