Osmanlı, dünyaya örnek oldu
Abone olOsmanlı dönemi mimarisinde ahşap evlerin dış cephe kaplamasında kullanılan ‘yalı baskısı’ dünyaya örnek oldu. Dünyaca ünlü firmalar, bu yapıdan esinlendiler.
Osmanlı dönemi mimarisinde ahşap evlerin dış cephe kaplamasında
kullanılan ‘yalı baskısı’ dünyanın birçok ülkesinde kullanılır hale
geldi.
Yalı baskısının PVC’den üretilerek modernize edilmiş şekli olan
‘siding’ şimdilerde dünyadaki birçok evin dış cephe kaplamasını
süslüyor. Beş yıl öncesine kadar Amerika’dan ithal edilen yalı
baskısı Türkiye’nin önde gelen üreticilerini bu sektöre yöneltti.
Dört yıl önce Pakpen’in ‘Paksiding’le başlattığı yerli üretime
Erpen reklam filmlerinde Müjdat Gezen’in rol aldığı ‘Amerikan
Siding’ ile katıldı. Sektörün önde gelen diğer firmaları da bu işe
girmeye hazırlanıyor. Pakpen Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Tuza,
yalı baskısının Osmanlı mimarisinde sıkça kullanıldığını, İstanbul
Boğazı’nda bulunan birçok yalının dış cephe kaplamasının bu
yöntemle yapıldığını kaydediyor. Tuza’nın verdiği bilgiye göre,
Amerikalılar Osmanlı mimarisinden aldıkları bu yöntemi plastiğe
dönüştürerek kullanmaya başladı. Türk yapı sektörünün önde gelen
kuruluşlarından Pakpen, siding pazarının yaklaşık yüzde 80’ine
hakim. Üretimlerinin yüzde 35’ini ihraç eden firmanın, 2005 hedefi
bu rakamı yüzde 50’ye çıkarmak.
Mehmet Tuza, ihracattaki hedef pazarın Afrika ve Güney Amerika
ülkeleri olduğunu, bu bölgelerin haricindeki ülkelerin çoğuna mal
sattıklarını belirtiyor. Rusya, Almanya, Fransa, Belçika, Türk
cumhuriyetleri ve Romanya’nın ihracatta önde gelen pazarlar
olduğunu dile getiren Mehmet Tuza, bu yıl Cezayir, Mısır ve Fas
gibi ülkelere de mal satmaya başladıklarını söylüyor. 2005 ihracat
hedefi tüm Afrika ülkelerine ürün satmak. Firma, gelecek yıl
üretime geçmesi öngörülen Kazakistan yatırımından sonra Afrika’da
da üretim yapmayı planlıyor.
Pakpen Genel Koordinatörü Cüneyt Filiz, sidingin firma cirosu
içerisindeki payının her geçen gün arttığına dikkat çekerek, “4 yıl
önce yalı baskısının satışlarımızdaki payı yüzde 5’in bile
altındaydı. Bugün bu rakam yüzde 25’e çıktı. 1-2 yıl sonra bu
rahatlıkla yüzde 50 olur. Bunu gelen taleplerden anlıyoruz. Eğer
yeterli sayıda kalifiye elemanımız olsaydı en çok iş yaptığımız
Marmara Bölgesi’nde satışlarımızı en az 3 kat artırabilirdik.”
bilgisini veriyor. En çok siparişin İstanbul’dan geldiğini ifade
eden Filiz, Karadeniz sahilindeki iller başta olmak üzere Van,
Diyarbakır ve Muş’tan da yoğun talep aldıklarını kaydediyor.
Türkiye pen pazarının yüzde 85’ini sektörün önde gelen ilk 5
firması elinde bulunduruyor. Pazarın yüzde 50’si eski evlerin
kapı-pencere değişiminde kullanılıyor. Mehmet Tuza, sektördeki
ahşap kullanımının payının yüzde 10’lara düştüğünü vurgulayarak,
“10-15 yıl sonra ağaç işi kalmayacak.” diyor. Beş yıl öncesine
kadar pazarın yüzde 50’den fazlasının ahşap ve alüminyumun elinde
olduğunu belirten Tuza, PVC’nin şimdi pazarın yüzde 80’ine hakim
olduğunu kaydediyor.
Boya, temizlik ve ısınma giderlerini azaltıyor
Estetik görüntüsüyle göze çarpan yalı baskısı dış cephe kaplaması,
önce kaplamayı monte edecek platform için bina üzerine belli
aralıklarla ahşap karkasların yerleştirilmesiyle başlıyor. Bunların
arasına isteğe bağlı olarak ısı, ses ve su yalıtım malzemeleri
döşeniyor. Daha sonra bütün bina suya ve neme karşı yalıtım
sağlanması amacıyla nem bariyerleriyle kaplanarak yalı kaplamasına
hazır hale getiriliyor. Boya gerektirmeyen bu ürünler ayrıca,
ısınma ve soğutma giderleri ile temizlik ve rutubet gibi sorunların
önüne geçiyor. Tuğla, beton, ahşap ya da çelik yapı üzerine tek
katlı veya çok katlı binalarda kullanılabilen yalı baskısının
tüketiciye ortalama maliyeti metrekare başına 50 YTL’yi
buluyor.
HABER: Ercan Baysal
KAYNAK: