Otomotivde iki önemli adım!
Abone olOtomotiv Sektörü Strateji Belgesi’nin hazırlıkları sürerken, 2011 yılında elektrikli otomobiller yollara çıkacak.
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Otomotiv Sektörü Strateji
Belgesi’nin, 1-1,5 ay içinde tamamlamayı öngördüklerini
bildirdi.
Bakan Ergün, Otomotiv Sektörü Strateji Belgesi ile ilgili yaptığı
açıklamada, stratejinin hemen hemen hazır olduğunu, otomotiv sektör
temsilcileri ile bir kere daha bir araya gelerek gözden
geçireceklerini ve son haliyle Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nda
(EKK) tekrar ele alacaklarını söyledi.
Böylece otomotiv sektörünün de strateji belgesinin olacağını
kaydeden Ergün, “Belgemizde, stratejik bir bakış açısıyla,
önümüzdeki dönemde otomotiv sektörünün nerede olması lazım
geldiğini, nasıl bir üretim modeli içinde olması lazım geldiğini,
üretimdeki hedeflerinin ne olması gerektiğini ortaya koyan, ana
üreticilerle, yan sanayi, diğer tedarikçiler ve satıcılar
arasındaki işbirliğinin, koordinasyonun daha güçlü bir şekilde
nasıl sağlanacağını içeren maddeler var” diye konuştu.
Ergün, stratejinin küçük bir grubun kendi kendine hazırladığı bir
çalışma olmadığını, sektör temsilcileri, sivil toplum örgütleri ve
kamu bürokrasisinin uzun zaman içinde, koordineli çalışmasıyla
oluşturulduğunu söyledi.
“TÜRKİYE, İDDİALI ÜLKELERDEN BİRİ”
Türkiye’nin bu konuda iddialı ülkelerden bir tanesi olduğuna dikkat
çeken
Ergün, orta vadede otomotiv sektöründeki toplam üretimin en az 2
milyon adete ulaşacağını kaydetti. Ergün, bu rakamın 1,5 milyon
adetinin ihraç edebilecek bir potansiyele sahip olduğunu ve
Türkiye’nin bu potansiyeli yakalayabileceğini ifade etti.
Bakan Ergün, “Bu hedeflere uygun bir takım yatırımları, alt
yapıları kolaylaştıracak unsurları içeren bir strateji belgesini
açıklayacağız” dedi.
Belgenin ne zaman tamamlanacağına ilişkin soruya da Ergün, “1-1,5
ay içinde belgenin tamamlanmasını öngörüyoruz” yanıtını verdi.
ELEKTRİKLİ ARABA
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, 2011 yılında Türkiye’de ilk
elektrikli aracın üretilmeye başlanacağını bildirdi. Ergün, Renault
Firması’nın Bursa’da “Fluence” modelinin elektriklisini üreteceğini
ve dünya pazarlarına ihraç edeceğini söyledi.
Otomotiv sektöründe teknolojinin değiştiğini, fosil yakıtlı araçlar
yerine, hibrit araçlar ve elektrikli araçlara doğru bir gidiş
olduğunu vurgulayan Bakan Ergün, önümüzdeki 10 yılda Avrupa’da, her
4-5 araçtan birisinin elektrikli araç olmasının öngörüldüğünü
kaydetti.
Ergün, bu teknolojik değişim sırasında Türkiye’nin önemli bir
avantaj yakalayabileceğine işaret ederek, Türkiye’nin otomotivdeki
birikiminin buna müsait olduğunu, elektrikli araç üretiminde önemli
merkezlerden birisi haline gelebileceğini söyledi.
Firmaları buna teşvik ettiklerini kaydeden Bakan Ergün, 2011
yılında Türkiye’de ilk elektrikli aracın üretilmeye başlanacağını
kaydetti.
Renault Firması’nın Bursa’da “Fluence” modelinin elektriklisini
üreteceğini ifade eden Ergün, firmanın ihraç pazarları için
bağlantılarını da yapmış durumda olduğunu söyledi.
“İYİ NOKTADAYIZ AMA KENDİ MARKA VE TASARIMIMIZ
YOK”
Bakan Ergün, Türkiye’nin otomotivde çok iyi bir noktada olduğunu
ancak, kendi marka ve tasarımının bulunmadığını kaydederek, bu
konuda önemli mesafe alınabileceğini, birikimin, teknolojinin buna
müsait olduğunu belirtti.
Türkiye’nin tasarım ve model oluşumunu da birikimine eklediğinde
dünyada kendi model, marka ve tasarımlarıyla yer alabileceğini
kaydeden Ergün, şöyle devam etti:
“Elektrikli araç dönüşümü sırasında bunu yaparsak, çok daha
başarılı olabiliriz. Hem elektrikli araçların pillerinin
üretiminde, hem de diğer aksamlarının üretiminde son derece
başarılı olma şansımız var. Elektrikli araç üretimi, kendi marka,
model ve tasarımını meydana getirmede ve yeni teknolojiyi transfer
etme, geliştirmede öncülük yapmada kaçırmayalım bu fırsatı diye
çalışmalarımız devam ediyor.”
“DÖNÜŞÜM İÇİN YENİ BİR MODEL ÜZERİNDE
ÇALIŞIYORUZ”
Bakan Ergün, sadece elektrikli araçların sıfırdan üretiminin değil,
aynı zamanda dönüşümünün de gündeme geleceğini belirterek, bunun
ayrı bir çalışmayı gerektirdiğini söyledi.
Elektrikli araç üretmek kadar, mevcut araçların elektrikliye
dönüşümünün ayrı bir sektör haline gelmiş olacağını kaydeden Ergün,
şöyle konuştu:
“Bu, yeni bir yan sanayi, pil üretimi, Ar-Ge çalışmalarını yanında
getirecek. Bu çerçevede, hem içeride araçların tüketimi ve
mevcutların dönüşümü içinde çalışmalar var. Bunun teşvik edilmesine
yönelik bir model üzerinde de çalışıyoruz. Ayrıca şimdi bir model
geliştirip, bunu EKK’da ayrıca masaya yatıracağız.
Hangi teşvikleri verirsek, elektrikli araçların tüketimi içeride
hızlanabilir? Bununla ilgili kamu destekleri önemli. Mesela kamuda
kullandığımız araçların, elektrikli araç olması gibi bir çalışma
yapılabilir.
Daha sonra şarj istasyonları kurulması gerekiyor şehirler arası
yollarda veya şehir içi benzin istasyonlarında, onun içinde özel
bazı destekler verilebilir. Çok yüksek maliyetli destekler
olmadığını gördük dünyada. Bu tür desteklerle, iç piyasada da
elektrikli araçların tüketimini, satışını canlandıracak
mekanizmaları geliştireceğiz.”
Elektrikli otomobillerin çevre açısından da önemli bir adım
olduğuna işaret eden Ergün, elektrikli otomobiller ile
karbondioksit salınımı, şehirlerdeki hava kirliliği, gürültü
kirliliği, küresel ısınma gibi konularda da önemli bir mesafe
alınmış olacağını söyledi.