Özal kime dangalak dedi?
Abone olÖzal'a yakınlığıyla bilinen Cengiz Çandar, bir dönemin bilinmeyenlerini kaleme aldı. Çandar, Bugün Gazetesi'nde yayınladığı dizide Özal'a ait ilginç bir anıya yer verdi.
Bugün yayın dünyasına 'merhaba' diyen Bugün Gazetesi ilginç bir
yazı dizisiyle okurların karşısına çıktı. Bir dönem Özal'a
yakınlığıyla bilinen gazeteci-yazar Cengiz Çandar, "Özal'ın
sırları" adlı yazı dizisinde ilginç anılara yer verdi. İşte
Çandar'ın kaleminden kamuoyunun bilmediği bir Özal hikayesi:
Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Orta Asya Türk cumhuriyetleri gezisini
tamamlamış, son durak Baku'dan Ankara'ya dönüyordu. 15 Nisan 1993
Perşembe. Beni yanına çağırdı. Yanında oturan Dışişleri Bakanı
Hikmet Çetin, "Uçağın arkasına gideyim, gazeteci arkadaşlarla
görüşeyim" diyerek, yerini benim için boşalttı. Özal'la son
görüşmemiz olduğunu bilemezdim. Ankara'ya inişe geçtiğimizde,
"Cumartesi İstanbul'a geliyorum. Görüşürüz" demişti. O Cumartesi,
İstanbul'a gelemeden, 17 Nisan 1993 günü ani bir kalp kriziyle bu
dünyadan ayrıldı.
KİME ÖFKELENDİ?
17 Nisan'da PKK'nın ilan ettiği "bir aylık, şartlı ateşkes" in
süresi doluyordu. Kendisine, Celal Talabani'den bana telefonla
bildirilen "ateşkesin şartsız ve süresiz uzayacağı" bilgisini
vermiştim. Turgut Özal, kızgındı. "Bu dangalaklar, zamanı
kullanmasını bilmiyorlar. Eğer, bu fırsat kullanılamazsa, korkarım
terör, eskisini aratacak şiddetle geri döner" dedi. Ölümünden bir
ay sonra, dediği çıktı. "Dangalaklar" sözcüğü, Özal'ın sinirlendiği
zaman kullandığı bir tabirdi. Acaba, bu kez, kimden söz ediyordu?
"Kim efendim bu dangalaklar?" diye soracak oldum. "Kim olacak.
Hükümet!" deyiverdi. İşbaşında Süleyman Demirel hükümeti
bulunuyordu.
SON GÖREV
Özal, kafasını "Kürt sorununun çözümü" için "cesaretli bir öneri"
getirmeye takmıştı. "Bu, benim milletime karşı son görevim. Bu
sorunu çözmeye mecburum. Bir süre bekleyeceğim, ardından ne
pahasına olursa olsun, önerimi getireceğim" diye devam etti.
Ömrünün 48 saatten daha az süresi kaldığını, o an, ne o, ne ben,
tabii ki, bilmiyorduk...