ÖSYM bir yere bağlanmasın

YÖK eski Başkanı ve Bilkent Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı İhsan Doğramacı, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi'nin (ÖSYM) "Başbakanlığa veya bir bakanlığa bağlanmasının zararlı olacağını" bildirdi. Prof. Dr. Doğramacı, ÖSYM'nin güvenilir ve başarılı bir kurum olduğunu belirtti. "ÖSYM'nin bir bakanlığa veya Başbakanlığa bağlanmasının zararlı olacağına inanıyorum" diyen Prof. Dr. Doğramacı, Bilkent Üniversitesi olarak bu görüşlerini Milli Eğitim Bakanlığı'na da yazıyla bildirdiklerini ifade etti. Yazıda, üniversitelere harcama kolaylığı sağlanması gerektiği görüşünü de dile getirdiklerini kaydeden Prof. Dr. Doğramacı, her üniversitede, yörenin sivil toplum kuruluşlarından temsilcinin de yer aldığı bir üst yönetim kurulu oluşturulup, bu kurula danışılarak harcama yapılmasının yararlı olacağını kaydetti. Prof. Dr. Doğramacı, YÖK Kanunu'ndaki rektör adaylarını belirlemek amacıyla üniversitede seçim yapılması hükmünün de değiştirilmesi gerektiğini savunarak, şunları söyledi: "Başlangıçta bu kural yoktu, 1992'de konuldu. Bütün öğretim üyelerinin rektör adaylarını seçmesinin çok zararlı olduğunu, bunun örneğinin hiçbir demokraside olmadığını bildiğim için, o dönemde YÖK Başkanlığı'ndan ve üyeliğinden istifa ettim. Diyelim ki ben bir üniversite rektörüyüm ve görev sürem bitti, yeniden seçim oluyor. Üniversiteden arkadaşlarım, dekanlar da aday oluyor. Kampanya sırasında ister istemez, diğer adayları tenkit edebiliriz. Bazen acı da tenkit edebiliriz. Diyelim ki seçim sonunda ben seçildim ve atandım. Beni dün acı acı tenkit eden biriyle nasıl çalışabilirim? İngiltere en demokrat ülkelerden biridir. Ama tarihinde üniversitenin başı hocaların seçimiyle gelmemiştir. ABD'de de olmamıştır." Prof. Dr. Doğramacı, eskiden olduğu gibi rektörün atamayla görevine gelmesi gerektiği görüşünü savunarak, "Bir üniversiteye gidilir, gayriresmi eğilim öğrenilir, ondan sonra YÖK, adayları Cumhurbaşkanı'na arzeder. Cumhurbaşkanı da adaylardan birini rektör tayin eder" dedi.