Ordu, AB'ye ayak uyduracak
Abone olKara Harp Okulu'nun Çizgi Ötesi adlı dergisine konuşan Orgeneral Özkök, Avrupa Birliği sürecinin getirdiği değişime TSK'nın da ayak uyduracağını söyledi.
Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök, Türkiye'nin 17 Aralık'ta
AB'den müzakere tarihi almasını "başarı" diye değerlendirerek, "AB
ile ilişkilerde uzun sürecek yeni ve zorlu bir döneme girildi"
dedi. Özkök, Kara Harp Okulu'nun Çizgi Ötesi adlı dergisine verdiği
söyleşide Türkiye'nin AB perspektifinden, yeni tehdit
algılamalarına kadar birçok mesaj verdi. TSK'nın yeniden yapılanma
çalışmalarını anlatırken "voltran", Atatürkçülük'le ilgili
sözlerinde de "araba farı" benzetmesi yapan Özkök, şunları
kaydetti:
'AB devlet politikası'
17 ARALIK: AB'ye girmek bir devlet politikasıdır ve halkımızın
yüzde 75'i desteklemektedir. Türkiye bütün zorluklarına rağmen
kendi kartlarını iyi oynayarak 17 Aralık'taki zirvede tarihi almayı
başarmıştır. Müzakere tarihi alınmasıyla AB ile ilişkilerde uzun
sürecek yeni ve zorlu sürece girildi. Müzakere süreci tüm
kurumların koordineli çalışacağı ve ülkenin genelini ilgilendiren
bir dönem olacaktır. Türkiye, AB süreci ile birlikte hızlı bir
değişime uğruyacaktır. TSK bu hızlı değişime ayak uyduracak
nitelikte kadrolara sahiptir.
YENİ TEHDİT ALGILAMASI: Türkiye, eskiden sadece simetrik
tehditlerle karşı karşıyayken, günümüzde karşılaşılan risk ve
tehditler simetrikten asimetriğe doğru geniş bir yelpazeye
yayılmıştır. Bu geniş yelpaze; bölücü ve irticai faaliyetler,
uluslararası terorizm, uyuşturucu trafiği ve yasadışı göçle
mücadele gibi asimetrik özellikli risk ve tehditlerle, komşu
ülkelerde oluşabilecek istikrarsızlıklar, Kuzey Irak'ta ortaya
çıkabilecek istenmeyen oluşumlar, Kafkaslar'daki istikrarsızlıklar,
su sorunu ve Kitle İmha Silahları (KİS) tehdidi gibi Türkiye'nin
güvenliğini olumsuz yönde etkileyebilecek ve yüksek yoğunluklu bir
çatışma ortamı oluşturabilecek simetrik risk ve tehditleri de
kapsamaktadır.
VOLTRAN BENZETMESİ: TSK yeniden yapılanma çalışmalarını sürdürüyor.
Soğuk savaş ve simetrik kuvvetlerle karşı karşıya gelme olasılığı
azalmıştır. Yeni tehdit ve riskler çok çeşitlilik göstermektedir.
Her yeni askeri görev ayrı bir kuvvet yapısı ve eğitime ihtiyaç
göstermektedir. Bu nedenle birlik esaslı teşkilatlar, yerini
yetenek havuzlarına bırakmakta, her görevin gereğine uygun olarak
bu yetenekler lego gibi birbirlerine eklenerek en etkili birlik
oluşturulmaktadır. Ulusal ve uluslararası birlikler ise "voltran"ı
oluşturmaktadır.
ATATÜRKÇÜLÜK AYDINLATIYOR: Geçmişte olduğu gibi, bundan sonra da
bütün faaliyetlerimizde bize şevk ve heyecan veren, yolumuzu
aydınlatan ana rehber Atatürkçü düşünce sistemi olacaktır. Bu
düşünce sistemi, sizler tarafından günümüze taşınacak olan
Atatürk'ün düşünce sistemi olarak devinmelidir. Atatürkçülük bir
arabanın farı gibidir, biz ilerledikçe o yolumuzu gene
aydınlatıyor.
'Sigara tiryakisi oldum'
HARP OKULU ANISI: Harp Okulu'na geldiğim gün, bahçede içtiğim
sigarayı atacak ya da söndürecek yer bulamadım. Ancak ilk ay
başında Harbiyelilere subay sigarası satıldığını gördük. Öğrenci
olarak subay sigarası içmek çok cazip olacak ki, ben de yarım kilo
aldım ve sigara tiryakiliğim bu yüzden ateşlendi. Demek ki o
yıllarda sigaranın zararları bugünki kadar bilinmiyormuş.
Paylaşacağım sonuncu anım, yaz eğitimlerine gittiğimiz Menteş
Kampı'nda çadırlarda, ot doldurarak üstüne yattığımız yatak ve
yastıklarda geçen ilk gecemiz unutulacak gibi değildi. İlk gece
tatbikatında biz yabani domuzlardan, onlar da bizden çok
korkmuştu.
HABER: MİLLİYET/ANKARA
KAYNAK: