Özel hastaneler isyan ettiriyor
Abone olSSK ile anlaşan özel hastanelerin astronomik ücretleri Başbakan Erdoğan'ın gündeminde.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, özel hastanelerden hizmet alımı
konusunda Sağlık Bakanlığı ile özel sektör ve vakıf hastanelerinin
özel anlaşma yaptığını ancak yapılan mutabakatlara rağmen bu
mutabakatların aşıldığını ve çiğnendiğini belirterek, “Sağlığın
istismarı olamaz, olmamalıdır. Bu müteahhidin yüzde 60 kırım yapmak
suretiyle inşaattan demir ve çimento çalmasına benziyor” dedi.
Başbakan Erdoğan, Üsküdar Emniyet Mahallesi'ndeki evinden çıktıktan
sonra Üsküdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi pistinden havalanan
helikopterle Silivri'nin Çanta Beldesi'nde açılışı yapılacak olan
Sanovel İlaç Fabrikası'na geldi.
Erdoğan, açılış töreninde yaptığı konuşmada, stratejik olan ilaç
sektöründe önemli adımlar attıklarını söyledi. Göreve geldiklerinde
sağlıkta çok ciddi bir yozlaşmanın söz konusu olduğunu ifade eden
Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: “Bu, hastanelerimizden tutun da
ilaç sektörüne kadar... İlaç sektöründe birkaç önemli fabrikanın
dışında adeta merdiven altıyla fabrikaların yarış halinde olduğu
bir dönemi tespit etmiştik. Bu sağlıklı bir gelişmeyi
müjdelemiyordu. Tam aksine sağlıksız bir yapılaşma ve insan
sağlığını tehdit eden bir yapı olarak ülkemizin bir gerçeğiydi.
Bunun ortadan kaldırılması için bir şeyler yapılması gerekiyordu.
Bu konuda reformist bir adım atılabilmesi için eli taşın altına
koymaktan başka bir çare yoktu. Bunlar aslında çok konuşuldu. Her
siyasi dönemlerin başlangıçlarında 'yaparız, ederiz' denildi. Ama
maalesef bu adımlar atılmadı. Bunların altından birçok pislikler de
geldi. Biz bu konuda kararlı olduğumuzu, bu değişimi
gerçekleştireceğimizi vaat ettik. Hamdolsun şu anda bunu büyük
ölçüde gerçekleştirmenin bahtiyarlığı içindeyiz. Bitti mi? Hayır,
bitmedi. Atacağımız çok adımlar var. Bunları
gerçekleştireceğiz.”
HASTANELERİN FİZİKİ YAPISI
Başbakan Erdoğan, Türkiye'de önce hastanelerde insanca muamele
gerçekleştirilecek fiziki bir yapının oluşmasının şart olduğunu
dile getirerek, devlet, özel ve vakıf sektörünün devlet tarafından
koordine edilmek suretiyle halka sağlık hizmeti vereceğini
vurguladı.
Burada da bir etik sorunuyla karşılaştıklarını ifade eden Erdoğan,
konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ne yazık ki hala bunu aşamadık.
Aşamadığımız konu şu. Bakanlık özel sektör ve vakıf hastaneleriyle
özel anlaşma yapıyor. Bu anlaşmalarda devletin normal kendi
hastanelerinde yaptığı ödemelerden, en azından o baz alınarak
atılan adımlar dışında, yapılan mutabakata rağmen, bu mutabakatın
aşıldığı, bu mutabakatın çiğnendiği görülüyor. Bu tabii, fakir
fukara, garip gureba hastayı zorda bırakıyor. Bir kalp ameliyatı
olacağını düşünün. Devletin ödeyeceği bellidir. Ama gittiği zaman
özel hastaneye, bakıyorsunuz ki onun çok çok fevkinde rakamlar
talep ediliyor. Bunlar da bize yansıyor, geliyor. Bu gerçekten
insani değildir. Burada mutabık kalmışsınız, anlaşmışsınız. Artık
buna bazı şeyler giydirmenin anlamı yok. Çok açık net olun. Devlete
teklifinizi ona göre yapın. Ona göre bu adımlar atılsın. Çünkü
burada insan sağlığının istismarı olamaz, olmamalıdır. Bu,
müteahhidin yüzde 60 kırım yapmak suretiyle inşaattan demir ve
çimento çalmasına benziyor. Doğru bir şey değil. Yani buna ilaveten
sen bu parayı dediysen 'Ben burada senin bu ameliyatını
gerçekleştiririm' denemez. Otel hizmeti gibi şeyler yapılabilir. O
ayrı bir olay. Bıçak parası adı altında almanın da anlamı yok. Bu
anlaşmayı yapmışsın.”
Erdoğan, bunların giderileceğini ve Türkiye'nin er veya geç buna
alışacağını söyledi.
BAZI SENDİKALARA ELEŞTİRİ
Sağlıkta yapılan kanunlardan sonra halkın yanında olması gereken
bazı sendikaların tam aksine halkın, işçinin, memurun karşısına
çıktığını ifade eden Erdoğan, “Bunlar, 'Bunun devlete maliyeti
büyük' diyor. Ne kadar da devleti düşünüyor? Hangi konuda? Sağlık
konusunda. Bu kadar hortumlamalar olduğu zaman siz neredeydiniz
Allah aşkına?” diye konuştu.
Erdoğan, hortumlamaya müsaade etmediklerini belirterek, bunun
rakamlarının açık ve net ortada olduğunu söyledi. Burada 190 milyon
YTL'lik bir fabrikanın açılışını yaptıklarını, bunun önemli,
dünyaya açık bir yatırım olduğunu dile getiren Erdoğan, “Ama bir
gerçeği unutmayalım. Bu iktidar göreve geldiği andan itibaren
sadece geçmişin yüklerini tek tek temizlemeye başlamıştır”
dedi.
Erdoğan, bu işe önce halktan başladıklarını, işçi ve memurun
Zorunlu Tasarruf Fonu'nda biriken 14.5 katrilyon liralık paranın 12
katrilyonunu ödediklerini, kalan kısmının da haziran ayında
ödeneceğini kaydetti.
IMF'ye olan 34 milyar dolarlık borcu kucaklarında bulduklarını, şu
anda borç miktarının 13 milyar dolara indiğini hatırlatan Erdoğan,
imarzedelere olan 8.5 katrilyon liralık borcun 6.5 katrilyonunun
ödendiğini, kalan kısmının da 2007'ye kadar bitirileceğini
bildirdi.
Erdoğan, Merkez Bankası'nda 2002 yılı sonu itibariyle 26 milyar
dolar bulunduğunu, bunun 15 milyar dolarının işçi dövizlerinden
oluştuğunu hatırlatarak, şu anda 60 milyar doları devirdiklerini
söyledi. “Öz güvenini kazanan, ayakları üzerinde dimdik duran bir
Türkiye var” diyen Erdoğan, hortumlar olsaydı bu söylediklerinin
hiçbirinin yapılamayacağını kaydetti.
“SES ÇIKMADIĞINA GÖRE HERHANGİ BİR SIKINTI YOK”
Göreve geldiklerinde sadece ilaç sektöründe eczacılara olan
borçların 8 aydır beklediğini dile getiren Erdoğan, “Ama şimdi
bütün evrak teslimleri yapıldığı zaman bu tür bekleme mukavelemizde
neyse odur. Onunla bizzat ödemeler yapılır. Sürekli olarak
bakanları ikaz ediyorum. Ses de çıkmadığına göre herhangi bir
sıkıntı yok” diye konuştu.
Erdoğan, bunların birbiriyle bağlantılı olduğunu ifade ederek,
”Eczane parasını alırsa depoyla rahat çalışır. Depo parasını alırsa
fabrika iyi çalışır. Fabrikalardan ses gelmediğine göre ilaç
fabrikalarıyla aramız iyi” dedi.
Türkiye'nin ilaç sanayiinde patent noktasındaki sorunlarını da
çözerse sektörde farklı bir noktaya geleceğini belirten Erdoğan,
”Hindistan yapıyorsa biz de yaparız. İşte bu yatırımı
gerçekleştiren anlayış milli bir duruştur. Bir milli duruş bunu
gerçekleştirir” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan'a, konuşmasının ardından Toksöz Holding Yönetim
Kurulu Başkanı Erol Toksöz tarafından teşekkür plaketi verildi.
Erdoğan, fabrikanın açılışını, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Ulaştırma
Bakanı Binali Yıldırım, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ve Erol Toksöz
ile yaptı.
Başbakan Erdoğan, fabrikayı gezdikten sonra da yat limanı açılışı
ve partisinin il kongresine katılmak üzere helikopterle Tekirdağ'a
hareket etti.