Oyunla oynaşma vakti değil!
Abone olAK Parti Genel Başkan Yardımcısı Tanrıverdi, seçimler öncesi öyle bir çıkşı yaptı ki...
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Tanrıverdi, "Her bir
genç insanımız Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştadır ve oyunla
oynaşla kaybedecek zamanları olmadığını bir an önce görmeye
ihtiyaçları vardır" dedi.
AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen Yerel Yönetimler Sempozyumu'nun açılış konuşmasını gerçekleştiren Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi, artık ülkeler yerine şehirlerin yarışmaya başladığını, yerel yönetimlerin sadece şehirlerin değil ülkelerin de aynası haline geldiğini söyledi.Tüm dünyanın geleceğinin genç nüfusların yüreğine, performansına, beynine ve ferasetine emanet olduğuna vurgu yapan Tanrıverdi, seçimlerden ziyade genç nesilleri kazanmayı amaçladıklarını da sözlerine ekledi.
Türkiye'nin genç nüfusunun pek çok Avrupa ülkesinin nüfusundan bile fazla olduğuna dikkat çeken Hüseyin Tanrıverdi, "Ülkemizin imar ve islahını ve aslında bütün bir dünyanın imar ve ıslahına kendini adayacak gençleri yetiştirmek görevi ile yükümlüyüz. Partimizin en önemli hedeflerinden biri de en dinamik zenginliğimiz olan enerji yüklü sorgulayıcı ve üretken olmak için fırsat gözetleyen genç kuşakların ülkemizin esenliği refahı ve mutluluğuna yönelik olarak yola revan kılmaktır. Çünkü her bir genç insanımız Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştadır ve oyunla oynaşla kaybedecek zamanları olmadığını bir an önce görmeye ihtiyaçları vardır" diye konuştu.
Tanrıverdi, siyasetle gençlerin arasındaki engelleri kaldırmak için çalışmalar yaptıklarını ve gençlerin kendi potansiyellerinin görevlerinin farkında olmaları gerektiğini de vurguladığı konuşmasında, milli ve manevi değerlerine sahip çıkan bir gençlik ile yola devam etmek arzusunda olduklarını kaydetti. Gençlerin dün olduğu gibi bugün de Bizans oyunları, manipülasyonlar, provokasyonlar ve kirli tezgahlara kurban bırakılmak istenildiğini kaydeden Tanrıverdi, polise tokat atan BDP milletvekili, Sebahat Tuncel'e de şu şekilde göndermede bulundu:
"Fildişi kulesinin terasındaki saltanat koltuğunda
kurulup 'gençler sokağa çıkın kırın kırılın yıkın yıkılın'
diyerek fegaranlar eriyorlar. Çocuk yaşta gençlerin eline
taş verip sanki oyun bahçesinde oyun oynatıyor gibi sağa sola taş
attırmayı başaramayanlar kendileri ellerine taş alıp öfke
kusuyorlar.
Gençlerin eline silahlar tutuşturup birbirlerine kurşun sıktırmayı başaramayanlar cinnet geçirircesine kine kapılıp tokatlar savuruyorlar. 'Kendi varlığını benim varlığıma feda et ki vatan millet sevgini kanıtla' deyip gençlerimizin ellerine sopalar tutuşturarak sokaklara salıyorlar. Sevgili gençler işte daha da beterine muhatap olmamız, yakın geçmişte yaşadığımız acı tecrübelerle tekrar karşı karşıya kalmamak için birbirimizi iyi anlamalı, sevgiye hoşgörüye uzlaşmaya en önemli demokratik anlayışa önem vermeliyiz."