“AKP, kendisiyle aynı düşünmeyen ve yaşamayan diğer tüm
yaşam tarzlarını dışlamayı, ötekileştirmeyi, ayrıma tabi tutmayı,
her türlü aşağılama ve hakareti yapmayı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin
kurucularını ve kurucu değerlerini en aşağılık şekilde
“eleştirmeyi” kendisine hak görürken…”
Breh, breh, breh…
Yukarıdaki sözler kendisi bir dünya görüşünü dışlayan, hor ve
hakir gören, ayrıma tabi tutan, ötekileştiren, dışlayan aşağılayan
ve hakaret eden birisine ait olmasa gam yemeyeceğim. Ama gel gör ki
yukarıda tırnak içinde verdiğim sözler, başörtülülere karşı
kullanmış olduğu ifadelerden dolayı toplum tarafından tepki görmüş
birisine ait.
Yani hem başkalarını ötekileştir, ayrıştır, hakaret et; tepkiler
gelmeye başlayınca da hemen başkalarını suçla.
Yahu bu ne yaman bir çelişkidir Fikri Sağlar. Bu ne
büyük bir kıvırmadır, bu ne büyük bir tornistandır. İnan bu çark
edişin yüzyılın en büyük tenakuzuna aday olsa kesin birinciliği
kazanır.
Siz başkalarını ötekileştirip, aşağılayıp, hakaret edince
haklısınız, ama bu görüşlerinizden dolayı size tepki gösterenler
haksız. Anlayabilen varsa beri gelsin…
Hep söylemişimdir, yine söylüyorum: Bu CHP zihniyeti
asla değişmedi ve değişmeyecek. Sizin “türbanlı” diyerek
ayrıştırdığınız ve ötekileştirdiğiniz kesim bu ülkenin kahir
ekseriyetini oluşturuyor.
Sizin yaptığınız resmen azınlığın çoğunluğa karşı olan
tahammülsüzlüğüdür.
Bir de "başörtüsü” ve “türban” ayrıştırması yapmazlar mı evlere
şenlik.
İşte tam da şikayetçi olduğunuz zihniyet bu. Siz önce kendi
ayrıştırmacı zihniyetinizi düzeltin. Toplumu giyim tarzları
ve inanç değerleri üzerinden ayrıştırmayın, ötekileştirmeyin ki iki
kelam etmeye hakkınız olsun.
Yoksa bu kafa ve zihniyet ile toplumu ayrıştırmaktan ve
ötekileştirmekten başka bir şey yapmış olmazsınız.
Ötekileştirmenin alfabesini yazmış bir kurumun ve zihniyetin
hala bunu devam ettirdiğinin en bariz örneğidir Fikri Sağlar’ın
başörtülülerle ilgili açıklamaları.
Bir türlü eski alışkanlıklarından vazgeçemiyorlar. Her ne kadar
“değiştik” mesajları ve görüntüleri vermeye çalışsalar da
değişmediklerini, daha doğrusu değişemeyeceklerini bazen işte böyle
ikrah ediyorlar.
CHP ve onun değiştiğini iddia ettiği zihniyetinin
peşinden gidenler umarım Fikri Sağlar’ın bu içindekileri
dışına vurduğu sözleri üzerine kendilerine gelirler. Aslında şu ana
kadar söylediklerim CHP ve Fikri Sağlar’dan
ziyade bu kesime.
Hani bir söz vardır “Kırk yıllık Kâni, olur mu Yani”
diye…
CHP, her zaman CHP’dir. Din, ezan,
cami, başörtüsü, türban yani mukaddesat adına ne varsa hepsine
düşmandır.
86 yıldır kanayan yaramız olan Ayasofya
Camiinin yeniden ibadete açılmasını hazmedemeyip bunu bir “felaket”
tellalı olarak çığırınlar da yukarıdan itibaren zikretmiş olduğum
zihniyetin sözcülüğünü yapanlar değil mi?
Ayasofya Camiinin yeniden ibadete açılmış olmasından
dolayı şikâyet edenler Batıdaki Hristiyanlar. Yediremiyorlar
kendilerine fethin sembolü, dinin galebesi olduğunu bildikleri
için.
Yahu sen nesin? Hristiyan mısın, destekçisi misin? Hangisiysen
açıktan söyle!
Bu coğrafyanın değerlerine yönelik saldırılarınız bitmedi.
Bu coğrafyanın değerleri ile barışık olamadığınız sürece ne
sözcü olacaksınız ne de fikriniz bir işe yarayacak.
Sözcünün yapmış olduğu bu garabet ve hazımsızlık kokan haberinin
kanaatimce tek bir tane hayırlı yönü oldu.
Ayasofya Camiinin kıymeti ve ibadet açılmış olmasının
heyecanı unutulmaya yüz tutmuştu. Biraz da olsa hem sosyal medyada
hem de düşüncede ve söylemde Ayasofya yeniden hatırlatılmış
oldu.
Bundan böyle mümkünse her Cuma namazı öncesi ve
sonrası Ayasofya camii gündeme getirilmeli.
Hadi bu CHP ve avenelerini biliyoruz, onların kodlarını
çözdük de size ne oluyor ey kendini “muhafazakâr” olarak
tanımlayanlar.
Hangi akılla, hangi vicdanla, hangi ruhla bu zihniyetin
kuyruğuna takılıyorsunuz. Siz bilmiyor musunuz mu ki;
CHP ve zihniyeti asla değişmedi, değişmez ve
değişmeyecek.
Bunlar muhalefette iken bu şekildeler, hafazanallah bir de
iktidara gelirlerse ne yapacaklarını düşünmek bile istemiyorum.
İnşallah, Fikri Sağlar’ın ve Sözcü'nün bir
kesimi dışlayan, hor ve hakir gören, ayrıma tabi tutan,
ötekileştiren, dışlayan, aşağılayan ve hakaret eden sözleri bir
uyanmaya vesile olur.