ÖSYM Başkanı'ndan beklenen açıklama
Abone olÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, YGS'de şifre iddialarını kesin bir dille yalanladı ve tüm kitapçıkların internetten yayınlanacağını açıkladı.
İNTERNETHABER.COM -Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı'nda
şifre iddialarıyla ilgili bugün kameraların karşısına çıkan ÖSYM
Başkanı Prof. Ali Demir bir basın açıklaması yaptı. Şifre
iddialarını kesin bir dille reddeden Demir, 1 milyon 700 bin
kitapçığın internette yayına verileceğini söyledi.
Prof. Demir, çarşamba günü de medyanın Ankara
Temsilcileri'yle bir araya gelecek.
Prof. Ali Demir'in konuşmasından satır başlıkları şöyle:
ŞİFRE İDDİALARI KESİNLİKLE DOĞRU DEĞİL
Şifre iddiaları doğru değil. Hiçbir haksız uygulama olmamıştır.
Kitapçıklar yayınlanacak. Kendimize edindiğimiz şeffaflık ilkesi
adaylara bazı olanaklar sunulmuştur. Adaylar her türlü bilgiye
kendi şifrelerini kullanarak internet üzerinden
erişebilmektedirler. Adaylar her türlü bigiyi ve kitapçıklarını
internetten görebilmektedirler. Hazırlanan sorular matbaaya
götürülmekte ve kapalı dönem adını verdiğimiz hiçbir bilginin ve
nesnenin dışarıya çıkarılmadığı bir ortamda sınav kitapçığı
hazırlanmaktadır. Tüm sınavlarımız kapalı dönem içerisinde
hazırlanmaktadır. Sınavı hazırlayanlar kapalı döneme girdikten
sonra sınav bitimine kadar dışarı çıkamamaktadırlar. Matbaanın tüm
çevresi kemara ile izlenmektedir. Matbaanın tüm kapılarında hakem
şahitler ve emniyet görevlileri 7 gün 24 saat görev
yapmaktadır.
BİR KİTAPTAN İKİ TANE OLMASI MÜMKÜN DEĞİL
ÖSYM matbaasında bir kitaptan iki tane basılmasının mümkün
olmadığını söyleyen Prof. Demir, konuşmasıda şu ifadelere yer
verdi:
Doğru cevapların hangi şıklar olduğu kesinlikle dışarıdaki hiçbir
kişi tarafından bilinmektedir. Buna ÖSYM görevlileri ve soruları
hazırlayanlar dahildir. Soru kitapçıklarına ilişkin değişik cevap
anahtarları oluşturulmaktadır. Her aday için farklı bir şekilde
sınav kitapçığı oluşturulmaktadır. Tüm sorular tüm adaylara
yöneltilmiştir, soruların dizilişleri farklı farklıdır. Doğru cevap
şıkları farklı farklıdır, yanlış seçeneklerin yeri de farklı
farkladır. Lütfen herkes çok iyi anlasın ki sistem aynı kitapçıktan
iki tane üretmemektedir, üretememektedir. Her kitap diğerinden
farklı şekilde üretilmektedir. Matbaada bir kitaptan iki tane
üretilmesi mümkün değildir.
BAŞKASININ YERİNE GİREN ADAY OLMAMIŞTIR
Bu sene yapılan sınavlarda başkasının yerine giren aday olmadığını
söyleyen Demir, devamla şunları söyledi:
ÖSYS kılavuzunda adayın kişisel bilgiler yer almaktadır. Aynı
şekilde cevap kağıdında da yer almaktadır. 27 Mart'ta
gerçekleştirildiğimiz YGS'de sınav güvenliğiyle ilgili uygulamalar
çok büyük bir titizlikle gerçekleştirilmiştir. Sınavda kullanılan
gereçler ÖSYM tarafından verilmiştir. Sınav bugüne kadar görülmemiş
bir başarıyla gerçekleştirilmiştir. Pekçok sınavda başkasının
yerine sınava girme girişimi yaşadığımız bir gerçektir. İlk kez bu
sınavda yaşanmamıştır. Sınav sorunsuz bir şekilde
gerçekleştirilmiştir. Sınav evrakı da sorunsuz bir şekilde ÖSYM'ye
ulaştırılmıştır.
BASINA VERİLEN KİTAPÇIKLAR FARKLIDIR
Adaylara verilen kitapçıkla basına dağıtılan kitapçıkların aynı olmadığını belirten Demir, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Ortaya atılan şifre iddiaları tamamen asılsız ve gerçek dışıdır.
Soru kitapçıkları incelendiğinde bu net ve kesin olarak ortaya
çıkmaktadır. ÖSYM her zaman olduğu gibi bundan sonra da kendi işine
konsantre olacak ve güvenli sınavlar yapmaya devam edecektir.
Sistemin birden fazla kitapçık oluşturamaması nedeniyle basılı bir
kopya verilemeyeceğinden basına yönelik bir kitapçık
oluşturulmasına karar verildi. Adaylara verilen kitapçık basına
verilen kitapçıktan tamamen farklıdır.
ŞİFRE YAZILIMININ ÜRETİLMESİ SÖZKONUSU DEĞİL
Demir, konuşmasının bu bölümünde şifreleme yazılımı yapıldığı
iddialarını şu sözlerle yalanladı:
Bu inceleme neticesinde basına verilen sınav kitapçığının
kesinlikle sınav evraklarının sistemin dışında üretildiği bir
gerçektir. Basına verilen kitapçık kesinlile başka hiçbir adaya
verilmemiştir. Bu tür bir şifrenin ilgili yazılım tarafından
üretilmesi mümkün olmadığı görülmüştür. Bunu fiziksel olarak teyit
etmek için de ÖSYM'nin depolarına girmiş olan kitapçıklar rastgele
seçilerek incelenmiş şifrelemenin ve benzeri yapılanmanın hiçbir
kitapçıkta olmadığı tespit edilmiştir.
KİTAPÇIKLAR İNTERNETTE YAYINLANACAK
Adaylara sınavda dağıtılan kitapçıkların internetten
yayınlanacağını belirten Demir açıklamasına şöyle devam etti:
Adaylara verilen kitapçıkların internete yükleme çalışmaları
devam etmektedir. Şimdi gelen not ile arkadaşlarım 12.30 itibarıyla
il il ve salon bazında internete koyacaklar adaylar da buna
erişebilecektir. Bu işlemdeki verilerin boyutları çok yüksek olması
nedeniyle bir miktar zaman alabilir ama en kısa zamanda hepsinin
sisteme yüklenmesi gerçekleştirecektir. Her bir soru kitapçığının
üzerinde tek bir tane olan soru kitapçığı numarası vardır. Bu soru
kitapçığı kişiye ve sınava giren adaya özeldir. Soru kitaplarının
üzerinde her adayın kimlik numarası gibi kişiye özel bilgiler
vardır. Adaylar kendi soru kitapçığını internetten
görecekledir.
ÖSYM'DEN BAŞKA HİÇBİR YERE İTİMAT ETMEYİN
Velileri uyaran Demir, ÖSYM ile ilgili açıklamaları kendilerinin
yapacaklarını diğer duyumlara itibar edilmemesi gerektiğini
hatırlatarak şu satırların altını çizdi:
Sınavda fiilen kullanılan basılı soruların incelenmesi her zaman
mümkündür ve her zaman açıktır. Sonuç olarak bir kez daha belirtmek
isterim ki ÖSYM'nin gerçekleştirmiş olduğu YGS 2011 sınavında
hiçbir yanlışlık olmamış ve sınav tam bir güven ve adalet
içerisinde gerçekleştirilmiştir. Bütün vatandaşlarımızın gönlü bu
konuda ferah olmalıdır rahat olmalıdır. ÖSYM hak ve adalet
anlayışından taviz vermeden sınavlara devam edecektir.
KİMSE ÖSYM ÜZERİNDEN HESAP YAPMASIN!
Demir konuşmasını şöyle tamamladı:
Hiç kimse ÖSYM üzerinden hesap yapmasın. Biz işimizi yapıyoruz.
Tüm vatandaşlarımız ÖSYM'nin çalışmalarıyla ilgili her türlü bilgi
istediklerinde kendilerine kapılarımız açık olacaktır. ÖSYM ile
ilgili bilgilerin web sitesinden ve bürolarımızdan edinilmelidir.
En adil sınavlar yapılacak ve hiçbir kimse haksız kazanım elde
edilmeyecektir. Ekran başındaki öğrenci arkadaşlarım artık geleceğe
baksınlar.
ÖSYM BAŞKANI'NIN AÇIKLAMALARI TATMİN EDİCİ
DEĞİL
Okumak için ikinci sayfaya
geçiniz
YÜKSEKÖĞRETİME Geçiş Sınavı’ndaki (YGS) şifre skandalını ortaya
çıkaran isimlerden Artvinli dershane yöneticisi Fahri Akyüz,
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir’in bugün
yaptığı açıklamaların kamuoyu vicdanını tatmin edici olmadığını
belirterek, "İnternet ortamında
yayınlanacak kitapçıkların çok sağlıklı bir netice vereceğine
inanmıyorum" dedi.
Fahri Akyüz, ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir’in bu sabah yaptığı
açıklamaları dikkatle takip ettiklerini, master kitapçığın kopya
edilmiş şeklinin basına verildiğini öğrendiklerini söyledi.
"Biz basına verilen bu kitapçıkta böyle bir şifreleme
olduğunu iddia ettik" diyen Akyüz, şunları söyledi:
"Bunu da basın irdeleyerek doğruladı. ÖSYM de doğruladı.
Şimdi ÖSYM Başkanı bu master kitapçıktan yapılan çoğaltmada bu
şifrenin olduğunu, bunun bütün testlerde bulunduğunu ve bu şifre
ile soruların yüzde yüzünün çözülebileceğini söyledi. Ben öyle
anladım. O zaman bizim üzerinde çalıştığımız ancak henüz
çözemediğimiz Türkçe, Sosyal ve Fen Bilimlerindeki bazı şifrelerin
de ne olduğunu açıklasınlar. Ben mevcut bu şifre üzerinden doğru
yanıtın yerini değiştirdiğim zaman şifre otomatikman bozuluyor.
Yapılan açıklamada kişi adına basılan kitapçıkların internet
ortamına verileceği ve herkesin internet ortamında kendi kitabına
ulaşabileceği söylendi. Şimdi ben diyorum ki; öğrencinin kullandığı
kitap olup olmadığını nereden anlayacağız. Bunu anlamamız için
bağımsız bir kurul, bilirkişi, akademisyen
ve gazeteciler huzurunda 81 ilden değişik salonlardan değişik
şahıslar adına bizzat kullandıkları kitapçıklarla inceleme
yapılmasını bekliyorum. Tatmin edici bir şekilde değerlendirme
yapılmadıkça bu açıklama kamu vicdanını rahatlatmaz."
KAMU VİCDANININ RAHAT OLMASINI İSTİYORLARSA ÖNERİMİ UYGULASINLAR
Önerisinin uygulamasının uzun zaman alabileceğini ifade eden Akyüz, "Ama kamunun vicdanının rahat edebilmesi ancak böyle mümkündür" dedi. Kendisinin de sınava girdiğini belirten Akyüz, şöyle devam etti: "Benim kitapçığımda soruların cevaplarının hangi şıkta olduğunun tamamını hatırlama şansım yok. Benim kitapçığım elektronik ortamda ise bunun cevap şıklarının değiştirilmesi ve öyle yayınlanması da mümkündür. Bir örnek vermek gerekirse; matematikte 1’inci soruda 8, 10, 6, 4 ve 2 olarak yer alan cevap şıkları var. Bu şıkların yerini değiştirsem ve 8, 6, 10, 4 ve 2 gibi yapsam veya bir kaydırma ile yapsam cevap değişiyor, şıkkı değişiyor ve şifre bozuluyor. Öğrenci nasıl hatırlayacak cevabın B veya C şıkkında olduğunu. Rakamı hatırlar ancak yerini hatırlayamaz. Yani ancak kendi kitapçığını görünce hatırlar. Kamu vicdanının rahat olmasını istiyorlar mı? İstiyorlarsa bu şahsıların kitapçıkları çıkarılır kamuoyu önünde. Ben kendi kitapçığımı görünce doğruluğunu anlarım. Üzerinde işlem yaptığım kitapçığı bizzat göreceğim ki şifreye uygun olup olmadığını anlayayım."
AÇIKLAMADA TUTARSIZLIK VAR
İnternet ortamında yayınlanacak kitapçıkların çok sağlıklı bir
netice vereceğine inanmadığını da vurgulayan Akyüz, "Şifre
olasılığı, master kitaptan çoğaltılan ve basına verilen kitapçıkta
ne kadar varsa, internet ortamında yayınlanacak kitapçıklar
üzerinde de o kadar vardır. ÖSYM başkanımız ’Şifreleme bütün
sorularda olması lazım’ diyor. O zaman Türkçe’de ben bunu
çözemedim. Onu da onlar çözüp versin bize. ’Bunun kuralı budur’
desinler. Bir kere burada bir tutarsızlık var. Onu bilmiyoruz.
Onunla ilgili bir bilgi verilmiş değil. ’Master kitapçıkta bu
şifreleme bu kadar tutabiliyorsa 40 sorunun 40’ı da bu kurala göre
uyabilir ve sonuç bulunabilir’ diyor. Bu bulunabiliyorsa basına
verilen bu şekilde uyarlanabildiyse, ayarlanabildiyse o zaman şahsa
ait kitapçık da yeniden düzenlenebilir elektronik ortamda. Zaten
bir günde verileceğini söylemiyor. ’Günler alabilir’
diyorlar" diye konuştu.
Şifreleme sistemini ortaya çıkaran kişilerden avukat Ayla Varan ise
"Ankara Cumhuriyet Başsavcılğı
konuyla ilgili soruşturma başlattı. Yargısal bir süreç devam
ederken bizim artık bir değerlendirme yapmamız uygun olmaz. Biz bir
tespiti ortaya koyduk. Tespitimizle ilgili haklılığımız da görüldü.
Bundan sonra değerlendirmeyi eğitimciler ve bu işin uzmanları
yapsın" diye konuştu.