Peki kırmızı kategoriye alınan Muhammed Dahlan kimdir? Nasıl tanınır ve neden kırmızı listeye alındı? Muhammed Dahlan'ın suç dosyası oldukça kabarık. Dünyada dönüm noktası olan bir çok tarihi olayda ismi geçiyor. Daha önce Süleyman Soylu Dahlan hakkında oldukça kapsamlı bir araştırma yaptıklarını dile getirmişti.Dahlan'ın ismi hangi olaylarla anılıyor? Öncelikle Dahlan Ortadoğu'nun kiralık katili olarak biliniyor. Filistin lideri Arafat'ın zehirlenmesinde perde arkasındaki isim olduğu öne sürülüyor. Mısır'daki darbe, Katar'a uygulanan abluka ve Yemen'deki kanlı saldırılarda adı geçiyor. 15 Temmuz darbe girişiminde FETÖ'ye mali destek sağladığı gelen bilgiler arasında. Aynı zamanda Cemal Kaşıkçı cinayetinde de parmağı olduğu biliniyor.15 Temmuz darbe girişiminde aracılıkla suçlanan, son olarak Fetullah Gülen ile röportaj yapan Mısır kanalının sahibi olarak Türkiye’de gündeme gelen Filistinli Muhammed Dahlan, Türkiye tarafından kırmızı listeye alındı. 10 milyon ödülle aranıyor.Ahmet Yesevi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cengiz Tomar, yaptığı değerlendirmede Dahlan için "Orta Doğu'nun Karanlıklar Prensi" ifadesini kullanmış ve "Her Filistinli gibi çok zor ortamlarda, İsrail nefretiyle yetişmiş birisi. İsrail ile uzun süre mücadelesi var. 11 defa tutuklanıyor. Ve bu süreçte devşirildiğine dair önemli bilgiler var..." demişti.Tomar şöyle devam etmişti: "Zaman içerisinde bu istihbarat örgütlerinin çok da yaptığı bir şey, hem hapishanelerde hem de zaman içerisinde bazı kişileri devşirmek. Şu anda da Orta Doğu'nun Karanlıklar Prensi diyebileceğimiz bir isim. Önemli mali kaynakları da var."Gazze Şeridi'nin güneyinde yer alan Han Yunus kasabasında 1961'de dünyaya gelen Muhammed Dahlan, Fetih Hareketi içindeki çalışmaları nedeniyle genç yaşta İsrail hapishaneleri ile tanıştı. Hapiste geçirdiği sürede İbranice öğrendi.1993'teki Oslo Anlaşması'nın ardından Gazze'de oluşturulan 20 bin kişilik Filistin Önleyici Gücü'nün başına geçerek CIA ve İsrail istihbarat servisleriyle sürekli temas haline giren Dahlan, Yasir Arafat ile rekabet etmeye başladı. Dahlan'ın liderlik ettiği önleyici gücün hapishanedeki Hamas üyelerine işkence ettiği iddiaları ve elde ettiği güç nedeniyle Gazze'nin adı "Dahlanistan" olarak anılmaya başladı.Filistin'in en tartışmalı ismine yönelik "sınır geçiş noktasından elde edilen gelirlerden bir milyon şekele (yaklaşık bir milyon TL) yakın miktarı zimmetine geçirdiği" iddiaları ise Dahlan hakkında konuşulan ilk yolsuzluk suçlaması değildi. ABD ve İsrail ile "şüpheli" ilişkiler geliştiren Dahlan, İsrail'in Gazze'deki işgali boyunca kanlı siyasi hamlelerle pozisyonunu güçlendirmeye devam etti.Dahlan'ın "kendi kontrolündeki özel ordusu için Hamas ve diğer İslami gruplara karşı kullanmak üzere ABD ve İsrail'den silah aldığı" iddiaları da büyük yankı uyandırdı. İsrail'in 2005'te Gazze'den çekilmesi ve 2006'daki seçimlerin Hamas'ın zaferiyle sonuçlanmasının ardından Dahlan, Fetih saflarında Hamas'a karşı "kanlı ve kirli bir kampanya" başlattı.ABD merkezli "Vanity Fair" dergisi, Hamas'ın 2006'daki seçim zaferi sonrasında Washington yönetiminin Hamas'ı iktidardan uzaklaştırmak için hazırladığı komplonun merkezinde Dahlan'ın olduğunu ifade etti. Muhammed Dahlan, Gazze'den mağlup bir şekilde çekilirken, Batı Şeria'ya Ulusal Güvenlik Danışmanı koltuğunu da kaybetmiş olarak döndü.Batı Şeria'ya geçmesinin ardından Dahlan, Hamas-Fetih çekişmesinde gerilimi artırarak ABD ve İsrail'e hizmet etmekle suçlandı. Dahlan'a çeşitli suçlamalar yönelten Batı Şeria'daki Fetih içinde yer alan isimler de Dahlan'ın Gazze'deki ezeli rakibi Hamas lideri İsmail Heniyye gibi suikast girişimine maruz kaldı.Fetih yetkilileri farklı mecralarda yaptığı açıklamalarda "ABD'deki George Bush yönetimi ve Avrupa Birliği'nin (AB) Dahlan'ı başkan yardımcılığına getirmesi için Abbas'a baskı yaptığını" dile getirdi.15 Temmuz’un üzerinden fazla bir zaman geçmemişti ki, küresel şebekenin Arap coğrafyasındaki ayağı deşifre oldu. Middle East Eye Genel Yayın Yönetmeni David Hearst, 29 Temmuz 2016’da Muhammed Dahlan’ın darbe öncesi terörist F. Gülen’e para yardımı yaptığını yazdı. Dahlan ise iddiaları reddederek David Hearst’e dava açarak kendisini temize çıkarmaya çalışıyordu.Uzun süren davada Dahlan ne yaparsa yapsın kendini bir türlü aklayamıyordu. Üstelik David Hearst’ın mahkemeye sunduğu belgelerle daha da zor bir duruma düşüyordu. Derken 11 Eylül 2019’a gelindiğinde ilginç bir gelişme yaşandı ve David Hearst kendi köşesinden Dahlan’ın davadan çekildiğini açıkladı. Üstelik 500 bin Sterlin gibi bir rakamı bulan dava masrafları da Dahlan’ın cebinden çıkacaktı.