Oteldeki katil imajı bozar mı?
Abone olAğca hapis çıkışı ilk geceyi Ankara Sheraton'daki suit odada geçirdi. İki gündür medyada otelin adı geçiyor. Peki bir katille anılmak o markaya katkı mı yapar, zarar mı verir?
Gazeteci Abdi İpekçi'nin katili ve Papa'ya suikast düzenleyen
Mehmet Ali Ağca'nın hapisten çıktıktan sonra Ankara Sheraton
Oteli'nin 23'üncü kattaki 2310 numaralı odada kalması, tüm gözleri
bu otele çevirdi.
İstanbul'da Ağca için oda ve toplantı salonu ayırtmak isteyen
yakınlarının 'ret' cevabı alması, Ağca'nın Sheraton'da konaklaması
'Reklamın iyisi kötüsü olur mu?' tartışmalarını tekrar gündeme
getirdi. İletişimciler, Türklerin bu konuda tepki göstereceğini
düşünürken, turizmcilere göre bu konu kısa süre içinde gündemden
düşecek. İşte, turizmcilerin ve iletişimcilerin gözünden Ağca'nın
Sheraton Ankara Oteli'nin kurumsal kimliği üzerindeki etkisi...
Ben o otelde kalmak istemem
l Prof. Dr. Melda Cinman Şimşek (M.Ü Halkla İlişkiler ve
Tanıtım Bölümü Başkanı): Bu tartışma için öncelikle hedef
kitlenin kim olduğuna bakmak lazım. İktisatta hep öğretilir, Matild
Manukyan'ın yaptığı iş değil, vergiyi ödememek ayıptır. Vergisini
veriyorsa, yaptığı yasalara uygunsa ne iş olduğuna bakılmaz. Bu
bakımdan Sheraton da reklamın iyisi kötüsü olmaz yaklaşımında
olabilir. Çok sorun olacağını zannetmiyorum. Ancak hedef kitle
Türkler ise, orada bir düğün veya toplantı organizasyonu yapmak
veya konaklamak istemeyebilirler. Sonuçta ruh hastası bir adam.
Ağca'nın orada konaklamasıyla ilgili yabancıların çok fazla
enformasyona sahip olacağını düşünmüyorum. Ama orada bir Türk varsa
onunla aynı havayı teneffüs etmek istemeyecektir. Şahsen ben de
orada kalmak istemezdim.
Markayı etkilemez ama yararı da yok
l Ceyda Aydede (Global Tanıtım kurucusu-IPRA eski
başkanı): Kurumların müşterileriyle iletişim yapmasını
etik bulmuyorum. Bu Brad Pitt de olabilirdi, dünyaya çok önemli
katkısı olan biri de. Parasını ödeyerek, müşteri olarak kaldıysa
otelin burada yapacağı bir şey yok. Herkes eşittir ve kimseye
ayrımcılık yapılamaz. Otelde konaklayan bu kişinin iletişiminin
artı veya eksi yönde yapılmaması lazım. Ankara Hilton'da da bazı
cinayetler olmuştu, sonra unutuldu gitti. Ağca'nın orada
konaklamasını, otelin imajını olumsuz etkileyeceğini düşünmüyorum.
Hiçbir olumlu katkısının olacağını da sanmıyorum. Sonuçta iş
konaklama boyutunda kalmalı, iletişim boyutuna taşınıp taşınmaması
önemli bir etken.
Otelde kalanın ne önemi var
l Ahmet Barut (Türkiye Otelciler Federasyonu
Başkanı): Öncelikle bu konu ne kadar az gündeme gelirse o
kadar iyi diye düşünüyorum. Sonuçta otel oteldir, kalanın kimliği
önemli değildir. Otelin fiziki hizmet standardı ve kalitesi
belirleyicidir. Dolayısıyla orada konaklayanın kimliği bir otelin
imajını olumlu veya olumsuz etkilemez.
İki gün sonra unutulur
l Timur Bayındır (Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar
Birliği Başkanı):
Sonuçta oteller umuma açık yerler. Müracaat edip, parasını ödeyen,
otelin ve devletin şartlarına uyan kalır. İstanbul'da bazı oteller
Mehmet Ali Ağca'yı kabul etmek istemeyebilir.
Bu bir imaj meselesidir. Ancak bu olay kısa süre sonra unutulur.
İki gün sonra kendine bir yer temin eder, sürekli orada kalacak
hali yok. Ama sonuçta bu tür insanların da bir yerlerde kalabilmesi
lazım.