Hafta sonu Amerika, tarihinin en kanlı katliamlarından birini
yaşadı. Savaş değil, kavga sonucu cinayet değil veya intikam vb bir
şey değil..
Ruh hastasının biri bir bara giriyor (çoğunlukla eşcinsellerin
gittiği bir bar) ve elinde tüfek, herkesi tarıyor…
Polislerin gelmesi ve rehinelerin kurtarılması sonrası saldırgan
öldürülüyor.
Kanlı katliamda 53 ölü ve çok sayıda yaralı var.
Saldırgan, Afganistan asıllı bir genç. Eski karısının ifadesine
göre bir ruh hastası. Belli ki bir kaybeden..
Bir nefret ve sevgisizlik kurbanı.. Kafası çok karışmış bir yitik..
Onca kişinin günahına girerek gitti bu dünyadan..
Söylemlere göre, saldırısını bir eşcinsel kulübe gerçekleştirmesi
tesadüf değil.. Belli ki eşcinsellerle bir alıp veremediği vardı
veya eşcinselliğin yanlış olduğu düşüncesine sahipti.. Ve kendince
eşcinselleri temizlemek istedi..
İşin daha da vahimi, dün Twitter’da konuyu takip ederken bir takım
kişilerin, ‘oh iyi olmuş, gebersin i….ler’ şeklinde yazdıkları
cümlelerdi. Kanım dondu. Üzüldüm okurken. Dehşete düştüm bu hiçbir
inanca sığmayan vahşete verdikleri tepki karşısında.. Ve acıdım
bunu yazan insanlara.. Bir yanılgının esaretinde insanlıktan bu
derece çıkabildikleri için.. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi
oldukları her hallerinden belli olan bu insanlardan sonra bu yazıyı
yazmaya karar verdim..
Her şeyden önce bilinmesi gereken bir şey var; Eşcinsellik bir
tercih değil bir eğilimdir.. Yani kimse durduk yere ‘ben rutinden
sıkıldım, biraz da kendi hemcinslerimle takılmak istiyorum’ deyip
eşcinsel olmuyor. Doğuştan gelen veya sonradan oluşan biyolojik ve
kişinin isteğinden tamamen bağımsız şekilde gelişen bir olay.. Daha
da açığı, hepimiz isteğimiz dışında birer eşcinsel olarak dünyaya
gelebilir ya da sonradan kendimizi böyle bir durumun içerisinde
bulabilirdik.. Öncelikle bu gerçeğin bilinmesi gerekiyor.
Sonrasında da eşcinsellik konusu ile ilgili kafamızda var olan
yanlış algıların bu bilgiler ışığında revize edilmesi lazım..
Eşcinseller yerine tecavüzlere, tacizcilere, sapıklara olmalı
tepkiler. Çünkü eşcinsellikte her iki tarafın ‘rıza’sı söz
konusuyken, tecavüzde bir insanın rızası dışında bedenine yapılan
bir saldırı söz konusu.
Çok büyük bir şey.. Karşılıklı ‘rıza’ söz konusuysa ve başkasına
zarar vermiyorsan, konu sadece seni ilgilendirir.. Yani
kimin ne yaptığından çok, kime ne yapıldığı umurumuzda
olmalı.. Nefretin olmadığı bir dünya için, bunu bir
şekilde artık kabullenmek gerekiyor..
Eğilimi gereği (tercihi değil) hemcinsinden hoşlanan bir kız ya da
erkeğin de mutlu olma hakkı olduğunu, bu eğiliminin o insanı kötü
yapmadığını, mutlu olmak için yapacağı seçimleri sadece ve sadece
kendisinin belirleme hakkı olduğunu bu dünyanın bir şekilde
öğrenmesi gerekir.. Homofobik tüm algıların beyinden kirli bir
odayı süpürür gibi temizlenmesi ve insanları değerlendirmede
eşcinselliğin bir kriter olmaması gerektiğinin bilincine
varılmalı..
İnsanlar aslında ikiye ayrılır: “iyi insan” ve “kötü
insan”.. Bu kadar basit..
İnsana dair diğer tüm özellikler teferruattır. Bu Amerikalı, bu
Suriyeli, bu siyahi, bu eşcinsel diye ayrımlardan bir şekilde
sıyrılabilmek ve bu konuda büyüyebilmek gerekir.. Eşcinseller öcü
değil yani..
İşte bu saldırgan genç, bu aydınlanmayı yaşayamamış olacak ki, onca
insanın kanına girmekte ve insanları sevdiklerinden koparmakta
herhangi bir sakınca görmedi..
Eğer beni öbür dünyadan duyuyorsa ona sözüm: O insanlar eşcinseldi
ama eminim senin gibi su katılmamış kötü değillerdi..
Ölenlerin yakınlarının durumunu tahmin etmek de zor değil.. Umarım
bu büyük acı karşısında dik durabilir ve tam değilse bile biraz da
olsa iyileşebilirler..