Orhan Pamuk'un iddiası konuşuluyor
Abone olNobel ödüllü yazar Orhan Pamuk, dönemin siyasi baskıları nedeniyle Masumiyet Müzesi'nin geç açıldığını iddia etti.
İNTERNETHABER.COM- Masumiyet Müzesi adlı kitabın
piyasaya çıktığı 2008'de siyasi baskı gördüğünü iddia eden Orhan
Pamuk, yine gündeme oturacak.
Ancak kitabın yazımı ve müzenin hazırlık sürecinde Pamuk'un bu yönde bir iddiası duyulmadı. Gecikme nedenini soranlara verdiği cevaplarda Pamuk, siyasi baskıdan bahsetmiyor.
İtalya'nın en prestijli gazetelerinden La Repubblica'ya bir röportaj veren Nobel ödüllü yazarın, Masumiyet Müzesi'nin açılışı hakkında söyledikleri polemik konusu oldu.
Pamuk, Masumiyet Müzesi'nin, aynı adı taşıyan kitaptan çok sonra açılmış olması hakkında, "O dönemin siyasi baskıları buna izin vermese de ben ikisinin de aynı gün hayata geçirilmesini istemiştim" iddiasında bulundu.
Peki Pamuk'un iddiaları ne kadar doğru? "Masumiyet Müzesi"
kitabının yazım sürecinde ne de müzenin açılış sürecinde Pamuk'un
sitemi ne duyuldu ne işitildi.
ARAYA BAŞKA BİR KİTAP VE NOBEL PROGRAMI GİRDİ
Söz konusu eseri yazmaya başlayan yazar, romanı yazmayı bıraktı ve İstanbul: Hatıralar ve Şehir adlı anı kitabını yazdı. Yedi yıl kitapla uğraştıktan sonra tamamladı. Romanı bitiren yazarın Nobel ödülü sonrası programının yoğunluğu nedeniyle, kitabın yayımı gecikti ve 29 Ağustos 2008'de okurlara sunuldu.
NESNELER TOPLANIYOR
3 Ekim 2008 tarihli Radikal gazetesinde müzeyi tasarlayan mimar İhsan Bilgin'in röportajı yer alıyor. Muhabirin "Çukurcuma'daki ev müzeye dönüştürüldü mü" sorusuna mimar, "İnşaatı tamamlandı. Açılmak için sergilenecek nesnelerin toplanmasını, sergilemeye ilişkin ince işlerin tamamlanmasını bekliyor..." diye cevap veriyor. Söyleşide siyasi baskıya dair bir ifade yer almadı.
DÜNYADAKİ MÜZELERİ DOLAŞMIŞ
Orhan Pamuk "Kitapta sözü edilen eşyaları bulmak için 1970'ten bu yana antikacıları ve internet satıcılarını sıklıkla takip ediyordum." demişti. Orhan Pamuk, müzenin hazırlık sürecinde dünyanın dört bir yanındaki müzeleri ziyaret etmiş ve gündelik eşyanın nasıl sergilendiğini araştırmış.
NEDEN GECİKTİ SORUSUNA BİR YAKINI CEVAP VERİYOR
25 Aralık 2009 tarihli Ekonomist dergisinde yer alan bir haber bugünkü iddiaların tam tersi istikametinde. İşte o haberden bir bölüm: "Peki, müzenin açılışı neden gecikti? Bu soruya, Pamuk'a yakın bir isim şu yanıtı veriyor: "Orhan Pamuk'un kafası karışık. Henüz tam olarak ne yapacağına karar veremedi. Onu düşünüyor."
BELEDİYEDEN DESTEK
Yine aynı haberde müzenin bulunduğu ilçenin belediye başkanı ve
esnafın açıklamaları şöyle yer alıyor:
"Beyoğlu Belediye Başkanı Demircan ise, belediye olarak Orhan
Pamuk'a destek verdiklerini söylüyor ve "Tüm projeyi Pamuk
yürütüyor" diyor.
Çukurcuma'da antika dükkanı bulunan esnaf, Çukurcuma için şunları
söylüyor:
"İstiklal Caddesi, Cihangir ve Cezayir Sokak'a yakın. Buralar
bekarlar ve gece hayatı isteyenler için ideal. Çukurcuma'da birkaç
yıl öncesine kadar fiyatlar çok yükseldi, ama bana göre artık
doydu. Ev, bina alanlar yine kar eder, ama geçen yıllar gibi
olmaz."
"1 YIL SONRA MÜZEYİ AÇARIM DİYORDUM AMA YETİŞTİREMEDİM"
Yine Pamuk'un 17 Nisan 2012 tarihli bir başka demeci de benzer ifadeler içeriyor. 4 yıl sonra hizmete giren müzenin gecikme nedenini ise şöyle açıklıyor:
"2008 yılında roman yayınlandığında, bir yıl sonra da müzeyi açarım diyordum ama yetiştiremedim. İnanın bunun nedeni tembellik değildi. Sultanahmet’te ve Galata’da çok dolaştım ama sonunda burada, Çukurcuma’da karar kıldım. Amacım müze katoloğu gibi bir roman yazmaktı. Benim yaşadığım yılların İstanbulunun bir şehir müzesi olma niteliği de var Masumiyet Müzesi’nin. Ne yazık ki İstanbul’un bir şehir müzesi yok çünkü. Benimkisi ummanda bir kaşık su gibi mütevazı bir şehir müzesi oldu."
İLK KEZ SON DÖRT AYDIR ROMAN YAZAMADIĞINI SÖYLÜYOR
18 Eylül 2010 tarihli Radikal gazetesinde çıkan haberde müze hazırlıklarını sürdüren Pamuk'un açıklamaları bulunuyor. İşte o bölüm:
"Orhan Pamuk, son bir yıldır en çok Masumiyet Müzesi için çalıştığını, hatta hayatında ilk kez ‘son dört aydır hiç roman yazamadığını’ söylüyor. Müze tamamen Orhan Pamuk’un kendi imkanlarıyla bugüne kadar geldi. Pamuk, 2011’in ilkbaharında, yani Mayıs, Haziran gibi müzeyi açmayı planlıyor."
2010'DA AÇILACAKTI
Orhan Pamuk, müzenin açılması için Masumiyet Vakfı adıyla, bir vakıf kurmak amacıyla mahkemeye başvurdu ve 5 Şubat 2009 tarihinde mahkeme tarafından, vakfın tesciline karar verildi. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı'ndan sağlanan mali destekle açılacağı söylenen müze, 2011'e ertelendi. Müze en sonunda 28 Nisan 2012 tarihinde resmen açılışı yapıldı.
İTALYAN GAZETESİNE BAŞKA NELER DEDİ? AİLENİN İDİOTU MUYDU? ÇOCUKLUĞUNA İLİŞKİN İLGİNÇ SÖZLER... SONRAKİ SAYFADA
[PAGE]
Söyleşi, Orhan Pamuk'un İstanbul'daki boğaz manzaralı evinde
gerçekleştirildi. Pamuk ilk olarak mühendis ağırlıklı bir aileden
geldiğini, babasının, kendisine mühendis olması konusunda
ısrar ettiğini ancak matematik öğretmenlerinden korktuğu için buna
yanaşmadığını anlattı.
Ağabeyinin ve kendisinin tipik bir üçüncü dünya tarzıyla
eğitildiğini belirten Pamuk, mühendislik okuyan kardeşinin
karşısında kendisini "ailenin idiotu" gibi hissedip
hissetmediği sorusuyla karşı karşıya kaldı. Pamuk, "Evet
elbette. Hatta daha da fazlası. İkinci doğanlara tipik bir örneğim.
Yani bu, Türk aile yapısının ataerkil olduğu ve her zaman ilk
doğanın eğitimi üzerinde durulduğu anlamına geliyor. O (ağabeyim),
sorumluluğu sırtlanan, her zaman ne yapılması gerektiğini söyleyen
ve kardeşlerine nasıl davranması gerekeni bilendi. Bir yere
gittiğimizde O her zaman adres bulmak için cadde isimleriyle
ilgilenirken, ben havalara ve vitrinlere bakarak hayal kurardım"
diye yanıtladı bu soruyu.
BEN HALA KÜÇÜK BİR ÇOCUĞUM
"Arkadaşlarım halen bana küçük bir çocuk olduğumu söyler' diyen
Pamuk, "Bu, hayal gücünü harekete geçirir ama, sosyal varlıklar
olmayı sağlamaz. Bazı şeyler 6 yılda öğrenilir ama, ben artık 60
yaşındayım ve artık bunun benim karakterim olduğunu kabul etmek
zorundayım. Ağabeyim sosyal biriyken, ben asosyal kaldım. Serbest,
kendini kontrol edemeyen" diye sözlerini sürdürdü.
Nobelli yazar, sadık okurlarının, adeta bir hac görevini yerine
getirir gibi Masumiyet Müzesi'ne akın etmesinin kendisini rahatsız
etmediğini dile getirerek, "Anna Karenina'nın izinden St.
Petersburg'a giden Tolstoy'unkiler gibi olabilir mi? Bu bana
rahatsızlık vermiyor. Zaten müzeyi ziyaret edilsin diye kurdum"
dedi.
MÜZEYİ ZİYARET EDENLERİN YARISINDAN ÇOĞU KİTABI
OKUMAMIŞ
Müzeyi ziyaret edenlerin yarısından çoğunun kitabı okumamış olduğu
bilgisini de paylaşan Pamuk, "İstatistikler gösteriyor ki,
ziyaretçilerin 3'te 2'si kitabı okumamış ve belki de hiç
okumayacaklar. Okumuş olan birçoklarıyla da konuştum ama kitaptaki
bütün obje detaylarını hatırlamıyorlar. Bir obje, ancak bir
duyguyla bağlantılı olduğunda hatırlanıyor. Bu nedenle, birçok
ziyaretçi, bu kadar bol objeyi bir arada görüp, yeniden romanı
hatırlayınca çok etkileniyor? diye konuştu.
AZ ÖMRÜM KALDI AMA YAZACAK ÇOK ŞEY VAR
Şimdi ne yaptığı da sorulan Orhan Pamuk, "Müzeyi kurduktan sonra
yazar hayatıma geri döndüm ve yeni romanımı yarıladım. 60
yaşındayım ve hayat kısalmaya devam ediyor. Nobel Ödülü bana
emellerimi kaybettirmedi aksine sıkı çalışıyorum. Çünkü yaşamak
için az zamanın kalırken, hala yazacak çok şey var" diye yanıt
verdi.