Her imparatorluğun tarihinde olduğu gibi, Osmanlı Devleti'nin tarihinde de birçok işkence türü vardı. 600 yıl boyunca yaşamış, 3 kıtada hüküm sürmüş imparatorluğun günümüze kadar gelen işkence türleri hala konuşulmaya devam ediyor. İşte unutulamayan o işkenceler... Sıcak Sac İşkence edilecek kişinin yanında yüksek sıcaklıkta bulunan saca, kesilen kafa bastırılır, kendi cansız bedeni son defa gösterilirdi. Deri Yüzme Suçlu kişini derisi yüzülür, derisiz bir şekilde denize atılırdı. Falaka Bedenleri demir keselerle keseleme Diş ve tırnak sökme Çarmıha germe Çarmıh cezası genellikle casuslara uygulanırdı. Mahkum çırılçıplak bir şekilde çarmığa gerilirdi. Abaza Mehmet Paşa döneminde gerçekleşen bu işkence şeklinde, kaba etler ve omuz bölgesi oyulur yağ mumları dikilerek deve üzerinde halka gösterilirdi. At kılı Kurbanın anüsünden içeri yavaş yavaş at kuyruğu sokulur ve hızlıca çekilirdi. Kılın yapısından dolayı, geri çekilirken beraberinde birçok eti beraberinde götürürdü . Aynı zamanda yemek borusuna da bu işlem uygulanırdı. Çengel işkencesi Kol ve ayak kemiklerini kırma ve gözlere kızgın sirke dökme Mağaraya doldurarak tütsüleme yapma Bir veya birden fazla suçlu mağaraya kapatılarak içeri duman salınır, böylece ölmesi sağlanırdı. Kol ve bacak kesme İlk defa hırsızlık yapan kişin sol eli, ikinci defa hırsızlık yapanın sağ ayağı, üçüncü defa hırsızlık yapan sağ eli, dördüncü defa hırsızlık yapanın sol ayağı kesilirdi.