Organize darbe kurbanı bir padişah
Abone olTarihimizin trajik ölümlerinden biridir organize bir darbeye kurban giden Sultan Abdülaziz'inki.
Son bir-iki yılda yeniden gündeme gelen darbe kavramı demokrasi
tarihimizin en büyük engelini temsil ediyor. Millet iradesinin,
askerî güç kullanılarak zorla el değiştirmesi diyebileceğimiz
darbenin farklı çeşitleriyle Tanzimat sonrası süreçte
karşılaşıyoruz. Vaktiyle Yeniçeri Ocağı üstünden gerçekleşen taht
mücadelelerini de bu kapsama almak mümkün. Fakat meselenin ‘modern’
versiyonu kendini Tanzimat sonrası süreçte gösteriyor. Bunun en acı
ve kanlı tablosu da Sultan Abdülaziz Han’ın başına gelenler.
Şehzade Abdülaziz Efendi, büyük biraderi Sultan Abdülmecid’in
vefatıyla 32 yaşında, hanedanın 32’nci padişahı unvanıyla tahta
oturdu. Babası Sultan İkinci Mahmud’un temellerini attığı ve
ağabeyi Sultan Mecid’in Tanzimat ve Islahat fermanlarıyla zirveye
taşıdığı ‘Batılılaşma’ sürecinin sorgulamasını daha şehzadelik
yıllarında yapan Aziz Efendi, tahta oturmasıyla fikirlerini
fiiliyata taşıma imkânı buldu. Her şeyden önce bilhassa büyük
biraderi zamanında devletin kendini ‘Batı hayranlığı’na fazla
kaptırdığını düşünüyordu.
Bu sebeple kimi tarihçiler onu Tanzimat sonrası eski usule dönüşün gayretli temsilcisi sayar. Menfi anlam taşımamakla birlikte hakikaten Sultan Aziz, dinî ve millî atıfları yüksek bir kişiliğe sahipti. Onun nazarında bazı devlet adamlarının “Batılıların istediği ıslahatları gerçekleştirirsek onlar da bizden memnun kalır ki bu atiye dönük hâlimizi güçlü kılar.” mantığının fersah fersah ötesindeydi.
Onun büyük devlet telakkisi güçlü donanma ve orduya sahiplikten
geçiyordu. Bunu saltanatı müddetince fiillerine yansıtan Aziz Han,
devrinde dünyanın en büyük ikinci donanmasını kurmuştu. Bunlara
rağmen paşalar bürokrasisinin entrikalarıyla baş edemeyen padişah
nihayet Serasker Hüseyin Avni Paşa’nın başını çektiği ve Türk
tarihinin organize ilk darbesi denilebilecek hareketin kurbanı
olacaktır.
Ziya Nur Aksun imzalı ‘’ başlıklı eser de söz konusu sürecin
analizleriyle dolu.