Özal'ı araştıran savcıların sır ölümü

Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın ölümü ile ilgili Adli Tıp Kurumu raporunu değerlendiren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Faik Tunay, geçmişte Özal’ın ölümünü araştıran savcıların kalp krizinden öldüğünü söyledi.

Bu konunun araştırılmasını isteyen Tunay, “Rahmetli Özal’ın ölümü tam anlamıyla aydınlatılmış olsaydı, bunun arkası çorap söküğü gibi gelecekti. Birileri bu mesajın alınmasını istemiyor. Bunun çorap söküğü gibi gelmesini istemiyor.” dedi.

Turgut Özal’ın zehirlenip zehirlenmediğine dair Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan rapor kamuoyunda tartışılmaya devam ediliyor. Konuyla ilgili düşüncelerini Cihan Haber Ajansı’na (Cihan) açıklayan CHP Milletvekili Faik Tunay, Özal’ın ölümünün üzerindeki sis perdesinin aralanamadığını dile getirdi. Adli Tıp Kurumu’nun raporu ile herkesin kafasının karıştığını ifade eden Tunay, “Adli Tıp Kurumu bizim güvenmemiz gereken bir kurum. Rahmetlinin ölümünün üzerindeki sis perdesini kaldırması gereken bir kurum. Ama buradan bir sonuç çıkıyor, sis perdesi daha da derinleşiyor. Adli Tıp Kurumu’nun yaptığı açıklamaya bakar mısınız? Diyor ki; ‘Vücudunda zehir var; ama bu zehrinden dolayı ölüp ölmediği ile ilgili oy birliği ile bir karar alınamamıştır’ Keşke açılmasaydı, keşke o sürünceme ile yaşamaya devam etseydik. Bu herkesin taraflı tarafsız kafasını karıştırdı. Adli Tıp Kurumu burada bir çözüme ulaşacağına, hepimizin gönlümüze su serpeceğine işi daha karman çorman bir hale getirdi.” ifadelerini kullandı.

‘ÖZAL’IN ÖLÜMÜ AYDINLATILSAYDI GERİSİ ÇORAP SÖKÜĞÜ GİBİ GELECEKTİ’

Türkiye’nin bir takım güçlerin tamamen sahneden çekilmesi açısından Özal’ın ölüm raporunu önemsediğini aktaran Tunay, “Adli Tıp sonucunu çok önemsiyordum. Çünkü kara dönemin ilk başlangıcıdır. Eşref Bitlis, rahmetli Özal, Uğur Mumcu, 93 yılı Türkiye’nin en karanlık yıllarından bir tanesidir. Rahmetli Özal tam anlamıyla aydınlatılmış olsaydı, bunun arkası çorap söküğü gibi gelecekti. Birileri bu mesajın alınmasını istemiyor. Bunun çorap söküğü gibi gelmesini istemiyor ve bizim kafamızı karıştırdılar. Enteresan bir şekilde de bazı yayın organları, ’19 yıllık efsane bitti’, ’19 yıllık asparagas son buldu’ şeklinde manipülasyon içine girdiler.” diye konuştu.

‘ÖZAL’IN ÖLÜMÜNÜ ARAŞTIRAN SAVCILAR KALP KRİZİNDEN ÖLDÜ’

Özal’ın ölümünü araştıran savcıların kalp krizinden öldüğünü söyleyen Tunay, “Rahmetli Özal’ın ölümünü soruşturan savcıların yaşadığı akıbetlere bakmak lazım. Onları da iyi incelemek lazım. Orada kalp krizinden ölen iki-üç tane savcı var. O kadar çok soru işareti var ki, gönlümüz rahat değil. Rahmetlinin manevi şahsiyeti için çok kötü bir şey. Onun kemikleri sızlıyor. Ruhunu azap içinde bırakıyoruz. Bu önemli bir dönem. Ben bunu yalnız Özal’ın ölümünün aydınlatılması olarak görmüyorum. Türkiye’nin karanlık bir devresinin aydınlatılmasının ilk adımı olarak görüyorum.” şeklinde konuştu.

‘YASSIADA KARARLARININ YOK SAYILMASI ÖNEMLİ BİR KİLOMETRE TAŞI OLACAKTIR’

Merhum Başbakan Adnan Menderes ve arkadaşlarına Meclis tarafından verilmesi beklenen iade-i itibar çalışmasını da değerlendiren Tunay, “Bu daha önce olması gereken bir şeydi. Menderes’e iade-i itibarı getirdiğimizde rahmetliyi geri getiremeyeceğiz. İdam edilişinin üzerinden 51 sene geçip, iade-i itibar verilirse birileri şunu anlayacak, 50 sene de geçse hak yerini buluyor. Doğru yolunu buluyor. Millete Menderes’in sahiplenmesi daha da kabaracak daha da güçlenecek. TBMM’deki iade-i itibar çalışması o yolu seçmeye çalışanlara de tokat olacaktır. Bunu çok önemsiyorum. Türkiye’de artık darbeleri konuşmak istemiyorum. Arzu etmiyorum. Birileri bunun mücadelesi içinde. Yassıada kararlarının yok hükmünde sayılması darbelerden tamamen kurtulmak için önemli bir kilometre taşı olacaktır.” dedi.