ÖSS sistemi silbaştan değişiyor
Abone olBakan Çelik, öngörülen yeni ÖSS'yi şöyle açıkladı: "Lise 1 ve lise 2 sonunda sınav yapılacak. Sonra.."
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Yükseköğretim Yasa Taslağı'na
ilişkin dün Bakanlar Kurulu'na bilgi veremediğini ifade ederek,
gelecek hafta Pazartesi günü yapılacak toplantıda konuyu gündeme
getireceğini bildirdi. Çelik, TED Ankara Koleji Vakfı Okulları'nca
düzenlenen ''11. Kültür ve Sanat Günleri'' kapsamında ilköğretim
öğrencileriyle söyleşi yaptı. Okulun konferans salonunda
gerçekleşen söyleşide, Bakan Çelik öğrencilerin eğitim sistemine
ilişkin sorularını yanıtladı. Tuna Demirbaş isimli öğrencinin
''Ortaöğretim insanları üniversite sınavına mı hazırlıyor hayata
mı?'' şeklindeki sorusu üzerine Bakan Çelik, ÖSS'nin ilköğretim
çocuklarının bile ''korkulu rüyası'' haline geldiği ifade ederek,
sistemde gereken düzenlemeyi yapacaklarını söyledi. Öğrencilerin 11
yıllık eğitim sürecinde kazandıklarını 3 saatlik bir sınavla
ölçmenin ''doğru olmadığını'' dile getiren Çelik, ''gelecek yıldan
itibaren ÖSS'nin bu şeklinin değiştirileceğini'' bildirdi. Çelik,
sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bu doğru bir ölçme aracı değil, hele
hele bugünkü şekli hiç değil. Onun için önümüzdeki yıldan itibaren
ÖSS'nin bu şeklini değiştireceğiz. Kademeli bir geçiş
hazırlayacağız. Bugün lise 1 ve 2. sınıfta olan çocuklarımız
kendini bugünkü sisteme göre hazırladıkları için onların da mağdur
olmaması, sıkıntıya girmemesi için 1-2 yıl geçiş dönemi
hazırlayacağız. Ondan sonra 8. sınıftan itibaren bu sınavları yayma
düşüncesindeyiz. Diyelim ki 8. sınıfın sonunda bir sınav yapılır.
Çocuklarımızın 8 yılda öğrendiği bilgileri ölçersiniz lise 1'in,
2'nin sonunda sınav yapılır. Lise son bittikten sonra ÖSS benzeri
bir sınav yapılır ve bunların ortalaması alınır. Çocuklarımızın
hangi branştan hangi üniversiteye girecekleri tespit edilmiş
olur.'' Bakan Çelik, öğrencilerin, yetenekleri ve eğilimleri
doğrultusunda yönlendirilmesinin önemine de işaret ederek, bu
konuda ''6. sınıftan itibaren öğrencileri yönlendirecek bir
rehberlik sistemi kuracaklarını'' bildirdi. Rehber öğretmen
sayısında sıkıntı yaşadıklarını kaydeden Çelik, bu yıl 900 rehber
öğretmen alacaklarını ve bu işi yapabileceğine inandıkları
ilköğretim öğretmenlerini de hizmetiçi eğitime tabi tutacaklarını
anlattı. Çelik, ''1-2 yıl içinde 10 bin rehber öğretmenimiz olacak
şekilde bir çalışma yapıyoruz. O zaman kesintisiz eğitimi
sürdüreceğiz fakat 6. sınıftan itibaren ders farklılaştırması
yaparak, bir yönlendirme sistemi kuracağız'' diye konuştu.
ÖĞRENCİLERİN KAYGILARI Gizem Tekiner adlı öğrencinin ''zorunlu
temel eğitimin 12 yıla çıkarılmasına'' ilişkin sorusu üzerine Bakan
Çelik, altyapı çalışmaları tamamlandıktan sonra en kısa zaman
içinde bu projeyi hayata geçireceklerini belirtti. ''Derslerin
yoğunluğu nedeniyle oyun oynayamamaktan şikayetçi olan'' Can Burak
Danışman adlı öğrenciye salondaki tüm arkadaşlarının destek vermesi
üzerine de Bakan Çelik, ''2004-2005 eğitim-öğretim yılından
itibaren şikayet ettiğiniz tüm bu konularda düzenleme yapacağız''
dedi. Müfredatların, ders kitaplarının gözden geçirileceğini,
öğrencileri sıkmayacak bir yapıya kavuşturulacağını dile getiren
Çelik, bu konuda çalışma yürütüldüğünü kaydetti. Çantaların çok
ağır olmasından yakınan bir öğrenciye de Bakan Çelik, sadece ders
programına uygun materyalleri yanında taşımasını öğütledi. Okul
yönetiminin de ders programını belirlerken dikkatli davranmasını
isteyen Çelik, sorunun ''biraz çocukların kendisinden, biraz da
öğretmenlerin yönlendirmesinden kaynaklandığını'' söyledi. Çelik,
ilköğretimde kıyafetlerin serbest olup olmayacağının sorulması
üzerine de öğrencilerin aileleri arasındaki gelir farklılıklarının
okul ortamına yansımasından endişe ettiğini kaydetti. Zengin aile
çocuklarını her gün renkli, çeşit çeşit kıyafetlerle okula
geleceğini, fakir öğrencilerin ise bu durum karşısında komplekse
girebileceğini anlatan Çelik, ''Tüm Türkiye'de tek tip demiyoruz.
Her okul bir tip kıyafet belirleyebilir'' dedi. Burak Gürpınar
isimli öğrencinin Bingöl Depremi'nde yaşamını yitiren çocuklar için
duyduğu üzüntüyü dile getirmesi üzerine de Bakan Çelik, bu olayın
hemen ardından okulların depreme dayanıklılıklarının tespiti için
talimat verdiğini kaydetti. Türkiye'de 60 bin okul bulunduğunu, 40
binin kırsal bölgelerde küçük okullar olduğunu, 20 binin içinden de
5 binin riskli olabileceğini ifade ederek, yatılı olanlarından
başlamak üzere bu okulların depreme dayanıklı hale getirilmesi için
çalışacaklarını belirtti. Söyleşinin ardından Çelik'e, mezun olduğu
ilkokuldan aldığı diplomanın fotokopisi çerçeveletilmiş olarak
hediye edildi. YÜKSEKÖĞRETİM YASA TASLAĞI Bakan Çelik, çıkışta
muhabirlerin bir gazetede yer alan ''Yükseköğretim ile ilgili
Anayasa değişikliği geçmezse referandumu göze alırım'' şeklindeki
sözlerini anımsatarak, görüşünü sormaları üzerine, ''Yok böyle bir
ihtimal'' dedi. Yükseköğretim Yasası'nda düzenleme yapmak için
Anayasa'nın 130 ve 131. maddelerinin değiştirilmesi gerektiğini
belirten Çelik, ''Bu gerekli değişiklik yapılacaktır. Şu anda
Anayasayı değiştirecek 2/3'lük sayısal çoğunluk, TBMM'deki
grubumuzda yok. 364 milletvekilimiz oy kullanabilecek durumda. 3
eksiğimiz var. Bunu da çok rahatlıkla temin edeceğimize
inanıyorum'' diye konuştu. Çelik, Yükseköğretim Yasa Taslağı'nın
dünkü Bakanlar Kurulu'nun gündemine gelip gelmediği şeklindeki soru
üzerine de, gündem yoğun olduğu için görüşemediklerini söyledi.
Çelik, gelecek hafta Pazartesi günü yapılacak toplantıda konuyu
gündeme getireceğini belirterek, ''Bakanlar Kurulu'nda bu mesele
enine boyuna tartışıldıktan sonra bu, tasarı haline gelecek. Tasarı
haline geldikten sonra sizinle paylaşacağız'' dedi. Bir gazetecinin
maddi durumu iyi olmayan öğrencilerin özel okullarda okutulmasına
ilişkin çalışmanın sivil toplum örgütleri tarafından
eleştirildiğini belirtmesi üzerine de Çelik şunları kaydetti: ''Bu
bir hükümet politikasıdır bizim yaptıklarımızı beğenmeyebilirler,
bu en doğal haklarıdır ama bu eleştiriler çok farklı mecralara
çekiliyor. Hiç bizim aklımızın köşesinden geçmeyen bazı şekillerde
yorumlanıyor. Bu üzücüdür, Türkiye açısından üzücüdür. Bizim
yaptığımız her şey şeffaftır saklı gizli hiçbir tarafı yoktur.''
Çelik, özel okul tercihlerini öğrencilerin kendilerinin yapacağını
ifade ederek, ''Bizim yönlendirmemiz söz konusu değil. Her öğrenci
ikamet ettiği illere başvuracak. Şuraya öğrenci gönderilecek,
kaynak sağlanacak yaklaşımları haksız yaklaşımlar olarak
değerlendiriyorum'' dedi.