Özkök'ten ortalığı karıştıracak yazı
Abone olErtuğrul Özkök Başbakan Erdoğan'ın Felluce savaşı sırasında söylediği bir sözünü gündeme getirdi. Özkök, Erdoğan'ın bu imajı ile Kaddafi'ye benzeyeceğini ileri sürdü.
Amerikan alehytarının yoğunluk kazandığı ülkemizde Başbakan
Erdoğan'ın bazı sözleri Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul
Özkök'ün dikkatini çekti. Özkök Erdoğan'ın Irak ile ilgili bazı
sözlerinin ve tavırlarınının dışarıda başka türlü algılandığını
savundu ve 48 saat arayla iki soru ile çok
tartışılacak bir yazı yazdı.
GEÇEN cumartesi akşamı Atina’da bir restoranda Cengiz Çandar’la
sohbet ediyoruz.
Çandar, Türkiye’nin en iyi Ortadoğu uzmanlarından biri.
Son iki ay içinde gazetelere yansımış iki haberi alt alta koyarak
anlattı.
FELLUCE ŞEHİTLERİ
Amerikan ordusu Felluce’ye girdiği zaman Başbakan orada ölen
kişiler için ‘şehit’ ifadesini kullandı.
ABD ile Türkiye arasındaki ilişkilerin bozulmasının ilk önemli
adımlarından biri bu ifade olmuştu.
Çandar, ‘Başbakan bu ifadeyi kullandıktan bir süre sonra bir
başkası daha aynı kişiler için şehit ifadesini kullandı. Kimdi bu
kişi biliyor musun?’ diye sordu.
İstanbul’da sinagoglar ile İngiliz Konsolosluğu ve HSBC binalarını
bombalayanların duruşmasında sanıklardan biri şunu söylemiş:
‘İki arkadaşımız Felluce’de şehit düştü.’
Elbette her ikisinin de şehit kelimesini aynı anlamda kullandığını
söyleyecek kadar kendimden geçmiş değilim.
Çünkü Başbakan’ın sinagog bombalamalarından sonraki duruşunu,
teröre karşı çıkışını çok iyi biliyorum.
O duygularında samimi olduğuna da eminim.
Ama dışarıdan bakıldığında herkesten bu nüansların benim kadar
farkına varmasını beklemek de sosyal psikolojiye aykırı olurdu.
İkinci bir örnek daha.
Dünkü Radikal Gazetesi’nde Soli Özel’le yapılmış bir mülakat
vardı.
Özel bu mülakatta, Türk dış politikasında, hepimizin gözünden kaçan
bir çelişkiye dikkati çekiyordu.
Geçen yıl Kerbela’da bir intihar saldırısı oldu.
Bu saldırıda 145 kişi öldü.
Ankara’dan bu saldırı için herhangi bir ses çıkmadı.
SOYKIRIM MI
Ama Amerikan ordusu Felluce’ye girdiği zaman Türkiye, çeşitli
kademelerden tepki verdi.
Bir AKP yetkilisi bunu ‘soykırım’ olarak değerlendirecek kadar
kendinden geçti.
Başbakan da yukarıda belirttiğim tepkiyi verdi.
SÜNNİ-Şİİ
Soli Özel doğal olarak şunu soruyor:
‘Kerbela’da patlayan bombaya tepki vermeyen Türkiye, konu Felluce
olunca neden tepkili hale geliyor?’
Acaba birinin Şii, ötekinin Sünni oluşundan dolayı mı?
Siz ülke olarak kolektif zihniyetinizi iler tutar yanı olmayan
komplo teorileri üzerine inşa ederseniz, başkaları da bazı soruları
sormaya başlarlar.
Üstelik sizin siciliniz henüz tam olarak yerine oturmadığı için,
ötekilerin soruları sizinkinden daha da inandırıcı olur.
Nitekim son günlerde Batı basınında çıkan yazılara baktığınız
zaman, AKP hakkında hiç de hak etmediği bir imajın oluşmaya
başladığını görüyorsunuz.
AKP’nin dış politikayı, İslami ideolojisine uydurmaya başladığı
bile iddia edilebiliyor.
Ortalıkta ‘derin ve çok odaklı diplomasinin mimarı’ olarak tafrayla
gezen bazı kişiler, Başbakan’ı ve Dışişleri’ni çok yanlış yerlere
götürüyorlar.
Geçen cumartesi yavaş yavaş ‘anti Amerikan-pro Arap’ bir dış
politika izlenimi yaratıldığını yazmıştım.
Başbakan’ın yakın çevresinden liberal düşünceleriyle bilinen iki
kişi arayıp bu görüşüme tepki verdi.
Onlara aynen şunu söyledim:
‘Sizin niyetiniz bu olmayabilir. Ama dışarıdan giderek böyle
algılanmaya başlıyorsunuz.’
Bu politikanın mimarlarına şunu söylemek isterim.
KADDAFİ İMAJI
Kendileri bu gibi demeçler ve diplomasi ile Başbakan’ı uluslararası
bir figür haline getirmeye çalışıyor olabilirler.
Bunu başarabilirler.
Ama emin olsunlar ki, bu imaj, olsa olsa Kaddafi’ninkine benzer bir
imaj olabilir.
Yazı:Ertuğrul Özkök
Kaynak:hürriyet.com.tr