Tıbbın her geçen dönem ilerlemesine karşın bu hastalıklara çözüm bulunamıyor. Ya insanlar hayatlarını kaybediyor yada bu hastalıkla bir ömür boyu yaşamını sürdürmek zorunda kalıyor... İşte o hastalıklar; Ensefalit LethargicaI: Dünya Savaşı sırasında bulaşıcı bir halde görülmüş olan devamlı uyuklama hastalığıdır. Bu hastalığa yakalanan kişiler konuşamayan ve tepki gösteremeyen yarı ölü insanlara dönerler. Kendiliğinden Yanma Hastalığı: Kişinin herhangi bir ön tetikleyici olmadan vücudunun içinden gelen bir ateş nedeniyle cayır-cayır yanarak ölmesine yol açar. Terleme Hastalığı: Hastalar aniden aralıksız su gibi terlemeye başlarlar ve 24 saat içinde çaresiz bir şekilde ölürler.Bu hastalık 15. yüzyılda büyük bir gizemle binlerce kişinin ölümüne sebep olmuştu. Moebius Sendromu: Bu hastalığa yakalanan kişilerin yüz sinirleri çalışmayı durdurur ve bu yüzden bu kişiler isteseler de göz kırpamazlar, kaşlarını oynatamazlar veya gülümseyemezler. Dans Manyaklığı13. yüzyılda bu bulaşıcı hastalığa yakalanan binlerce insan çığlıklar atarak bilinçdışı bir durumda günler boyunca dans etti. Dans etmeyi durduramadıklarından dolayı birkaç gün sonra vücutları iflas etti ve öldüler. Baş Sallama Hastalığı: Bu hastalık nedeniyle çocukların boyunları sürekli istem dışı olarak kasılmaya başlar ...ve daha sonra beyinleri de dahil olmak üzere bütün vücut organlarının gelişimleri duraksar. Patlayan Kafa Sendromu: Bu hastalığa sahip olan kişiler uykuları sırasında durduk yere beyinlerinin içinde dinamit patlaması gibi çok şiddetli sesler duyarlar ve bu patlama sesleri kalp krizine neden olabilir. Vampir Hastalığı: Tıpta "porfiriya" adı verilen hastalık, enzimlerin doğuştan ya da kazanılmış bozukluğu ya da eksikliği sonucunda gelişen bir hastalıktır. Vampir efsanelerinin bu hastalık nedeniyle ortaya çıktığı söylenmektedir. Vampir hastalığına yakalanmış 2 çocuk. Arjiri - Mavi Ten rahatsızlığı Arjiri hastalığına, ne yazık ki günümüzde yakalanmak daha kolay hale gelmiştir. Dekorasyon ve takı meraklıları, bu riski taşıyanların başında gelmektedir. Özellikle gümüş olan aksesuarların neden olduğu bu ten rengi bozukluğu, organlara herhangi bir zararı yoktur. Gümüş tozu ve gümüş bir ürün ile uzun süre haşir naşir olan biri, gümüşün taşıdığı kimyasal maddeyi vücuduna depoluyor ve zamanla bu depolamanın tozu artıyor, kişi güneşli ortamlarda uzun süre kaldığında, kimyasal maddenin etkisi kendini gösteriyor ve ten mavi ya da mor renge dönüşüyor. İnsan vücudunun uzun yıllar atamadığı gümüş, insana sadece fiziksel olarak zararı dokunmaktadır.