Özkökün tarihi konuşması
Abone olHilmi Özkök'ün Harp Akademileri'nde subaylara yaptığı tarihi konuşmanın yankıları sürüyor.
Orgeneral Özkök, Harp Akademileri Komutanlığı'nda şöyle
seslendi: Lider, herkesin bir tarafa baktığı sırada diğer tarafta
olup biteni de görebilendir. Şartlanma zincirini kırmadan unutulmaz
kişi olamazsınız
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, İstanbul'da Harp
Akademileri Komutanlığı'nda entelektüel seviyesi çok yüksek bir
konuşma yaptı. Özkök, Türkiye'nin nükleer tehditle karşı karşıya
olduğu ve internetin bir silah gibi kullanıldığı tespitlerine yer
verdiği konuşmasını dipnotlarla da süsledi. Orgeneral Özkök'ün,
soru-cevap metodunu da sık sık kullandığı konuşmasından bazı önemli
satırbaşları şöyle:
DELİYE İHTİYAÇ OLABİLİR:
'Bir deli kuyuya bir taş atmış, 40 akıllı çıkaramamış; 'Bu sözün
tersi bir yaklaşımla, bazen problemlerin çözümünde bir deliye de
ihtiyaç duyulabilir. İçinizden birinin aklına gelen ve sizlere
başlangıçta oldukça sıra dışı gelen bir fikir, çözümün anahtarı
olabilir. Sizlere tavsiyem; hiçbir zaman ileri sürülen bir fikre
karşı ön yargıyla hareket etmeyiniz. Çok aykırı fikirlerle
karşılaşabilirsiniz, hele bu fikirlere 'vatan haini bir düşünce'
gibi çok iddialı bir önyargı yla yaklaşırsanız, fikirlerden
istifade marjını daha başlangıçta sıfırlamış olursunuz. Uygarlık
karşı fikirlerin çarpışmasıyla gelişmiştir.
ARŞİVLER VE GEREKSİNİM:
'Arşiv' diye adlandırdığınız dokümanları hangi sıklıkla
kullanıyorsunuz? Biliyorum ki, soru hepinizi ürküttü. Şu anda
içinde bulunduğunuz tedirginliği gözlerinizden okuyabiliyorum.
Bazılarınız, 'ne desem?' diye düşünmeye başladı bile. Bu soruyu
yöneltmemdeki maksat, artık elinizdeki geçmiş yıllardan kalan
dokümanların şu anki gereksinimlere yanıt verememesi gerektiğini
vurgulamaktır.
TEST, LİDERLİĞİ ÖLDÜRÜR:
Bir İngiliz tasarımcısı olan Ross Lovegrove, "21. Yüzyılı
Tasarlamak" konulu sunumunda öğrencileriyle ilgili olarak şunları
söylemektedir: "Öğrencilerime bakıyorum. Çok zeki ve yetenekliler.
Ama bunları kullanmak akıllarına gelmiyor. Çünkü öyle bir sistemde
yetiştirilmişler. Geçen sene bir öğrencim yalvarıyordu; 'Siz fikir
verin, ben ne isterseniz yapacağım' diye. Fikir vermedim. Önce
zorlandı, sonra çok güzel fikirler bulup uyguladı. Eksiklik burada.
Yapamamakta değil, yapmamakta. Yanlış alışkanlıklar
kazandırılmasında. Ne yazık ki, bizde de son yıllarda çoktan
seçmeli imtihan usulleri, bir iki neslin hareket tarzı yaratma
kabiliyetini yok etmiş, hepsini lider değil, tabi yapmıştır."
Güney Kore'ye ziyaretim esnasında Koreli rehberin sorduğu şu soruyu
unutmuyorum: "1=5, 2=25, 3=125, 4=625 ise 5 nedir?" Bu soru aslında
bir matematik sorusu gibi görünse de bir matematik sorusu değildir.
Tamamen algılama ve soruya bakış açısıyla ilgilidir. Sorunun cevabı
birçoğunun düşündüğü gibi 3125 değil, 1'dir. Çünkü 1=5 ise 5=1'dir.
Şartlanmaların zincirini kırmadan unutulmaz kişiler
olamazsınız.
LİDER NASIL OLMALI?:
Lider, herkesin bir tarafa baktığı sırada diğer tarafta olup biteni
de görebilendir. Yaptıklarını başkası beğensin diye değil, kendisi
beğenip doğru bulduğu için yapandır. Tepelerin arkasını
görebilendir. Sadece kabul edilebilecekleri yapan değil, yaptığını
kabul ettirendir. Önümüzdeki dönemde, yabancı dil bilmeyen
personelin TSK'da kendisine gelecek bulması daha da
zorlaşacaktır.
1. SINIF DEVLET NASIL OLUR?:
Bir devletteki yönetim kalitesini, devleti oluşturan kurumların
kalitesi belirlemektedir. Ayrıca bunu tamamlayan diğer hususlarsa,
kurumların iç ahengi ve diğer kurumlarla uyumlu, etkili işbirliği
ve eşgüdüm içinde çalışmasıdır. Bunları gerçekleştirebilen
ulusların profili sürekli yükselmektedir. Bu nedenle bir ulusun
refahı, istikrarı, geleceği, bağımsızlığı için iç barışın öneminin
altını kalın çizgilerle çizmek istiyorum.