Özkök kötü yakalandı

Ertuğrul Özkök, ""Cumhuriyet Taşkesen"i görmedi"" başlıklı yazısında, Taşkesen"in Sabah yazarı  Metehan Demir ile Hürriyet yazarı Emin Çölaşan"a farklı bilgiler verdiğini söylüyor.

 

Şöyle yazıyor Özkök:

 

""…..Ancak "kadın görevli" ile ilişkisi konusunda iki mülakat arasında fark var.

Metehan Demir bunu sormuş.

Ona şu cevabı veriyor:

"Bir kız Harbiye öğrencisi ya da bir kadın yüzbaşı ile ilişkim olduğu yönünde alçakça iddialar sızdırıldı. Oysa özel hayatımla ilgili detayların tamamı askeri değil, dışardan sivil kökenli bazı arkadaşlarımla bağlantılıdır. Önüme konulan deşifreler de bu telefon konuşmalarının bir dökümüdür."

Emin Çölaşan"ınkinde bu ayrıntı yoktu.

Çölaşan"a "Sen bu soruyu sormadın mı" dedim.

Sormuş ve şu cevabı almış:

"Lütfen o konuya girme. O konuda konuşmak istemiyorum. Başkalarının adının bu olayda geçmesi beni rahatsız eder."

İki cevap arasında "nüansı" hayli aşan bir fark olduğu açık…""

 

 

Oysa ki Emin Çölaşan"ın yazısında da konuyla ilgili bilgi hem de kırmızı ara başlık ile  verilmişti…

 

İşte Çölaşan"ın ""Taşkesen"" yazısındaki o kısım:

 

...Bazı hanımlarla özel konuşmalar yaptığım doğru

Peki olay nereye doğru sürükleniyordu? Taşkesen bunları da "birinci ele" şöyle anlatıyordu: "Çevrem çok geniş. Yazar, gazeteci, siyasetçi, asker, sivil, kadın, erkek, çok geniş çevrem var. Kendi özel telefonumla herkesle her şeyi konuşurum. Makam telefonum özel görüşmelere kapalıdır. Dinleniyorum diye özel telefonumdan konuşma yapmaktan vazgeçmedim.

Bazı hanımlarla da özel konuşmalar yapmışımdır. Tamamen özel yaşamdır. Basında yer alan bayan Harp Okulu öğrencisi tamamen yalan. Böyle bir şey kesinlikle yok."

 

….

 

 

Kısacası,  Özkök sanki kendi yazarını dikkatli okumamış gibi… Dahası, Çölaşan da ne yazdığının farkında değil gibi…

Haber: Dilek Yaraş
İnternethaber özel