Orhan Miroğlu gördü PKK göremedi
Abone olKuzey Irak tarzı bir modeli Türkiye'de hayal eden PKK nerelerde yanılıyor?
Oktay SAĞLAM
İNTERNETHABER.COM-
Terör örgütü PKK ve onun çevresindeki Kürt siyasal hareketinde zaman zaman dillendirilen Kuzey Irak modeli Türkiye'de tutar mı? Demokratik özerklikle amaçlanan siyasi ve etnik açıdan homojen bir toplum hedefi ne kadar gerçekci?
Kürt aydını ve yazar Orhan Miroğlu, bugün Akşam gazetesinden yer alan röportajında Kuzey Irak modelinin gerçekçi olmadığını söylüyor. Irak ile Türkiye koşullarının farklı olduğunun altını çiziyor.
PKK'nın ikinci ütopyası |
Orhan Miroğlu BDP'yi kendilerine ait sesi olmamakla eleştirdi. PKK'nın ikinci ütopyasını açıkladı. TIKLAYIN |
MİROĞLU KİM?
Kimdir bu Miroğlu diyenler olabilir. Kendisi Kürt hareketinin tanınmış isimlerinden. Diyarbakır Cezaevi'ndeki korkunç işkencelerden o da nasibini aldı. 1980'li ve 90'lı yılların karanlık yıllarında kimliği için mücadele etmiş, bu uğurda bedel ödemiş bir Kürt aydını. HADEP, DEHAP ve DTP'de önemli görevlerde bulundu. Böylesi zorluklardan gelen Miroğlu, Kürt sorununda "söz söylemeye" hakkı olan bir kişilik.
KUZEY IRAK VE TÜRKİYE KARŞILAŞTIRMASI
Öncelikle Kuzey Irak'ta Barzani'nin kontrolündeki bölgede Arap nüfusu yok denecek çok az. Ancak Türkiye'de durum farklı. Böylesi bir ayrım hiç olmamış. Kürtler tek bir yerde kümelenip ötekine diş bilememiş.
Erbil'de Arap partisi olmadı, oysa Güneydoğu'da nüfusun ezici çoğunluğu Kürtler oluştursa da, BDP'ye destek aynı oranda gerçekleşmedi. Barzani'nin karşısında Arap partileri kitleleri peşinden sürüklemedi.
Güneydoğu ve Doğu'da her seçimde genel oylarda BDP'nin AK Parti'nin gerisinde olması unutulmamalı. PKK'nın haklarını koruduğunu iddia ettiği Kürtler kendisinin "siyasi uzantısı" olarak görülen BDP'ye yüz vermiyor. 2.5 milyonluk bir kitlenin karşısında, sayıca ondan daha fazla Kürt seçmen olduğu gerçeği var.
İKİ TARAF BİRBİRİNE KARIŞTI
Türkiye'nin batısındaki manzara da ayrışmayı öngören modelleri imkansız kılıyor aslında. Şehirlerde iki kesim birbirine karışmış. İstanbul'da ortalama bir Türk ne kadar yaşıyorsa Kürt de o kadar yaşıyor.
Üstelik hükümetin başlattığı açılım ile bir dönem yapılan "haksızlıkların tamiri" yönünde adımlar atıldığını da unutmayalım. 20'ye yakın kalemde bölge insanının gönlünü alacak uygulamalar hayata geçirildi.
BAĞMIZSIZLIKTAN ÖZERKLİĞE GEÇİŞ TEK TUTUNACAK DALLARI
O halde PKK niye kan akıtıyor? Orhan Miroğlu etnik ve tek merkezden örgütlenmeli bir yapı peşinde koşmalarını "ikinci ütopya" olarak görüyor. "Bağımsız Sosyalist Kürdistan"dan "demokratik özerkliğe" geçiş yapan Kandil'in sert tutum göstermesinin altında bu hedef değişikliği yatıyor.
YENİ ANAYASA
Peki "çözüm ne?" diyenler çıkabilir. Miroğlu'nun röportajında ortaya attığı önerilere bakmakta fayda var. Yazar soruna evrensel pencereden bakıyor ve etnik temele indirgemiyor. Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı"nı gündeme getiriyor. Miroğlu finalde ise yeni Anayasa'yı işaret ediyor.
Başbakan Erdoğan'ın "yeni anayasada referanslarının BM İnsan Hakları Beyannamesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi olacak" sözü tartışmalara noktayı koyabilir.