Özkök'ün Abdullah Öcalan hayali!
Abone olHürriyet gazetesinin eski yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök, PKK'ya yakınlığıyla bilinen Fırat Haber Ajansı'na konuştu...
Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök bu kez hayli ilginç bir adrese
röportaj verdi. PKK'ya yakınlığıyla bilinen Fırat Haber Ajansı'na
konuşan Özkök, Kürt sorunundaki görüşlerinden, Ahmet Kaya'ya kadar
çarpıcı açıklamar yaptı.
Özkök'ün ANF'ye verdiği röporajdaki ilginç detaylardan biri de
Hürriyet yazarının en büyük hayalinin Abdullah Öcalan'la söyleşi
yapmak istemesi oldu. Özkök bu konudaki isteğini daha önce de
köşesinde yazmıştı. Hürriyet yazarı röportajda Adalat Bakanlığı'na
yaptığı başvuruya red cevabı aldığını belirtti.
Gazetecilik hayatınızda görüşmek istediğiniz veya
görüşemediğiniz isimler var mı?
- Evet var; ünlü Fransız düşünür Edgar Morin ile çok görüşmeyi
istedim. Ama bir türlü görüşemedim. Bana göre O, Fransa’nın 20
yılda ortaya çıkardığı en büyük düşünürdür. Artık zamanım var,
belki bundan sonra görüşebilirim. Bir de Abdullah Öcalan ile
söyleyişi yapmak istiyorum. Adalet Bakanlığı’na baş vurdum ama
kabul edilmedi.
Hürriyetin logosunda ‘Türkiye Türklerindir’ yazıyor. Neden
?
- Evet, böyle bir soruyu soracağınızı bekliyordum. (Gülerek) Onu
ben oraya yazmadım. Orada buldum. Ve onu oradan kimse de
kaldıramaz. Kimsenin gücü yetmez. Bence çok önemli de değil.
Bırakalım zamanla o anlamsızlaşır. Kendi kendine kalkar. Daha
önemli şeyleri konuşmamız lazım. Arkadaşım Ali Cabbar Gözükızıl, o
logonun karikatürü çizdi. Dalga geçiyor. ‘Türkiye Türklerindir’
cümlesini Kürtçe yazmış. Sana bunu da söyleyebilirim. Onun dışında
sizin de yeşil, sarı, kırmızı sembolleriniz var. Biz karışıyor
muyuz. Öyle bir ortam yaratmalıyız ki, Kürtlerin de, Türklerin de
içinde bulunduğu bir milli takımı birlikte alkışlamalıyız.
Cumhuriyet Bayramı’nı birlikte kutlamalıyız. Newroz’da bizim... Bu
ülkenin bir değeri birlikte kutlamalıyız. Askerlerin BDP’li
belediye başkanlarını törenlerin dışında tutma zihniyetini de
eleştiriyorum. Artık bu manzaralar olmamalı.
AHMET KAYA İÇİN PİŞMANLIĞINI BELİRTTİ
Geçmişe baktığınız zaman keşke yapmasaydım dediğiniz bir
şey var mı? Şu manşet veya haber…
- Evet tabi ki. Örneğin Ahmet Kaya olayı. Bugün
düşündüğümde keşke yapmasaydım diyorum. Ben Ahmet Kaya’yı seviyorum
ve dinliyorum. Şarkıları üzerinde yazılarda yazdım. Ama o manşeti
atarken sırf o ‘şerefsiz’ sözünü sık sık söylediği için kullandım.
Ama yapmamalıydım...
* Pişman mısınız? Ondan dolayı vicdan azabı çekiyor
musunuz?
- Keşke yapmasaydım diyorum. Ama pişman olduğum daha
farklı manşet ve haberler yaptım. Örneğin 1988 yılında 3 İranlı
öğrencinin olayı vardı. Kıbrıs’a gidiyorlardı Rauf Denktaş’a
suikast yapıyorlar diye tutuklandılar. Polis bize haberi böyle
geçti bizde öyle manşet attık. Pişmanım… Hatta sonra o çocukların
cezaevinde çıkartılması için kendim de çok uğraştım. Diğer taraftan
Türkiye’de ‘ben geçmiş süreçte yaşananlar için vicdan azabı
çekmiyorum’ diyen bir gazeteci varsa o vicdansızdır. Onun zere
kadar vicdanı yoktur.