Özürlü kıza böyle tecavüz ettiler!
Abone olTrabzon'da Karadeniz Sahil Yolu kenarındaki kayalıklarda özürlü 14 yaşındaki G.K. adlı kıza tecavüz eden 2 kişi polis tarafından suçüstü yakalandı.
Trabzon'da Karadeniz Sahil Yolu kenarındaki kayalıklarda
özürlü 14 yaşındaki G.K. adlı kıza tecavüz eden 2 kişi polis
tarafından suçüstü yakalandı.
Olay, Kemerkaya Mahallesi Karadeniz Sahil Yolu kenarındaki yürüyüş bandının alt kısmındaki kayalık alanda akşam saatlerinde meydana geldi. İçki içmek için deniz kenarına giden 25 yaşındaki U.A. ve 19 yaşındaki H.A. sahilde tek başına dolaşan zihinsel özürlü G.K.'yı da yanlarına alarak kayalık bölgeye indi.
Burada bir süre içki içen iki kişi daha sonra genç kıza tecavüz
etti. Sahil bandında devriye gezen Trabzon Emniyet Müdürlüğü
ekipleri, kayalık alandan sesler gelmesi üzerine el fenerlerini
yakarak söz konusu bölgede arama yapmaya başladı. Bu sırada
G.K.'nın yırtılmış elbiseleri üzerinde olduğu halde U.A. ve H.A.
ile boğuştuğunu gören polisler, genç kızı saldırganların elinden
kurtardı. Polis tarafından suç üstü yakalanan iki kişi
çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklandı. Trabzon'da ailesiyle
birlikte yaşayan G.K., Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'nde koruma
altına alındı. Olayla ilgili soruşturma
sürdürülüyor.
ÇILGIN AŞIK FECİ ŞEKİLDE CAN
VERDİ
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
İzmir'in Yeşilyurt semtinde, Ergin Ateşoğlu'nun boşanmasına rağmen birlikte yaşamayı sürdürdüğü Duygu S.'den af dilemek için başvurduğu yöntem canına mal oldu. Kayınvalidesinin kapıyı açmaması üzerine, eski eşinin de yanında saklandığını düşünen Ergin Ateşoğlu, elindeki çiçek buketiyle çatıdan sarkıp pencereden içeriye girmeye çalıştığı sırada 6'ncı kattan düşürek öldü.
Olay, pazar saat 20.30 sıralarında Mızraklı Caddesi'nde meydana geldi. Kendisine ait üç işyerinde cep telefonu satışı yapan 38 yaşındaki Ergin Ateşoğlu, 5 yıl önce Duygu S. ile yaşamını birleştirdi. Mutlu geçen evliliğin ilk yıllarının ardından çift arasında, iddiaya göre, çocuklarının olmamasından ve Ateşoğlu'nun kumar tutkusundan dolayı sorunlar ortaya çıktı.
Ergin Ateşoğlu ile Duygu S., 3 yıl önce boşandı ancak, ayrılığa daha fazla dayanamayarak yeniden birlikte yaşamaya başladı. Yeşilyurt semtinde yeni eve taşınan çift, bir kez daha mutluluk hayali kurarken yeniden tartışmaya başladı. Geçen cumartesi çıkan son tartışmanın ardından ayrılık kararı alan Duygu S., yakınlarının yanına gitti.
ELİNDEKİ ÇİÇEK BUKETİYLE ÇATIDAN DÜŞTÜ
Eski eşinin ayrılık kararını kabullenmeyen Ergin Ateşoğlu, dün akşam saatlerinde yeni taşındıkları eve gitti. Bu sırada evde bulunan kayınvalidesi Ayşegül S., kapıyı açmadı. İkna çabalarının sonuçsuz kalması üzerine Ergin Ateşoğlu, eşinin de evde olduğunu ancak kendisine cevap vermediğini düşünerek dairenin en üst katta olmasından dolayı çatıya çıktı.
Ateşoğlu, sarkarak elindeki çiçek buketiyle pencereden içeri girmeye çalıştı. Çevredekilerin şaşkın bakışları arasında eve girmeye çalışan Ateşoğlu, dengesini kaybederek 6'ncı kattan beton zemine düştü. Ağır yaralanan Ergin Ateşoğlu, yapılan ilk müdahale ardından kaldırıldığı Atatürk Devlet Hastanesi'nde öldü.
Yakınları, Ateşoğlu'nun eşine olan büyük aşkının kurbanı olduğunu onu çok sevdiği için böyle bir olaya kalkıştığını söyledi. Adli Tıp Kurumu'na kaldırılan Ergin Ateşoğlu'nun cesedi yapılacak otopsi ardından yakınlarına teslim edilecek. Olayla ilgili soruşturmanın devam ettiği bildirildi.
VERDİĞİ POZ GERÇEK OLDU
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]Pazar İlçesi'nde motosikletiyle geçirdiği kazada ölen 42 yaşındaki Kamil Ferah toprağa verildi. Mobilya ustası Ferah'ın, geçen yıl önce yaptığı tabutlardan birinin içine girerek arkadaşlarına poz verdiği ortaya çıktı.
Kazada ölen Kamil Ferah dün, Hemşin İlçesi Nurluca Köyü'nde
kılınan cenaze namazı sonrası toprağa verildi. İlçede mobilya
ustası olan Ferah'ın geçen yıl yaptığı bir tabutun içine girerek
komşusu Dursun Ali Akpınar'a poz verdiği belirlendi.
MERSİN'DE ÇIKAN KAVGA KANLI BİTTİ
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]Mersin'de iki grup arasında henüz bilinmeyen bir nedenle çıkan silahlı kavgada 1 kişi öldü, ikisi ağır 4 kişi yaralandı.
Edinilen bilgiye göre olay, Yenihal Mahallesi Mimar Sinan İlköğretim Okulu önünde meydana geldi. İddiaya göre, daha önce aralarında husumet bulunduğu ileri sürülen Aksay ve Bişkin aileleri, bu akşam yeniden karşı karşıya geldi. Taraftar arasında uzun namlulu silahların da kullanıldığı ileri sürülen kavgada 5 kişi yaralandı. Mersin Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralılardan Sabri Bişkin (31), yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybederken, karşı gruptan Ömer Aksay (19), Hamdi Aksay (31) ve Ramazan Aksay (29) aynı hastanede, Mehmet Faruk Aksay (38) ise Mersin Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde tedavi altına alındı.
Bu arada olayın ardından, tarafların yakınları hastaneye akın edince gerginlik yaşandı. Bunun üzerine çevik kuvvet polisleri hastane önünde tedbir aldı.
PSİKOLOJİK SORUNLARI OLAN ÇAVUŞ İNTİHAR ETTİ
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]Jandarma başçavuş, kömürlükte iple kendisini asarak intihar etti.
Alınan bilgiye göre Tepebaşı ilçesine bağlı Şarhöyük mahallesi Bahçeseren sokakta izinli olarak babasının evine gelen İzmir Bergama'da görevli jandarma başçavuş Ersan Teke (39), kömürlükte iple kendisini asarak intihar etti. Yakınları tarafından bulunan Teke'nin psikolojik sorunları olduğu iddia edildi.
İŞADAMININ SIR DOLU İNTİHARI
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]İstanbul merkezli EGF İnşaat'ın yönetim kurulu başkan yardımcısı Seçkin Yıkılmaz, İzmir'de kaldığı evde intihar etti.
Alınan bilgiye göre, Gaziemir'de inşaatı süren İzmir Rönesans Optimum AVM'yi yapan EGF İnşaat'ın ortaklarından Seçkin Yıkılmaz'dan (39) gün içinde haber alamayan şirket çalışanları, durumu yakınlarına haber verdi. Yakınların talimatı üzerine çilingir yardımıyla girilen Atıfbey Mahallesi 62 Sokak'ta bulunan Mercan Sitesi'ndeki evin oturma odasında Yıkılmaz'ın kanlar içindeki cesedi ile karşılaşıldı.
Polis, Yıkılmaz'ın tabancayla başının sağ tarafına ateş ederek, intihar ettiğini belirledi.
Yıkılmaz'ın cesedinin otopsi için İzmir Adli Tıp Kurumuna gönderildiği bildirildi.
KATİL ZANLISININ AÇIKLAMALARI ŞOK ETTİ
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]Kayseri'de 3 sene önce Ramazan Bayramı'nda şeker toplamaya çıkan ancak öldürülen 3 çocuğun katil zanlısı bugün mahkemeye çıktı.
Kayseri'de 3 çocuğun katil zanlısı olarak hakim karşısına çıkan katil zanlısının Mahkeme Başkanı'na verdiği 6 sayfalık savunma ile birlikte, suçu işkence ve şantaj ile kabul ettiğini söylemesi, Mahkeme Başkanı ve duruşmaya katılan avukatları hayretler içinde bıraktı.
U.V.G. yaptığı savunmasında, soruşturmayı yürüten ekibin, kendisini Çayıralan'da yüksek bir tepeye çıkardığını ileri sürerek, "Amir Ertuğrul, 'Çocukların yerini göster' dedi. Ben de ne yeri dedim. Sonra bana yumruk vurdu. Ben bu suçu mecburen kabul ettim çünkü onların elinden beni kimse kurtaramazdı. Ben kimseden kürek falan almadım. Valizleri de Tacikistan'a gitmek için 2007 yılında satın almıştım. Beni soruşturmayı yürüten ekip Ali Dağı'nda bir yere götürdüler. Elimi arkadan bağlayarak çocukların DNA'sının parmaklarımda çıktığını söylediler. Ben savcılıkta ve emniyette verdiğim ifadelerimi işkence ve şantaj sonrasında verdim" dedi.
Mahkeme Başkanı, bu ifadeler sonrasında U.V.G.'ye "Savunmanı çok güzel yapıyorsun. Bu tehdit ve şantaj sonrasında neden savcılığa suç duyurusunda bulunmadın?" diye sordu. U.V.G. ise bu soruya, "Bunlar öyle insanlar ki, babamın yanına gidip onunla dalga bile geçmişler. Olayların hepsini polis kendisi söyledi. Ben hiçbir şekilde böyle bir ifade vermedim. Türkan Ay'ın elbiselerini ve olayda kullandığım bıçağı yaktığımı dahi polisler kendileri yazdı" diye konuştu.
Mahkeme Başkanı katil zanlısı U.V.G.'ye, "Detayları daha önce
verdiğin ifadende anlatıyorsun. Sen bu cinayetleri işledin mi,
işlemedin mi?" diye sorması üzerine, "Ben yapmadım. Ben bu
cinayetleri işlemedim. Bunları polis zoru ile söyledim. Ben bu
cinayetleri işlemiş olsam ya kafayı yerdim ya da intihar ederdim.
Bu konu ile ilgim yok. Yapmadığım suçlardan dolayı pişman değilim.
Şu anda verdiğim ifadelerim doğrudur. Diğer ifadelerimi kabul
etmiyorum" dedi.
Öldürülen Ahmet Tuna Tekin ve Dilruba Tekin'in babası Hamza Tekin,
ifadesi alınırken, "Elime verseler parçalamak isterim" diyerek,
adaletin en iyi kararı vereceğini söyledi. Anne Leyla Tekin ise
katil zanlısı U.V.G. ile göz göze gelerek, "Elini vicdanına koy da
konuş. Onları mezara koydun. 19 ay yalvardık sana" diye gözyaşı
dökerken katil zanlısı U.V.G. "Ben yapmadım" dedi.
Türkan Ay'ın babası İbrahim Ay da, "Onu Allah'a havale ediyorum. Allah her türlü belasını versin. Adamım diye gezme. 50 gramlık delikanlılık yok sende. Ben çok delikanlı gördüm" diye tepki gösterdi. Özlem Ay ise, hadım yasasının getirilmesini talep etti.
Duruşmaya katılan Tekin ve Ay ailelerinin avukatlarından Faruk Karakaya, katil zanlısının savunmasını hayretle dinlediklerini belirterek, "Biz ondan daha samimi olmasını beklerdik. Halen ailenin yüzüne bakarak pişman olmadığını söylüyor. Sanık her suçlu gibi suçtan kurtulmaya çalışıyor. Hangi insan bu suçu bir şantaj ve işkence yüzünden işler?" diye konuştu.
Avukat Ayhan Öztaş ise, iddianamenin düzeltilmesini talep ederek, "İddianamede bu sanığın çocukları canavarca ruh ile öldürdüğü yer almalı. Böyle öldürme şekli ancak canavarca bir hisle olur" dedi.
Avukatların konuşmasından sonra Mahkeme Başkanı Mehmet Özkan, katil zanlısı U.V.G.'nin psikolojik bir sorununun olup olmadığının belirlenmesi nedeniyle duruşmayı ileriki bir tarihe erteledi.
Duruşma bitiminde katil zanlısı U.V.G. geniş güvenlik önlemleri altında cezaevi nakil aracına bindirildi ve cezaevine gönderildi.
Adliye çıkışında Anne Leyla Tekin fenalaşarak bayıldı. Leyla Tekin çağırılan ambulansa konularak hastaneye kaldırıldı. Baba Hamza Tekin, "Katil yüzümüze bakamadı. Adalet yerini bulacak. Polisi suçluyor. O zaman bütün hepsini amir mi yaptı? Çocuk mu kandırıyor? İnşallah adalet yerini bulur" dedi.
Tekin ailesinin avukatı Ayhan Öztaş ise çıkışta şunları söyledi:
"Sanık klasik suçlu psikoloji ile hareket etmektedir.
Daha önce cumhuriyet savcısında suçunu ayrıntılı bir şekilde itiraf
etmiştir. Sorgulamayı yapan polisleri suçluyor. Eğer polis tüm
bunları yapmış olsaydı o zaman bizim polisin psikopat olduklarını
düşünmemiz gerekiyordu. Böyle bir şey kesinlikle olamaz. Fayanstaki
kan izini de mi polis bulaştırmış oluyor? İdam cezasının
kalkmamasını isterdik" diye konuştu.