Öymen'den karara sert tepki
Abone olCHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen de karar sert tepki gösterendi. Öymen yeniden yargılanmanın doğru olmadığını söyledi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, AİHM’in, terör örgütü
başı Abdullah Öcalan ile ilgili yeniden yargılama yönünde bir karar
vermediğini belirtirken, Türkiye’nin Delegeler Komitesi’nde
meseleyi bütün boyutlarıyla ortaya koyması ve yeniden yargılamanın
doğru olmadığının kabul ettirmesi gerektiğini söyledi. CHP Genel
Başkan Yardımcısı Onur Öymen ile Grup Başkanvekili Haluk Koç,
Parlamento’da düzenledikleri basın toplantısında, AİHM’in Öcalan
ile ilgili kararını değerlendirdiler. Onur Öymen, AİHM’in, zaman
zaman siyasi etki altında karar verdiğini; bunun en tipik örneğinin
Loizidu davası olduğunu ifade etti. Öymen, "Loizidu davası,
Türkiye’yi kendi sınırları dışında egemenlik sahibi olmakla
nitelendiren, bizim hiçbir şekilde kabul edemeyeceğimiz bir karardı
ve 4 yıl boyunca bütün Türk hükümetleri bu karara direnmiş ve bu
kararı kabul etmemişti. Ne yazık ki bu hükümet zamanında o karar
kabul edilmiştir" dedi. Öcalan ile ilgili kararın tam metni ile
gerekçelerinin de çok iyi okunup değerlendirilmesi ve ne kadar
hukuki, ne kadar siyasi etki altında alınmış bir karar olduğuna
bakılması gerektiğini kaydeden Öymen, "Bu kararda ne söyleniyor?
Alt mahkemenin aldığı kararın teyit edildiği anlaşılıyor. Üç
noktada Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ihlal edildiği
söyleniyor. Fakat bize şu ana kadar gelen bilgilere göre, AİHM
yeniden yargılanma konusunda bir karar almış, böyle bir tavsiyede
bulunmuş değil. Bu da AİHM’in konuyu Delegeler Komitesi’ne
bıraktığının göstergesi" diye konuştu. "DELEGELER KOMİTESİ SİYASİ
BİR MAKAM" Delegeler Komitesi’nin siyasi bir makam olduğunu ifade
eden Öymen, şöyle devam etti: "Türkiye, orada bu meseleyi bütün
boyutlarıyla açıklamalı, ortaya koymalıdır ve yeniden yargılamanın
niçin mümkün olamayacağını, doğru olamayacağını savunmalı ve kabul
ettirmelidir. Mahkeme’nin, insan hakları ihlal kararlarının hiçbiri
’Eğer bu dava ihlaller olmasaydı başka türlü sonuçlanırdı’
düşüncesine ulaştıracak nitelikte değildir. 30 bin insanın
ölümünden sorumlu terör örgütü liderinin bundan daha hafif cezaya
çarptırılmasının uygun olacağı yolunda bir yorum çıkarmak, bu
karardan mümkün değildir. Ve biz inanıyoruz ki Türkiye’nin bütün
bunları Delegeler Komitesi’nde dile getirme olanağı, gücü vardır.
Bazı hükümet yetkilileri, bazı iktidar partisi milletvekilleri,
daha karar açıklanmadan önce ’yeniden yargılamanın mümkün olduğunu,
şeriatın kestiği parmağın acımayacağını’ söylemişlerdir. Bunlar,
çok talihsiz ve zamansız beyanlardır. Ve kendi kendimizi güç duruma
düşürecek beyanlardır. Geçmişte başka davalarda, mahkeme yeniden
yargılama yönünde karar almıştır. Fakat bize şu ana kadar ulaşan
bilgilere göre, yeniden yargılama yönünde karar almamıştır bu da
Türkiye’nin elini kuvvetlendiriyor. Bu davada alınan kararın ne
ölçüde siyasi etkilerin altında aldığını da bizim çok iyi
değerlendirmemiz gerekiyor. Maalesef uluslararası hukuk, iç
hukuktan farklı olarak hala siyasi unsurlardan tamamen arındırılmış
bir nitelik kazanamamıştır. Bizim, o bakımdan çok dikkatli ve
duyarlı olmamız gerekiyor." Bazı ihlal kararlarının oy çokluğu ile
alındığını anımsatan Onur Öymen, "Demek ki bütün hakimler o noktada
ihlal olduğu kanaatinde değildir. Bunu da bizim önemli bir şekilde
değerlendirmemiz gerekiyor" dedi. "LOİZİDU DAVASIYLA EMSAL
YARATTINIZ" Onur Öymen, gazetecilerin sorularını yanıtlarken de
Delegeler Komitesi’nde Türkiye’nin söyleyeceği çok şey bulunduğunu
ve bu konuda hükümet isterse destek vermeye hazır olduklarını
bildirdi. Öymen, "CHP olarak tavrımız, hükümetin elinin
güçlendirilmesi yönündedir" dedi. Loizidu davasında Türkiye’nin
direncinin "bu hükümet zamanında kırıldığını" ifade eden Öymen,
şunları kaydetti: "O zamana kadar AİHM, Loizidu benzeri davaları
sonuçlandırmada çekingen davranırken şimdi birden hepsi çorap
söküğü gibi önümüze çıkmaya başladı. Loizidu davasıyla emsal
yarattınız. Ve şimdi siyaseten yaptıramadıklarını, Türkiye’ye hukuk
yolunu deneyerek yaptırmaya çalışıyorlar. Bir taraftan İnsan
Hakları Mahkemesi, diğer taraftan Rum mahkemeleri... Hiçbir şey
yapamıyorsunuz. Çünkü direnciniz yok. Alttan alarak, yumuşak
davranarak, tepki göstermeyerek...’Biz Türkiye’nin askıdaki bütün
meselelerini halledebiliriz’...Buyurun edin. İşte ortadaki tablo
meydandadır." TÜRKİYE’YE, "SAĞDUYULU DAVRANMA" ÇAĞRISI CHP Grup
Başkanvekili Haluk Koç, bütün Türkiye’ye, sağduyulu davranma
çağrısında bulundu. Hukuksal bir karar olarak açıklanan AİHM
kararının temelinin siyasi boyuta gideceğini, herkesin görmesi
gerektiğini dile getiren Koç, şöyle dedi: "Önümüzdeki süreçte
Delegeler Komitesi, AİHM kararı üzerinde son bir karara varacaktır.
Bu süre içinde Türkiye’nin, bilhassa yürütmeyi elinde bulunduran
siyasi erkin çok ciddi, çok duyarlı ve çok sorumlu davranması
gerekiyor. Bu noktada CHP elinden gelen katkıyı yapacaktır. Fakat
şunu herkesin bilmesi gerekiyor; Avrupa’daki bazı odakların da bunu
bilmesi gerekiyor; Türkiye, son 25 yıldır tarihin karanlıklarında
kalmış o sıkıntılı günlere geri dönmek istemiyor. Hiçbir güç de
Türkiye’yi o sıkıntılı günlere geri döndürmek konusunda bir irade
sergileyemez. Türkiye, mutlaka bununla başedecek ulusal
duyarlılığını da ulusal bütünlüğünü de birlikte davranış gücünü de
ortaya koyacaktır."