Özal kimin saçını yoldu?
Abone olÖzal'ın en yakınındaki adam Hasan Celal Güzel, hiç konuşulmayanları anlattı. İşte Özal ve bilinmiyenleri.
Hasan Celal Güzel Turgut
Özal'la ilgili anılarını anlattı: Teni beyazlasın diye bir ara
hormon aldığını duymuştum. Hatta bir ara "Özal ağlayarak 'Kızımı elimden zor aldılar. Avucumda
bir tutam saçı kaldı' diyerek kızı Zeynep'in saçını
yolduğunu bile söylemişti.
Darbeden ürktü Bush'a yaklaştı
Bir dönem Özal'ın en
yakını olan Güzel: "Turgut Bey'in saçları alnına doğru iniyordu. O
saçları, ABD'de aldırırdı. Bir ara cildi beyazlatıcı hormon
kullandığını söylediler. Bu, rivayet de olabilir".
Turgut Özal'ın yıllarca yakın çevresinde bulundunuz.
Profesyonel yaşamda müsteşarı, bakanı, aile ilişkilerinde ise
arkadaşı, kardeşi oldunuz. Kuşkusuz Özal'ın, bilinmeyen pek çok
anına da tanıklık ettiniz. Öncelikle, Cüneyt Zapsu'nun ABD'de
kullandığı iddia edilen, "Bu adamdan yararlanmayı bilmelisiniz"
şeklindeki sözlerinden ilham alarak sormak istiyorum: ABD ile
ilişkiler konusu olduğunda Özal'ın 'yararlanma' konusundaki
perspektifi neydi?
Şimdi, Zapsu hoş bir çocuk ama o 'yararlanma' meselesi hiç hoş
değil... Diplomaside bu işler tek taraflı değil, karşılıklı olur.
Tek taraflı olursa kölelik düzeni haline gelir. Doğrusu Turgut Bey,
ABD ile ilişkileri her zaman iyi tutmuştur. Hatta ben de aynı dili
kullanayım, onlardan Turgut Bey 'yararlanmaya' çalışmıştır.
Örneğin?..
Biliyorsunuz, o dönemde, sözde
Ermeni soykırım kararının Amerikan Kongresi'nden çıkma tehlikesi
yaşanmıştır. Mesut Yılmaz istifa etmiş ve Turgut Bey, bu duruma çok
öfkelenmiştir. Hatta o gün "Bu hain korktu ve kaçtı!" demiştir.
İşte orada, Bush'la münasebetleri gayet iyi olduğu için ve Bush'un
da gözünün o dönemde Körfez Harekatı'nda olmasından faydalanarak
Ermeni meselesine set çekmiştir...
BUSH DARBEYE MANİ OLUR!
Özal'ın baba Bush ile
yakınlaşmasında başka beklentiler de var mıdır?
Şunu da göze almak lazım ki, Turgut Bey'in, Camp David'e gidip baba
Bush'un dizleri dibinde oturmasının arkasında, darbe endişesinin
rolü vardır.
Özal'ın yaşadığı deneyimlerden yola çıkarak asker yüksek
yargı organları ile ilişkiler konusunda hassasiyet gösterdiğini
biliyoruz. Ancak baba Bush ile yakınlaşmasındaki darbe hesabı
nedir?
Turgut Bey, bizim darbecilerin, ABD'nin izni
olmadan harekete geçemeyeceği kanaatindeydi. Bunu sohbetlerinde
ifade ederdi. 12 Eylül'ün de bu şekilde olduğunu düşünürdü. Bu
konuda ABD'yi iyi tutmanın, başkanla iyi ilişki kurmanın, iç
istikrarımıza olumlu etkisinin olacağını hesap ederdi.
"Dostum Bush, benim kulağıma kar suyunu kaçırır" diye mi
düşünüyordu? Mani olur!" şeklinde düşünüyordu.
'Banker
skandalı'nın ardından istifa eden Turgut Özal'ın, ABD'ye siyasi
geleceğine ilişkin olur almak için gittiği de iddia edilir. Nasıl
yorumlarsınız?
Çok haysiyet kırıcıdır ama bu tip söylentiler vardır. Bana göre, bu
sorunun iki cevabı vardır: Turgut Bey'in ABD'lilerle ilişkisi zaten
iyi olmuştur. Üstelik düşünün, 1960'da darbe yapanlar bile "NATO ve
CENTO'ya bağlıyız" bildirisi yayınlamışlar. Demek ki yeni bir parti
ortaya çıktığı zaman, "Beni tanıyın, ben dostum" gibi bir mesaj
daima verilmiş. Ama esas maksat imaj değişikliğidir. Meselâ saçları
alnının alt tarafına doğru iniyordu. Onları aldırmış ve Türkiye'ye
hayli değişik bir imajla gelmiştir.
CİLDİ BEYAZLATAN HORMON!
Bir de Özal'ın tıpkı Michael Jackson gibi teninin beyazlamasını
sağlayan bir ilaç kullandığı rivayet edilir, doğru
mudur?
Bunu birinci elden bilmiyorum; Dr. Cengiz
Aslan'a sormakta fayda var. Fakat Turgut Bey'i eskiden beri
tanıyorum. Turgut Bey daha önce daha esmerdi, ten rengi daha
koyuydu. Bir ara beyazlatıcı bir hormon aldığını da söylediler.
Ancak rivayet de olabilir. Ne var ki Turgut Bey, imajına çok
meraklıydı. Hatta imajıyla ilgili bir de boy uzatma hikâyemiz
vardır.
Evet... Oğlunuzun tedavisi sırasında tanıştığınız Prof.
McQuin, Özal'ı görünce, "Başbakanınızı bana verin, bacak uzatma
ameliyatı ile boyunu 1.80 yapalım" diyor. Peki Özal bunu duyunca ne
tepki verdi?
Bunu Turgut Bey'e söylediğimde, ilk tepki
olarak "Vay eşek oğlu eşek"!" dedi. "Ciddi misin Hasan?.. Böyle bir
şey olabilir mi?" diye sordu. "Efendim, adam konusunda çok
başarılı" dedim ve devam ettim: "Düşünün hiç kimseye haber
vermiyorsunuz ve Türkiye'de uçaktan boyu 1.80 olan Turgut Özal
olarak iniyorsunuz!.." Doğrusu, gevrek gevrek güldü...
Haber: İrem Barutçu
Kaynak: Sabah