Özal soruşturması bu raporu bekliyor
Abone olTurgut Özal, 17 Nisan 1993'te Çankaya Köşkü'nde görevi başındayken hayatını kaybetti.
Ölüm sebebi resmî belgelere 'kalp krizi' olarak geçti.
Ancak yıllar sonra dönemin tanıklarından Özal'ın öldürüldüğü
yönünde açıklamalar gelince Cumhurbaşkanı'nın eşi Semra Özal ve
büyük oğlu Ahmet Özal suç duyurusunda bulundu.
Bunun üzerine, 2010 yılında soruşturma başlatıldı. Soruşturma sürüyor ancak olayla ilgili zamanaşımının dolmasına bir yıl kaldı.
Soruşturmayı yürüten savcılık, Devlet Denetleme Kurulu'nun (DDK) hazırlamakta olduğu raporun açıklanmasını bekliyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün talimatı üzerine harekete geçen DDK'nın raporunu önümüzdeki ay tamamlaması bekleniyor. Savcılığın, rapora göre Özal'ın mezarının açılmasını değerlendirmeye alacağı, böylece 19 yıl sonra otopsi yapılmasının gündeme gelebileceği belirtiliyor.
Semra Özal, vefatının hemen ardından eşine ait 'saç tellerini' aldığını, İsviçre'deki kasada sakladığını açıklamıştı. Ancak, Özal'ın zehirlenip zehirlenmediği konusunda önemli delil niteliğindeki "saç telleri" henüz savcılığa ulaşmadı. Özal'a ait kan örneğinin bulunduğu tüpün de Hacettepe Üniversitesi Hastanesi'nde kırıldığı belirtilmişti.
Soruşturmada, olayda yaşanan bir dizi aksaklık üzerinde
duruluyor. Hacettepe Üniversitesi Hastanesi tarafından Köşk'te
görevlendirilmiş olan doktorun o sırada görev yerinde olmadığı
ortaya çıkmıştı. Doktorun, çocuğunu dershaneye götürdüğü için
Köşk'te olmadığı belirlendi. Savcılık, bunun o güne özel mi yoksa
her hafta sonuna özgü rutin bir durum mu olduğunu araştırıyor.
TANIK İFADELERİ ÇELİŞKİLİ
Kalp krizinin yaşandığı zamanla ilgili tanık ifadelerinde de birtakım çelişkiler tespit edildi. Eşi Semra Özal, merhum Cumhurbaşkanı'nın kahvaltıdan sonra spora geçerken kalp krizi geçirdiğini söylüyor. Bu ifade, Köşk görevlileri tarafından doğrulanmıyor. Köşk görevlileri, Özal'ın spor yaptıktan sonra fenalaştığını savunuyor. Kalp krizi zamanının net olarak tespiti, yıllardır kamuoyu gündemini meşgul eden, 'meyve suyundan zehirlendi' iddiası açısından önem taşıyor.
Ahmet Özal'ın kamuoyuna açıkladığı ve Özal'a ait olduğu belirtilen 'özel ses kayıtlarının yer aldığı görüntüler' de savcılığa ulaştırılmadı. Ahmet Özal, gündemi sarsacağını iddia ettiği kayıtları bulamadığını söylemişti. Kayıtlarda, Hacettepe'deki bir hemşire ile yapılan görüşmeler ile Azerbaycan'dan gelen esrarengiz bir kişinin açıklamalarının yer aldığı söylenmişti.
KARTAL DEMİRAĞ SUİKASTİ ARAŞTIRILIYOR
Soruşturmada ayrıca Kartal Demirağ tarafından gerçekleştirilen ve Özal'ın yaralı olarak kurtulduğu suikastın ardındaki sır perdesi de aralanmaya çalışılıyor. Turgut Özal'a yönelik 1988 yılındaki kongre sırasında yapılan suikasta ilişkin eski Bakan Fikri Sağlar ile kongrede görevli bir emniyet amirinin ifadesi alınmıştı. Sağlar, Turgut Özal'a bu suikastı sorduğunu ve Özal'ın kendisine "Sen gençsin bu işlere karışma." dediğini aktarmıştı.
19. YILDÖNÜMÜNDE ANILIYOR
Bu arada, Sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal, vefatının 19. yıldönümünde çeşitli etkinliklerle anılacak. Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Galip Demirel, bu yılki anma etkinlikleri için Erzurum'u seçtiklerini açıkladı. Demirel, bu çerçevede Ulu Cami'de mevlit okutulacağını, Atatürk Üniversitesi'nde de sempozyum düzenleneceğini kaydetti. Turgut Özal için her yıl Türkiye'nin farklı bir şehrinde anma töreni düzenlemek istediklerini belirten Demirel, "Anma programının düzenleneceği 4. il olan Erzurum halkının, vefasıyla tarihî bir gün yaşatacağını düşünüyoruz. Bu programa Türkiye'nin dört bir yanından vatandaşların teşrif etmesini bekliyoruz. 2011'deki anma programında 10 binden fazla hatim okundu. Anadolu insanının anma programına katacağı çok şey olduğunu düşünüyoruz. Okuduğumuz hatimleri hem merhum Özal'ın ruhuna hem de tüm şehit ve gazilerimize hediye edeceğiz." diye konuştu. Özal için ayrıca Topkapı'daki Anıtmezar'da resmî ve dinî tören yapılacak. Malatya Belediyesi'nde de bir sempozyum düzenlenecek.