Ozan Güven "kadınlar denge bozar"

Fi dizisinin başarılı ve karizmatik oyuncusu Ozan güven Posta'dan Şirin Sever'in sorunlarını yanıtladı. Arif V 216 ile gişede 5 milyona yakın izleyici sayısına ulaşan, Fi dizisi ile psikopat bir karakter olan Can Manay karakterini büyük bir kitleye sevdiren Ozan Güven hayatının belki de en yoğun ve parlak dönemini yaşıyor. Yaşadığı bu dönemi şu sözlerle ifade ediyor başarılı oyuncu: "Dizi başladı, hiç ara vermeden 12 bölüm çektik. Sonra, saçlarımı kazıttım ‘Arif V 216’yı çektik. O bitti, tekrar dizi... O yüzden biraz yorgunum ama iyiyim. Çıkan işlerden memnunum." Türk sinema tarihinde belki de hiçbir psikopat karakter Can Manay kadar sevilmedi ve onun kadar karizmatik olamadı. Can Manay karakterinin neden sevildiğiyle ilgili soruya şu sözlerle yanıt veriyor Ozan Güven: "Değişik bir psikiyatrist. Kitapta daha sevimsiz bir adamdı. Onu daha sevilebilir bir hale getirmek için biraz çalıştım. Uzun zamandır karizmatik bir rol oynamıyordum, onun da etkisi var." İşte bu güzel röportajın devamı... Karizmatik karakteri yaratmak için kendinden neler ekledin? - Kendimden bir şey katamadım, çünkü ben normal hayatımda karizmatik bir adam değilim. Dediğin gibi kitapta bu kadar sempatik bir adam değildi. Elini korkak alıştırmadan söyle, şunu şunu yaptım diyebiliyor musun? -Yok. Tevazu gösteremeyeceğim. Kıyafetinden hal ve tavırlarına, köşeleri öyle dönmesinden simetri hastalığına, gözlüklerinden ceketinin yakasını kaldırışına her şeyinde emeğim var. Bir de bu herifin biraz daha vicdanlı ve tutkulu olmasını üzerine ekledim. Aşk dendiğinde onun için akan sular duruyor gibi. Bir yerden de kadınlar onu yakaladılar. GERÇEK AŞKTA HER ŞEY MÜBAHTIR: Can Manay sevdiği, beğendiği kadını sürekli stalklıyor. Onu haklı buluyor musun? -Ne açıdan yapıldığına bağlı. Gerçek aşk ise her şey mübahtır. Aşıksa ve elde etmek istiyorsa dağları delenler var yüzyıllar öncesinde. Bir şeyi gerçekten istiyorsan, bunun için yapabileceklerinin sınırı yok. Mecnun da Leyla’yı mı stalklardı diyorsun? -O zaman bilgisayar olsaydı stalklardı, o kadar yürümezlerdi dere tepe bence. Bu kadar manipüle etmesi, 24 saat kameralarla takip etmesi, birilerini peşine takması falan normal mi yani? -Aşkta kadercilik olmaz ki. Aşıksanız, günün birinde bir yerde çarpışmayı mı bekleyeceksiniz? Herkesin bir huyu var. İnsana göre değişebilir ama sen sevdiğini 24 saat görmek istemez misin? Kadınlar bu kadar denge bozan yaratıklar mı erkeklerin gözünde? Yoksa sadece Can Manay’ın mı dengesi bozuluyor? -Erkeklerin devreleri çok basit. Ama kadınlar, “Hımm bu kadar basit olamaz, daha karmaşık hale nasıl getirebilirim” ile ilgili. Erkek düzdür. Seviyorum, sevmiyorumdur. Erkekler yarım akıllarıyla kadınları seyrediyor ve anlamaya çalışıyorlar. Anlamaya çalıştıkça daha çok anlamıyorlar. Kadınlar denge bozar. Peki, ‘Arif V 216’yı başka biri yazmış olsa oynar mıydın? -Yazamazdı ki. Yazdı diyelim, oynar mıydın? -Bilmem, oynardım herhalde. ÜLKE OLARAK MUTSUZUZ: Sırada hangi proje var? -Düz duvara bakacağım bir süre. Oğlumu çok özledim. İşten dolayı haftada ancak bir-iki gün beraber olabiliyoruz. Bu yaz çalışmayacağım. Bir de ben kendimden sıkılmak istemiyorum. Öyle güzel hikayeler de fazla denk gelmiyor. Sette en büyük lüksün nedir? -Yere bir fon bezi ve minder, orada uyurum. Hiçbir setimizde karavana çekilip oturamadık zaten. Karavana bir iki defa girmişimdir, o da makyaj için. Pahalı bir oyuncu musun? -Kıymetli bir oyuncu olduğumu düşünüyorum. Pahalı olduğumu düşünmüyorum. Sadece komedi filmleri gişe yapabiliyor bu memlekette. Neden? -Ülke olarak mutsuzuz çünkü. Herkes öfkeli. Başkaları adına düşünüp karar veren bir sürü insan türedi. Edepsizlik ayyuka çıktı. Can Manay mı, Robot 216 mı? -Robot 216. Komedi mi, dram mı? -Dram. Ben komedi oyuncusu değilim. Drama benim konforlu alanım. Gişe filmi mi, sanat filmi mi? -Çok saçma. Hem gişe filmi hem de sanat filmi olabilir. Yani bir gün kendini Nuri Bilge Ceylan filmlerinde görmek ister misin? -Ben oyuncuyum. Güzel hikayelerde görmek isterim kendimi. İnternet dizisi mi, televizyon dizisi mi? -Mümkünse internet dizisi. Dünyanın tanıdığı, ödüllü ama yalnız bir oyuncu olmak mı, çok aşık, mutlu ama sıradan biri olmak mı? -Dünyanın tanıdığı yalnız bir oyuncu olmak. Twitter mı, Instagram mı? -Instagram. Kebap mı, sushi mi? -Kebap. Çay mı, kahve mi? -Çay. Kedi mi, köpek mi? -Ayı. Tavla mı, Playstation mı? -Tavla. Ben analog bir adamım.

Internet Haber Mobil Uygulama