Özkök onlardan da helallik isteyecek mi?
Abone olAkşam gazetesi yazarı Nagehan Alçı, Ertuğrul Özkök'ün helallik istemesi gereken diğer isimleri yazdı.
Hafta sonu, bir dönem "Vay şerefsiz" manşetini atarak
linç politikası uyguladığı Ahmet Kaya'nın mezarına gidip "helallik
isteyen" Ertuğrul Özkök'ün bu davranışı tartışma konusu
olmuştu.
Akşam yazarı Nagehan Alçı, Ertuğrul Özkök'ün hellallik dilemesi gereken üç isim daha olduğunu yazdı.
Alçı, 2007'de katledilen Hrant Dink, Nobel Ödüllü yazar Orhan Pamuk ve öğretim üyesi Atilla Yayla'ya, Özkök'ün başında bulunduğu dönemlerde Hürriyet tarafından nasıl baskı yapılıp yürütülen linç kampanyasını hatırlattı.
İşte Nagehan Alçı'nın yazısı:
"Onlardan da helallik isteyecek mi?"
Şimdi helalleşmek için Ahmet Kaya'nın mezarına çiçek bırakan
Ertuğrul Özkök ve gazetesi Hürriyet, sadece Ahmet Kaya'yı linç
etmedi ki... Nasıl Kürt kimliği sebebiyle Kaya'ya bunları reva
gördüyse, Ermeni kimliğinden ötürü Hrant Dink'e de aynı muameleyi
yaptı. Dink'i hedef gösterdi. Şayet o dönemlerde yaptıklarıyla
ilgili içten bir günah çıkarma sürecine girdiyse, aynı şekilde
Hrant'ın mezarına da gidecek mi? Rakel Dink'ten helallik isteyecek
mi? Özür dileyecek mi?
Sadece Dink de değil maalesef. Hürriyet'in aynı linç manşetleri
Orhan Pamuk ve Atilla Yayla için de atıldı o dönem. Anti-Kemalist
ve liberal oldukları için iki ismin silindir gibi üzerinden
geçilmek istendi. Hem Pamuk hem Yayla tıpkı Ahmet Kaya gibi
yurtdışına gitmek zorunda kaldılar. Pamuk, hedef gösterile
gösterile bu ülkede yaşayamaz hale geldi. Dünyaca ünlü bir
edebiyatçı olduğu için hemen yurtdışında sahiplenildi ama olan
Türkiye'ye oldu. Böyle bir değer kendi ülkesinden uzaklaştı.
SÜRGÜNDE YAŞADI
Atilla Yayla da Hürriyet'in hedef gösterircesine yaptığı
yayınlar nedeniyle çalıştığı Gazi Üniversitesi'nden 'Anayasanın
Atatürk ilkelerine bağlı öğrenci yetiştirilmesi' ilkesi uyarınca
kovuldu. Müthiş bir karalama kampanyasının kurbanı oldu. O linç
günlerinde sağlığı bozuldu ve hastaneye kaldırıldı. Hiç unutmuyorum
o günlerde Birand'ın 32. Gün programına hastanedeki odasından
katılmak zorunda kaldı. O da kıymetli bir akademisyen olduğu için
İngiltere'ye gitti, Buckingham Üniversitesi'nde ders verdi
yıllarca. Adeta sürgünde yaşadı.
Şayet Ertuğrul Özkök samimi ise bu isimlerden de helallik istemeli.
Hem Orhan Pamuk hem de Atilla Yayla'dan. Hrant Dink'in mezarını da
en kısa sürede ziyaret etmeli. Rakel Dink'ten özür dilemeli. Bu
arada Gülten Kaya'yı da unutmamalı... Aksi takdirde bir kravat ve
bir çiçekle kimseyi inandıramaz!