Özgecan Aslan'ın tek istediğini amcası açıkladı
Abone olÖzgecan Aslan 'ın ardından onun yaşasaydı neler yapacağını, hayallerini ve beklentilerini anlatan amcası Yaşasın Aslan, Özgecan'ın ardından bilinmeyenleri anlattı.
Yeğeni Özgecan’ı anlatan amca Yaşasın
Aslan, liseli çocuklar ‘Öfkemiz büyük, farklı şeyler yapabilirdik’
deyince şu sözlerle cevap verdi: Özgecan’ın onaylamayacağı şeyler
yapmayın, barıştan yanaydı
Mersin’de bir hafta önce vahşice katledilen üniversite öğrencisi
Özgecan Aslan’ın, 20 yıllık kısa yaşamını yakınları anlattı. Amca
Yaşasın Aslan, Özgecan’ın kendi halinde, şımarıklıktan uzak
sevgiyle büyümüş bir çocuk olduğunu anlattı.
Mersin’in eski şehir merkezinde bulunan Barış Mahallesi’nde dar
gelirli ailelerin yaşadığı dar bir sokağa giriyoruz. Sokağın
başında Özgecan’ın siyah beyaz çekilmiş bir fotoğrafı ve üzerinde,
“ÖzgeCan’ımız gitti. Başka Can’ımız yanmasın. Seni
unutmayacağız Özgecan” yazılı bir pankart karşılıyor bizi.
Hemen altında ise yan yana kurulmuş taziye çadırları...
Aslan ailesine taziyelerini sunmak için gelen yüzlerce insan kapıda
sıra olmuş bekliyor; çadırdan bu nedenle güçlükle çıkabiliyoruz.
Burada beklerken karşılaştığımız amca Yaşasın Aslan, bize Özgecan’ı
anlatıyor. Amca Aslan, “Kendi halinde, hiç şımarıklığı
olmayan hep sevilerek büyümüş bir çocuktu. Şirindi, kendini
sevdirirdi, sevecendi” diyor. Amca Aslan, Özgecan’ın en
büyük hayalinin üniversitede psikoloji okumak olduğunu anlatarak
devam ediyor konuşmaya:
“Turizm meslek lisesine girmesi belki de onun için bir
hataydı. Çünkü psikoloji okumak en büyük hedefiydi. Ancak o zamanki
şartlarda puanı oraya tutuyordu. Çünkü dershaneye gidemiyordu, özel
ders imkânları yoktu. Ama orayı okurken psikoloji onun için
vazgeçilmez bir tutku haline geldi. ‘Ben buraya girdiğim için bu
okulu bitireceğim ama kesinlikle üniversitede psikoloji okuyacağım’
dedi ve öyle de oldu.”
KLASİK MÜZİK HAYRANIYDI
Özgecan her gece yatmadan önce mutlaka Kitap okurdu. Özgecan klasik
müzik hayranıydı. Ablası da Adana’da opera-şan bölümünde okuyordu.
Özgecan da ablası ile birlikte operalara giderdi. Çok sayıda farklı
sanatsal aktiviteye katılmıştı. Yakınları Özgecan’ı şu kelimelerle
anlattı:
“Resmine bakın anlayın. Yüzüne bakınca anlaşılıyor. Bir
ortama girdiği zaman, ‘Bu kız kim?’ demeyen kimse görmemişizdir,
farklı olduğu hemen hissedilir. Babası her zaman, ‘kızım sen çok
özelsin’ derdi. O da, ‘baba ben gerçekten özel miyim?’ diye
sorardı. Böyle yetiştirilen bir çocuktu.”
HERKESİ HAYRAN
BIRAKAN BABA MEHMET ASLAN NASIL
BİRİ?
Türkiye Özgecan
Aslan cinayetiyle alim bir babayla tanıştı. Mehmet Aslan vahşi
cinayete kurban giden kızının ardından öyle metanetli öyle bilgece
durdu ki herkes 'kim bu adam' dedi. Özgecan Aslan'ın amacısı o
babayı anlattı;
Şu günlerde düzenli bir iş yapamayan Özgecan’ın
babası Mehmet Aslan grafiker; anne Songül Aslan ise bir kargo
şirketinden emekli. Anne Songül Aslan, Özgecan üniversiteyi
kazandıktan sonra onu okutabilmek için yeniden aynı işte çalışmaya
başladı.
Amca Aslan, Özgecan’ın babası ağabeyi Mehmet Aslan’ı da şöyle
anlattı:
“Özgecan’ın babası çok kitap okuyan biridir. Derinliği
olmayan, alt yapısı olmayan insanlar onun bu konuşmasından çok
fazla bir şey anlamayabilir. Bizim tek istediğimiz, barış ve sevgi
yolundan ayrılmadan, bu kez unutmadan artık bu son olmalı. Hiç
boşuna uğraşmayın ben bir baba olarak ağabeyimin yaptığını
yapabilir miydim? Hiç sanmıyorum.”
ÖZGECAN ASLAN'IN BABASININ HAYRAN BIRAKAN
SÖZLERİ
-"Memleketimizin, hatta dünyanın aslında öncelikle barışa ve
sevgiye ihtiyacı var. Ben öncelikle kendim için şunu söyleyeyim;
ben günahkârların günahkârı, fakirlerin fakiri, acizlerin acizi bir
garibim. Bu memlekette artık ikilik olmasın. Bu vahim olayı yapan
insanlara da zulmedilmesin, adaletin karşısına çıkıp cezalarını
çeksinler. Allah onların analarına, babalarına da yardımcı olsun.
Sevmekten başka bir çıkar yolumuz yok. İnsanların barışta iken
teslim olması gerekiyor. Savaş çıktıktan sonra bunun bir kıymeti
olmayacak. Teslim olursak içimizdeki bütün güzellikler ortaya
çıkacak. Savaşırsak, sonunda nefsimiz kazanacak ve analar, babalar
ağlayacak, meleklerin kanatları koparılacak, meleklerin
çığlıklarını kimse duymayacak...
BU AYETLER BANA GÖRE ÇOK ÖNEMLİ
Ben milletimizden çok şey bilmem ama, Ma’un Suresi’nin, Ali
İmran Suresi’nin 103. ayetini ve Asr Suresi’ni okumalarını tavsiye
ediyorum. Bu ayetler bana göre çok önemli. Doğru yolu bulmak, doğru
yolu seçmek, doğru yolda yürümek çok zor. Malum, dünya geçimini
sürdürmek için çalışıyoruz. Gözümüz körleşiyor, kulaklarımız
sağırlaşıyor. Bütün dünyada Şahmaran'ın yavruları kol geziyor.
Benim meleğimin kanadını kopardılar, yarın sizin meleğinizin
kanadını koparmaya da gelecekler. Herkes kalbindeki sesi iyi
dinlesin. Bana yıllarca neler olabileceğini anlattılar ama ben
anlamadım. Gözlerim kör, kulaklarım sağır vaziyette dünyanın
peşinde koştum durdum. Elbette ki çalışacağız, memleket için,
ailemiz için, çocuklarımız için ama arada sırada da şöyle bir durup
düşünmemiz lazım.”
ÖZGECAN ASLAN'IN BABASI KANAL D EKRANLARINDA İSE ŞUNLARI
SÖYLEMİŞTİ;
-Siz hiç mucize gördünüz mü? Ben herkese soruyorum. Her Türk
vatandaşına soruyorum. Bir mucizeye şahit olanınız var mı içinizde.
Şu anda bir mucize gerçekleşiyor. Onlarca, yüzlerce, binlerce
Özgeler, meleklerin kanatları kırıldığı halde biraz önce söylediğim
gibi bu olayın bu şekilde gerçekleşmesinin tüm Türkiye'ye maal
olmasının elbette bir hikmeti var. Bunun kızımın üzerinde tecelli
ettiren, inanıyorum ki aynı zamanda adaletini de tecelli
ettirecektir.
"ÖZGE KENDİ ÇOCUKLARIYMIŞ GİBİ KARAR
VERSİNLER"
Bunlar olurken kimse müdahil olmadı. Tecelli insanların algı
boyutuna girerken. Bizler de öyleydik. Allah'ın adaleti tecelli
ettiğinde kimse buna müdahil olmayacak. Buna müdahil olma
esnasında, devletlerin hukuk sistemleri vardır. Allah adına bu
adaleti hakimler verecektir. Eğer onlar kendi
vicdanlarında, Özge'nin kendi çocuklarıymış gibi karar verirlerse,
o zaman ben inanacağım ki adaleti yerine getiren, her hakimin her
savcının bu işi layıkıyla yerine getirmiş olacağına inanıyorum.